CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek ile Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, Suriye`den gelen ve başta Çanakkale olmak üzere tüm Türkiye`deki zeytin üreticisini olumsuz etkileyen kaçak zeytinyağı ile ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulması teklifinde bulundular. CHP Milletvekilleri Erkek ve Ceylan imzalayarak Meclise sundukları teklifle ilgili açıklamada bulundular. Zeytinin doğal yaşam, ekonomi… gibi birçok konuda Türkiye’de önemli bir yeri olduğunu belirten vekiller, zeytinin Türkiye genelinde yaklaşık 500 bin ailenin geçim kaynağı olduğunu ifade ettiler. ‘Suriye’den 35-50 bin ton zeytinyağı gelecek’ söylentisi üzerine üreticilerin, önlem alınması gerektiğini sıklıkla vurguladığını ifade eden vekiller verdikleri teklifte; “Zeytincilik konusunda yeni politikalar benimsenmesi, zeytin üretiminin desteklenerek artırılması amacıyla Anayasa’nın 98. ve TBMM İçüzüğü’nün 104 ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz” dediler. CHP’li vekiller Erkek ve Ceylan’ın imzasıyla TBMM’ye sunulan teklifte; “Zeytin, yetiştirilmesine ilk insanla birlikte başlandığına inanılan ve “bütün ağaçların ilki” kabul edilen bitkidir. Zeytinin insanlık tarihindeki önemine kutsal kitaplarda, yaratılış efsanelerinde, mitolojilerde yer verilmektedir. Zeytin aynı zamanda bolluğun, adaletin, sağlığın, barışın, zaferin, gururun, bilgeliğin, aklın, ölümsüzlüğün, arınmanın ve yeniden doğuşun simgesidir. Ağaçları binlerce yıl yaşayabilmekte, gövdesi son derece dayanıklı olduğu için çürüse dahi kökünden sürgün vererek yeniden dirilebilmektedir. Bu yüzden zeytin ağacı ölümsüzlüğün simgesidir, aynı zamanda hayat ağacıdır. Başka bir açıdan gördüğümüz bir zeytin ağacı insanlık tarihi kadar eski olabilir” ifadeleri yer aldı.
“Zeytin ülkede hak ettiği değeri görmüyor”
Böyle bir öneme sahip zeytinin ülkede hak ettiği değeri göremediğini ve rant uğruna bilinçli biçimde yok edildiğini ifade eden vekiller; “Yasal düzenlemeler ile zeytinliklerin yok edilmesinin önündeki engeller kaldırılmış ve zeytinlikler altın ve diğer maden arama şirketleri ve termik santrallerin insafına bırakılmıştır. Marmara, Ege, Akdeniz kıyıları ve bölge illerinin önemli bir kesimi başta olmak üzere Türkiye genelinde yaklaşık 500 bin ailenin geçim kaynağı olan zeytin, doğrudan ve dolaylı olarak 10 milyon kişinin geçimini sağladığı bir üründür. Akdeniz ikliminin olduğu ve zeytin üretiminde payı yüksek olan ülkelerde yaşanan olumsuz hava koşulları, zeytini uluslararası anlamda önemli hale getirmiştir. Ülkemizde uygulanacak doğru zeytincilik politikası, ekonomik olarak da hem üreticilerimize hem ülkemize büyük bir kazanç sağlayacakken, maalesef üreticimiz korunmamaktadır” dediler.
“Suriye’de yapılan zeytincilik, ekonomiyi olumsuz etkileyecek”
Zeytin üreticilerini ve dolayısıyla ülke ekonomisini olumsuz etkileyecek bir başka gelişmenin ise Suriye’de yapılan zeytincilik olduğunu belirten vekiller; “Suriye’de zeytin üreticisinin bol olan hasadı, yerli üreticimiz için büyük sıkıntıların başlangıcı olabilir. Zira, Suriye’de iç savaşının başladığı dönem ülkemize kayıt dışı, yani kaçak olarak 50 bin ton zeytinyağı girdiği ve iç piyasayı altüst ettiğini üreticiler tarafından sıklıkla vurgulanmaktadır. Aynı tablonun tekrarı, üreticimizde endişeye neden olmaktadır. Geçtiğimiz yıl 16-17 TL olan zeytinyağı, bu sene iç pazarda rafinaj 8 liradan, sızma 14 liradan satılamamaktadır. Bunun esas nedeninin Suriye`den yarı pahasına zeytinyağı gelmesi olarak gösterilmektedir. Suriye’den yine 35-50 bin ton zeytinyağı gelecek söylentisi üzerine üreticilerimiz, önlem alınması gerektiğini sıklıkla vurgulamaktadır” dediler.
“Zeytincilik konusunda yeni politikalar belirlenmeli”
Vekiller TBMM’ye sundukları teklifte; “Bu bağlamda, ülkemizdeki yanlış zeytincilik politikasının gözden geçirilmesi, ülkemizi, üreticimizi ve milyonlarca yurttaşımızı ekonomik olarak olumsuz etkileyecek Suriye’den kayıt dışı zeytinyağının iç piyasaya sürülmesinin engellenmesi, dünyadaki gelişmeler ışığında zeytincilik konusunda yeni politikalar benimsenmesi, zeytin üretiminin desteklenerek artırılması konusunda yöntemlerin, uzmanların da görüşlerine başvurarak araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını saygılarımızla arz ederiz” dediler.
(Atilla Akın)
