İstanbul Gelişim Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Uçak Bakım ve Onarım Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Haluk Kul, son dönemde kazaların artması kamuoyunda tedirginlik oluştursa da, havayolunun hâlâ en güvenli ulaşım yöntemi olduğunu belirterek “Havayolu taşımacılığı, diğer ulaşım türlerine göre istatistiksel olarak çok daha emniyetli. Örneğin, dünyada her yıl ortalama 40-50 milyon uçuş gerçekleşiyor. Bu sayıya oranla yılda sadece 3-5 kaza yaşanıyor. Buna rağmen kara yollarında her gün yüzlerce kaza meydana geliyor, ancak bu durum aynı şekilde gündeme gelmiyor” açıklaması yaptı.
Havacılığın düşük risk oranlarına dikkat çeken Kul, alınan sıkı
önlemler sayesinde risk seviyesinin milyonda 3-4 gibi oldukça
düşük bir düzeyde olduğunu vurguladı. Ancak artan kazaların
nedenlerine de şöyle dikkat çekti:
“Son dönemdeki kazaların bir yığılma olduğu doğru. Ancak her
olayın kendi dinamikleri var. Örneğin, Azerbaycan'daki olay bir
emniyet sorunu değil, güvenlik problemiydi. Savaş bölgesinde
sivil bir uçağın, askeri bir hedef olarak algılanıp vurulması,
önlenmesi güç bir trajediydi.”
Kore'de yaşanan uçak kazasıyla ilgili henüz net bilgilere
ulaşılamadığını ifade eden Kul, teknik detayların kokpit
incelemeleri tamamlanmadan değerlendirilmemesi gerektiğini
söyleyerek “Kazanın nedenini anlamak için iniş sırasında neler
yaşandığını bilmek gerekiyor. Uçağın piste hangi hızla indiği,
frenleme mekanizmalarının durumu ve pistin fiziksel şartları
önemli faktörler” şeklinde konuştu.
Dr. Kul, havacılık kurallarının yaşanan kazalardan çıkarılan
derslerle şekillendiğini vurgulayarak “Havacılıkta kurallar,
geçmişte yaşanan kazalar sonucu, adeta kanla yazılmıştır. Bu
kuralların sıkı bir şekilde uygulanması, uçuş emniyetini sağlar.
Bu nedenle uçakların güvenli olduğuna inanmaya devam etmeliyiz”
dedi.
Kamuoyunda, uçak kazalarından kurtulma ihtimalinin koltuk
yerleşimiyle bağlantılı olduğuna dair yaygın bir inanç var. Dr.
Kul, bu konuda şu bilgileri paylaştı:
“Uçağın arka kısmı nispeten daha emniyetlidir. Ön tarafta
kurtulma ihtimali yüzde 25 civarında ise arka tarafta bu oran
yüzde 44-45'e çıkıyor. Orta kısımda ise yüzde 35 dolaylarında.
Ancak hiçbir bölgede kurtulma oranı yüzde 90 gibi yüksek bir
seviyeye ulaşmıyor.”
Dr. Kul, havayolu taşımacılığına duyulan güvenin sürmesi
gerektiğini ifade ederek çarpıcı bir noktaya şöyle dikkat
çekti:
“Türkiye'de insanlar uçaktan korkmak yerine yaya geçidinde daha
fazla korkmalı. Ne yazık ki sürücüler yaya geçitlerine dikkat
etmiyor, hız sınırlarına uyulmuyor. Bu durum, karayolu kazalarını
daha tehlikeli hale getiriyor.”