Yenice’deki NESKO Madenciliğe ait bakır madeninde çalışan işçiler, 10 Ocak 2020 tarihinden itibaren üç ay maaş alamadıkları, çalışma koşullarının kötülüğü ve iş yerinde hiçbir işçi sağlığı ve güvenliği tedbirleri alınmadığı için Dev Maden-Sen’e üye olmaya başladı. İşverenin işçilere sendikadan istifa etmeleri için baskı yapmaya başladığını belirten işçiler, çalışma koşullarının düzeltilmesi, işten atılan arkadaşlarının işe geri alınması gibi taleplerle direnişe geçti. Önceki gün kendilerini madene kapatarak eyleme başlayan işçiler, direnişlerini dün de sürdürdü. Yerin 140 metre altında direnen işçilere yönelik baskı giderek artarken, diğer işçilerin madene yemek indirmesine izin vermeyen madenci şirket, işçilerle olan iletişimi de kapattı. İşten atılan işçiler, yer altındaki arkadaşlarından haber alamazken, dışarıda olan ve Dev Maden Sen’e üye oldukları için işten atılan işçiler ise arkadaşlarının akıbeti için kaygılandıklarını dile getirdiler. Direnişte olan işçilerle ve şirket yetkilileri ile görüşmek üzere maden sahasına giden CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Avukat Muharrem Erkek ile Dev Maden Sen Genel Başkanı Tayfun Görgülü incelemede bulundular.
Erkek; “40 insan, yerin 150 metre altındaysa bunu hukuka uygun bir şekilde çözmeniz gerekir”
CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, inceleme ve temaslarının ardından yaptığı açıklamada; “Sendika Genel Başkanımız Tayfun Bey ile birlikte sabah geldik. İşçi arkadaşlarımızı, işletme müdürlerini, yetkileri dinledik. Bizim amacımız gerçeği öğrenmek ve buradaki durumun ne olduğunu tespit etmek. Şu anda 40 işçi, yaklaşık 150 metre aşağıda kendini madene kapatmış durumda. Bunu neden yapmışlar, çünkü onlara, ‘sendikanızla ilişkinizi kesin çalışmaya devam edin’ demişler. İşçi temsilcilerimize ve işçi arkadaşlarımıza söyledikleri bu. Çalışan her işçi dilediği sendikaya üye olma hakkına sahiptir. Hiçbir işçiye şu sendikaya üye ol diye baskı yapılamaz. Sendikandan ayrıl diye de baskı yapılamaz: Çünkü sosyal haklar Anayasa’da güvece altına alınmıştır. Bu hukuksuzluktur. Burası bir bakır kurşun madeni. Uzun yıllardır faaliyet var. Denetimler yapılırken bazı şeyler görülmesin diye işlemler yapıldığı tespit edildi. Bunları bize anlatanlar bizzat madende çalışanlar. Memleketimizde ne yazık ki hiçbir tedbir doğru düzgün yapılamadı için bu sorunlar yaşanıyor. Şirket yetkilileri ile de görüştük. Kendilerine bunun önemli bir sorun olduğunu belirttik. 40 insan yerin 150 metre altındaysa unu hukuka uygun bir şekilde çözmeniz gerekir. Maaş alacakların ödenmesi gerekir, maaş alacakların yasaya uygun şekilde ödenmesi gerekir, kıdem tazminatlarının ödenmesi gerekir” dedi.
“Yaşam hakkı her şeyin üstündedir”
“Bu süreci yakında takip edeceğiz” diyen Erkek, “Umarım ivedilikle çözülür. Yaşam hakkı her şeyin üstündedir. İnsan onuruna uygun bir şekilde yaşamak da çok çok önemlidir. Burada biz işçi ve emekçilerimizin haklarını ve bu süreci yakından takip edeceğiz. İşçi arkadaşlarımızla sendika yetkilileri ile iş verenlerle görüştük, biraz sonrada ilçenin mülki amiri Kaymakamla görüşeceğiz. Bizim derdimiz bu sorunun ivedilikle çözülmesi. İnsan sağlığı, insan hayatı her şeyden önemlidir. 40 arkadaş aşağıdaysa, ve bu arkadaşların iletişimi kesilmişse bu hiç iyi niyetli bir uygulama değil” ifadelerini kullandı.
