Vicdanım sızladı...

ÇOMÜ’de işten atılan işçilerin adliye önündeki basın açıklamasına katıldım.
“Çocuklarımıza nasıl ekmek götüreceğiz” dövizini elinde taşıyan işçiyi o soğuk havada orda görünce bir kez daha işten atılmaların ne kadar gayri insani bir durum olduğunu iliklerime kadar hissettim.

854
Neydi o işçinin suçu?
Koca bir hiç…
Ya; “Hamileyim, işsiz bırakıldım” dövizi?...
Bu kadar mı insafsızsınız; insanların geleceklerini umutlarını yok edecek kadar mı gözleriniz döndü?
Bir bilim kurumunun böyle bir tavır içersinde olmasını artık içime sindiremiyorum.
Aklın, mantığın, objektif olmanın temel değerler olması gerekli bir kurum bunu yapıyor ise; gerisini siz düşünün.
 
ÇOMÜ yönetimi bu konuya müdahale edip atılan işçileri işe geri almaz ise bu kentin üniversitesi olamaz.
Çünkü bu kentin yapısında ‘vicdanlı olma’ hali vardır.
Bu konuda ÇOMÜ yönetimi gerekeni yapmaz ise;   işçi düşmanı yönü ile, vicdansızlığı ile hafızalarda iz bırakacaktır.
ÇÖMÜ yönetimi bu gelişmeleri değerlendirerek bir bilim kurumu olmanın sorumluluğu ile böylesi bir insani duruma olumlu müdahalede bulunmalıdır.
İşten atılan işçiler hukuk mücadelesi başlatmışlardır.
Yaşanılan bu olumsuzluklara bir de ‘hukuksuzluk damgası’  eklenmesin.
ÇOMÜ yönetimi meydanlardan yükselen bu sese kulak vermelidir.
 
Sandıktan beyaz çıktı, meydanlarda mavi var...
Bu tespiti çok önemsediğim için sizler ile paylaşmak istedim.
Değerlendirmem CHP’ye ilişkindir.
Bu değerlendirmemi CHP içersinde taraf olma konumundan farklı bir kavrayış ile yapıyorum, zaten başka türlüsü de düşünülemez.
Mevcut olan ekonomik sosyal siyasal sistemin halkımız üzerindeki uygulamalarının olumsuzlaştığı koşullarda;  daha demokratik, özgür, insanca bir yaşam sorumluğunun gerektirdiklerine vurgu yapmak için yazıyorum.
Benim yaklaşımım insanca bir düzen için sorumluluk alma konusudur.
Sandıktan kim çıkarsa çıksın; siyasal mücadele alanında varlık gösteremez ise benim için hiçtir.
İşten atılan işçilere verilecek destek için yapılan basın açıklamasında beyaz listenin temsilcilerini görmek isterdim.
Sendika, katılımcılara teşekkür ederken CHP’yi de söyleyince; açıklamaya katılan CHP’lilerin demokrasi platformu temsilcileri olduğunu gördüm.
Bu bir duyarlılıktır, siz istediğiniz kadar seçim kazanın; bu duyarlılığı göstermez iseniz değer yaratamazsınız.
Bir kez daha söylüyorum; ilke ve hedefleriniz ile daha mutlu, insanca bir yaşam için verilecek mücadeleye destek sunmayan herkesin yeri siyasal mezarlıktır.
Haksız yere işten atılan o insanların yanında olmayan kişiler  sandıktan galip çıksalar ne olur,ne ifade eder ?
Çanakkale CHP örgütünün her geçen gün mücadelesizlik çizgisinde yol aldığını izliyorum.
Temennim kongre süreci sonrasında bu alanda bir gelişme sağlanması.
Bu arada Kepez Belediye Başkanı Ömer Faruk Mutan’ı basın açıklamasına katılarak gösterdiği duyarlılıktan ötürü tebrik ediyorum.
Paylaş