Türkiye, jeotermal enerji alanında tarihi bir başarıya daha imza attı. 308°C sıcaklığa ulaşan yeni bir jeotermal üretim kuyusunun keşfedilmesiyle birlikte, ülkemiz yer altı kaynaklarının gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Bu önemli gelişme, hem enerji sektörünü heyecanlandırdı hem de Türkiye'nin yenilenebilir enerji alanındaki kararlılığını pekiştirdi.
Uzun süredir yürütülen yoğun araştırma ve sondaj çalışmaları sonucunda ulaşılan bu rekor sıcaklık, Türkiye’nin bugüne kadar üretime açılan en sıcak jeotermal kuyusu olma unvanını da beraberinde getirdi. Enerji sektöründe çığır açacak bu gelişme, ülkemizin jeotermal potansiyelini küresel ölçekte bir kez daha ispatlamış oldu.
Projeyi hayata geçiren Sanko Holding ve Sanko Enerji’nin yönetim kurulu başta olmak üzere, sahada görev alan tüm mühendisler, teknisyenler ve destek ekipleri büyük bir özveriyle çalıştı. Bu başarıda emeği geçen herkesi içtenlikle kutluyoruz. Zorlu koşullarda sürdürülen arama süreci sonunda gelen bu büyük başarı, iş birliğinin ve kararlılığın ürünü oldu.
Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) tarafından yapılan açıklamada, projeye katkı sağlayan tüm çalışanlara teşekkür edilirken, Türkiye’nin jeotermal enerjideki yükselişinin sürdürülebilir kalkınma açısından büyük önem taşıdığına da dikkat çekildi. JESDER, bu stratejik başarıyı sektör adına gurur verici bir gelişme olarak nitelendirdi.
Yenilenebilir enerji kaynakları arasında jeotermalin stratejik önemine vurgu yapan uzmanlar, bu gelişmenin hem çevresel sürdürülebilirlik hem de enerji arz güvenliği açısından büyük bir kazanım olduğunu belirtiyor. Jeotermal enerji, yerli ve temiz bir kaynak olması sayesinde Türkiye'nin enerji ithalatını azaltma hedeflerine de doğrudan katkı sağlıyor.
Sektör temsilcileri, bu tür başarıların Türkiye'nin enerji dönüşümüne hız kazandıracağını ve gelecekte çok daha yüksek kapasiteli jeotermal projelerin hayata geçirileceğini öngörüyor. Enerji yatırımlarında çevreci yaklaşımların ve teknoloji odaklı çözümlerin önemi her geçen gün artarken, bu keşif Türkiye’nin bu alandaki küresel rekabetteki yerini de güçlendirecek nitelikte.
Jeotermal enerji alanındaki bu çığır açan gelişme, Türkiye'nin yer altı kaynaklarını verimli ve sürdürülebilir şekilde değerlendirme vizyonunun güçlü bir göstergesi olarak kayıtlara geçti.
(www.jeshaber.com)
