Müteahhitler Birliği Başkanı Salih Yıldız, kurumlara yönelik ziyaretlerini gazetemiz Çanakkale OLAY`a değerlendirdi. Yıldız, "Müteahhitler Birliği yeni yönetim kurulu olarak, Vali Beyi, Belediye Başkanımızı, Çevre İl Müdürümüzü ve diğer belediye başkanlarına ziyaretlerimiz oldu. Bir de tabi, sektörümüzün paydaşları olarak gördüğümüz kurumlarımız var. UEDAŞ, doğalgaz, Telekom, tapu kadastro gibi kurumlar, hem bizim paydaşlarımız olarak gördüğümüz, hem de şehrin gelişimine katkı sunan kurumlardır. Bu kurumlarımızla iyi bir organik bağ kurmaya çalışıyoruz ve ziyaretlerde bulunuyoruz. Ziyaretlerimizde genel olarak, sektör ve içinde bulunduğu sorunlar üzerine fikir alışverişinde bulunuyor, kurumlarla olan işbirliklerinin geliştirilmesi noktasında da görüş paylaşımı yapıyoruz. Bu kurumların dışında da tabiki siyasiler de sivil toplum kuruluşlarına yönelik ilgileri ölçüsünde bizleri ziyaret ediyorlar. Ak Parti İl Başkanı Sayın Naim Makas ve beraberindeki heyeti ağırladık, daha önce de ilçe yönetimi ziyarette bulunmuştu. Yine bu ziyaret sırasında da sektörümüz ve kent ekonomisi üzerine sohbet ettik" dedi.
"Diyalog ve birlikte iş yapma kültürü" vurgusu
"Tabi ki sektörün sorunlarını nasıl en aza indirir, bu kentte daha kaliteli işleri nasıl ortaya çıkarırız, bürokrasiyle nasıl daha iyi ilişkiler kurarız amacındayız" diyen Yıldız, "Yaşadığımız ve iş ürettiğimiz şehir sıkışmış durumda. Bu çerçevede yeni imar alanları, 1/100.000`lik plan ve benzeri konular gündemimizde yer alıyor. Ziyaretlerimizde masaya yatırdığımız konular da bu çerçevede şekilleniyor. Hem siyasetin hem de bürokrasinin bu noktadaki olacak katkılarını da görmezden gelemeyiz. Birlikte iş yapma, kent için ortak bir çalışma kültürü oluşturma konusundaki irademizi de siyasi parti ayrımı gözetmeksizin ortaya koyuyoruz. Çünkü biliyoruz ki, bir tane Çanakkale`miz var. Çanakkale`de ne yapılacaksa hep birlikte, herkesin katkısı ile yapılacağına, sorunların da ancak bu anlayış etrafında bir araya gelerek çözebileceğimize inanıyoruz. Bu irade ve anlayışın da diyalogla olacağını biliyoruz" şeklinde konuştu.
"Satan da alan da memnun değil"
Yıldız, konut fiyatlarındaki artışı ise; "Bugün geldiğimiz noktada, konut satışlarında ve kiralama işlemleri konusunda; Satan da memnun değil, alanda... Satan maliyetlerin yüksekliğinden şikayet ediyor, alan da dairelerin pahalılığından şikayet ediyor. Her iki taraf da haklı. Maliyetlerin artışı herkesçe malum. Örneğin demir konusu; dünya genelinde ciddi bir sıkıntıda, bizde bir de döviz artışını hesaba katarsak, en önemli yapı malzemelerinden biri olan demirdeki fiyat artışının inanılmaz boyutlara ulaştığını söyleyebiliriz. Yine, örneğin siz bin liraya aldığınız keresteyi, 2 bin 400-2 bin 500 liraya alırsanız bunu fiyatlara yansıtmak zorunda kalırsınız. Doğalgaza gelen zamlar, her şeyi tetikliyor. İnşaat ve daire konusunda stoku olmayan bir şehiriz biz. Fiyat artışların ön önemli nedenleri bunlar. Yüksek maliyetler sektör temsilcilerini zor duruma sokarken, fiyatlarda yaşanan artış da tüketiciyi olumsuz yönde etkiliyor" ifadeleri ile değerlendirdi
"Öğrencilerin barınma sorununda herkes elini taşın altına koymalı"
Çanakkale`deki kira artışından herkes gibi öğrenciler de etkileniyor. Öğrencilerin barınma sorunu konusunda da değerlendirmede bulunan Yıldız, "Biz Çanakkale`de, `Öğrenci şehriyiz` diyoruz. Çok sayıda öğrenci kardeşimizi şehrimizde ağırlıyor, misafir ediyoruz. Bu fiyat artışları herkesi derinden etkilediği gibi en çok da kentimizde eğitim gören öğrencileri etkiliyor. Böyle mi olmalı, tabi ki hayır. Öğrenciyi amiyane tabir ile `yolunacak kaz gibi görmek` hoş bir olay değil. O nedenle de öğrencilerin eğitimleri, barınmaları ve beslenmeleri konusundaki sorunların çözümü aslında en genel ifadesiyle `sosyal devlet` ilkesinin gereğidir. Burada hepimize görev düşüyor. Sanayici, iş insanı, aydın, eğitimin önemini bilen her çağdaş kentliye görev düşüyor. Herkes elini taşın altına koymalı, yerel yönetimlerden sendikalara, iş insanlarından esnafa, ev sahiplerine kadar bu kentte yaşayan, kendini bu kente ait hisseden herkesin bir şeyler yapması gerektiğine, bunun hepimizin sorumluluğu olduğuna inanıyorum" dedi.
(Seçkin Sağlam)