Yağmurun getirdikleri…

Geçen hafta sonu başlayan şiddetli yağmur, hafta içersinde etkisini kaybederek devam etti.
Beraberinde düşen hava sıcaklığı ile kışın geldiğini biraz olsun hissettik.
Şiddetli yağışlar ile birlikte soğuyan havaya rağmen gündem sıcaklığını korumayı sürdürdü.

559
Önce yağmurlara bağlı olarak şehir şebeke sularının bulanması ile ilgili bir tartışma yaşadık. Sonrasında yaşanılan tartışmalar, bir çok gerçeğin yeniden gündeme taşınmasına yol açtı. Şiddetli yağmurlar sonrasında kentin alt yapısı başarılı bir sınav vermişti.
 
Diğer bir çok ilçe ve kent merkezinde yaşanmış olumsuzluklar, Çanakkale merkez de çok daha alt seviyede yaşandı.
 
Bu durum karşısında Belediye Meclisi’nin AKP’li üyesi Hakan Vural bu gelişmenin hakkını teslim ederek yapılan çalışmalar konusunda teşekkürlerini sundu.
 
Hakan Vural siyaset yapma tarzı ile bu kentte renkli bir kişilik. Siyaset kavramına objektiflik getirme noktasında olumlu örnekleri olan bir siyasetçi. Partisinin bu konuda gündeme taşıdığı polemikten öte geçmeyen eleştirilerine rağmen, Vural objektif olma adına sergilemiş olduğu davranışı ile farklılık yaratıyor.
 
Aşırı yağışlar ile arıtılmak üzere gelen suların bulanıklık derecelerinin 8-10 gibi değerlerden 1000 li düzeylere çıkması sonrasında yaşanılan olumsuzluklardan çıkarılması gerekli dersler olduğunu unutmadan bu gelişmeyi istismar konusu yapmanın da haksız bir durum olduğunu belirtmek isterim.
Çanakkale Belediyesi böylesi olağanüstü dönemlerde gelişen bu durumlarda alınacak tedbirler konusunu masaya yatırmalıdır.
 
Teknolojik olarak bu olumsuzluğun giderilebileceği bir imkan var ise bunu sistemine monte etmelidir.
Yoksa da vatandaşları ile açıkça paylaşmalıdır.
 
Böyle bir olumsuzluk yaşandı ya; Çanakkale Belediyesi’ni karalama işini görev almış, ‘bildik’ müstear isimli yazarlar hemen aldılar kalemlerini ellerine.
 
Veryansın…
 
Çok doğaldır; böylesi olumsuz koşullarda insanların tepkisel algılarından acaba bir şey çıkarabilir miyim yaklaşımı… Bunlar yarasalar gibidirler, karanlıklardan beslenirler. Felaket tellallığı yaparlar.
Halbuki biraz gerçeklere saygıları olsa ve gelişmeleri iyi okuyabilseler böyle yapmazlardı.
 
Bu kentin insanlarının bu kentte yaşamaktan duydukları memnuniyetin oranı %92 gibi üst düzeydedir.
Bu kapsamda yerel yönetimden memnuniyet de %50 gibi oldukça önemli bir orandadır, memnuniyetsizliklerini belirten sadece %19 luk bir kesim vardır, % 31 lik bir kesimde idare eder algısı içersinde bulunmaktadır.
 
Son yapılan kamuoyu yoklamalarındaki sonuçlar bu boyutta.
 
Onlar açısından, halkın genel algısının bu noktada olduğu bir boyutta yapılacak tek şey vardır; felaket tellallığı...
 
Çanakkale halkı bu tellallara prim vermez.
Gerçeklerden yanadır, mantıklıdır, demokratiktir, çağdaştır.
Polemik hocanın dediği gibi ne “tembel”, ne “gelişmenin karşısında”, ne “sabahlara kadar içki içen”, ne “işlerini savsaklayan”, ne “aylak aylak dolaşan”, ne “gazetelerde barlarda, sokaklarda gürültü çıkaran” kişiler değildir. Ayrıca son derece de hoşgörülüdür, hata yapan insanları özür dilemesi şartı ile affeder, hatta kendilerine bu hakaretleri yapan kişiyi bile, diye düşünüyorum…
Paylaş