2018 yılı, Troya Antik Kenti’nin UNESCO Kültür Mirası Listesine girişinin 20’nci yılı olması nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ‘Troya Yılı’ olarak ilan edildi. Troya Kenti’nde olması sebebiyle Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapımına başlanan ve 2018 Troya yılı kapsamında açılması planlanan Troya Müzesi, ilgi görmeye devam ediyor. 1462 yılında Fatih Sultan Mehmed’ın Troya’yı ziyaretinde ‘İstanbul’u fethederek Troyalıların öcünü aldım’ diyerek kentin tarihteki önemine bir kez daha parmak bastığını söyleyen Turan, Troya’nın tüm zamanların en ünlü kenti olduğunu vurguladı. Milletvekili Turan, Troya’nın geçmişten bugüne dünya kültür mirasına ışık tuttuğunu söyleyerek; “Çanakkale Boğazı’nın girişinde yer alan Troya, Doğu ile Batı’nın birleştiği, Ege Denizi ile Karadeniz’in Marmara Denizi’ni aralarına alıp karıştığı bir yerde destanıyla ve buluntularıyla dünya kültür mirasını bin yıllardır etkilemeye devam ediyor. 1462 yılında ise Fatih Sultan Mehmed, Troya’yı ziyaret ettiğinde ‘İstanbul’u fethederek Troyalıların öcünü aldım’ diyerek kentin tarihteki önemine bir kez daha parmak basmıştı. Troya antik kenti ve çevresi 1996 yılında millî park oldu. 1998 yılında ise Troya UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’ne alındı. Troya Ören Yerinin girişindeki müzeyi ziyaret edenler, aşağı doğru inen bir rampa ile tarih yolculuğuna başlıyorlar. Burada Troya’nın katmanlarında yer alan 10 ayrı kent anlatılıyor. Troya’dan çıkarılan buluntular ve interaktif sergileme salonlarında devam eden sergiler müzenin seyir terasında sona eriyor. Ziyaretçiler terastan Homeros’un destanlarının geçtiği coğrafyayı, Kaz Dağları’ndan Çanakkale Boğazı’na, Avrupa’dan Asya’ya kadar olan topografyayı bilgilendirme panolarıyla inceleyebiliyor” dedi.