“Sonuna kadar mücadele edeceğiz”
Dev Maden Sen Genel Başkanı Tayfun Görgülü ise “İşçilerin hak aramayacağı düşünülerek, bütün kanunlar hiçe sayılarak üretim yapılıyor. Halbuki bu ülkenin kanunları var, Anayasası var. İşverenlere de bunlar tekrar edildi. Bu kanunları yıllardan beri çiğnemişler. İşçi arkadaşlar kanunlar çiğnenmesin ve hakları yenilmesin diye sendikalaşmışlar. Bu defa da sendikadan istifa etmeyi ön şart olarak söyleyip işçileri devam ettireceklerini söylemişler. Arkadaşlar da istifa etmeyip DİSK’ten ayrılmayınca bu kez önce 11 arkadaşı işten attıklarını ilan ettiler ve diğer arkadaşlara gözdağı vermek istediler. Ancak bunun üzerine diğer işçi arkadaşlar kendilerini madene kapatmışlar. Biz onlarla görüşemeye, sorunu inceleyerek çözmeye geldik. Ancak işveren vekilleri bizim yanımızda her türlü yasal şartı yerine getireceklerini söylemlerine rağmen, hemen bizim arkamızdan 5 dakika sonra içerideki haberleşmeyi kesmişler. Yeraltındaki bütün birimlerin yerüstü ile haberleşmesi yasal bir zorunluluktur. Madenciliğin değişmez prensibidir. İçeride herhangi bir yangın, göçük olabilir, kaza olabilir, bunun için bu haberleşme sisteminin açık olması lazım. Bu bile işverenlerin ne kadar vicdanlı olduklarını, sendikaya düşmanca tutum takındıklarını ve yaslara karşı ne kadar saygısız olduklarını bize gösteren bir örnektir. Yağma yok, biz köy halkı ile yöre halkı ile, siyasi otoritelerle, Milletvekillerimizle birleşeceğiz. Uğradığımız haksızlıkları tüm ülkeye ve dünyaya aktaracağız. Bu haksızlıkları ve kanunsuzlukları mutlaka geri püskürteceğiz. İşçi sağlığı, iş güvenliği, ücretlerin düzenlenmesi başta olmak üzere her şeyi düzenlemek için sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.
İşçiler tepkili
Sercan Fidan: 2010 yılından beri bu madende çalışmaktayım. Biz DİSK Dev Maden Sen’e üye olduğumuz için işten çıkışlarımız verildi. Aralık-Ocak ayının maaşlarını dahi alamadık. Tazminatlarımız verilmiyor. Ben burada çalıştığım günden bu yana kimsenin tazminatı verilmedi. 40 arkadaşımız rehin şekilde madende duruyorlar. İletişimi de kestiler. 40 madenci aşağıda mağdur durumda.
Zekeriya Zeybek: 2012 tarihli işe girişim var. NESCO’da çok emeğimiz var ve NESCO bu emeğimizi vermemek için şu anda bizi işten çıkarttı. Sebebi de sendika. Sırf sendikaya girdik diye bizlere çık verdiler. Zor durumdayız borçlarımız ar ve 3 aydan beri para alamıyoruz. Tazminat haklarımız var. 8 yıldan 12 yıla kadar tazminat hakkı olanlar var. Biz haklarımızı, alnımızın terini istiyoruz. Bizlere haklarımızı versinler, biz çıkışımızı böyle istiyoruz. Yeter ki hesaplarımızda emeklerimizi görelim. Bunlar adaletsize bizlere çıkışlarımızı verdiler.
Alper Demirler: Bizim iletişim kurduğumuz bir diafon vardı. Şu anda bunu kestiler arkadaşlarımızla iletişim kuramıyoruz. Bizimde dışarı çıkmamızı söylediler. 10 kişiye çıkış verdiler. Bizleri çok zor durumda bıraktılar. 3 ayda bir maaş vererek kimimizin ev kirası, kimimizin kredisi, çocuğunun okul taksiti, elektrik suyu… Bizler yetiştiremez olduk. Bir de sendikaya geçtiğimiz için resmen sizleri istemiyoruz dediler. Bizler de haklarımızı almaya çalışacağız.
Muhittin Çelik: 2007 yılında madene başladım. Emekli oldum tazminatını alamıyorum. Çalıştığım sürelerde de maaşlarımız 3-5-6 ay gibi sürelerle ertelendi. Sonunda bizler de bu sendikayı bulduk. Sendikayı bulunca bizlere baskı yapmaya başladılar. Sendikadan çıkmamızı istediler. Bunların hepsini kayıt altına aldık ve gerekli mercilere de başvuracağız. Sendika sebebi ile yaklaşık 12 işçiye çıkışımızı verdiler. Haklarımızı almak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Güvenlik önlemlerini tam almıyorlar. Bayram zamanları bizlere yarım maaş veriyorlardı. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. 500 lira para ile ne yaparsın. Çalışmak istiyorum, çıkışımı verdiler ama arkadaşlarımın da sendikayla devam etmesini istiyorum. Ben de bütün haklarımı istiyorum.
Ferdi Geyik: Malzemeler hep kısıtlı veriliyor. Baretler çok eski. 6 ayda 1 yılda değişmesi gereken baretleri biz yıllarca kullanıyoruz. Zamanında çizmeler alamıyoruz, yırtık çizmelerle madene iniyoruz. Eldiven ise ayda sadece 2-3 tane elde edebiliyoruz. İş güvenliği adına hiçbir şey yok. Bu şartlarda 2-3 ay boyunca maaşlarımızı alamadan çalışmaya devam ediyoruz. En sonunda sendikaya girdik. Sendika faaliyetini istemedikleri için çıkışımız verildi. İşletme başka bir gerekçe söyledi ancak sebebi sendika. Arkadaşlarımız yeraltında ve onlarla olan iletişimimizi koparttılar. Endişe ediyoruz. Dünden beri hakları için yeraltındalar.
Ali Alboğa: 9 yıldan bu yana bu şirketten çalışıyorum. Sorunsuz günümüz geçmiyor. Biz 10 arkadaşı sorgusuz sualsiz işten çıkarttılar. Tazminat ve sosyal hak hiçbirini vermediler. Çanakkale Milletvekillerimizden, bürokratlardan yardım bekliyoruz. Arkadaşlarımız sürekli yeraltında ve iletişimimiz yok. Hepsini kestiler.
(Seçkin Sağlam)