Tamer Balçık:

“Yenilenen CHP”, “Yeni CHP” ve “Değişim” gibi CHP’nin yeniden kimliklendirildiği bir süreçte İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in açıklamaları CHP içindeki eskimeyen ‘Ulusalcılık’ tartışmalarına neden oldu.

1160
CHP’deki ‘Ulusalcılık’ tartışmalarına değinen CHP’nin önemli isimlerinden işadamı Tamer Balçık, ulusalcılık anlayışının batının iktidarları ve emperyalistlerce savunulmadığı gibi Türkiye’de de bu anlayışın kabul görmemesi için çeşitli saldırılarda bulunulduğunu ifade ederek, “CHP de bu ilkeyi savunma konusunda taviz vermediği için hedef alınmaktadır” dedi.
 
“Yenilenen CHP”, “Yeni CHP” ve “Değişim” gibi CHP’nin yeniden kimliklendirildiği bir süreçte İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in açıklamaları CHP içindeki eskimeyen ‘Ulusalcılık’ tartışmalarına neden oldu. CHP’deki ‘Ulusalcılık’ tartışmalarına değinen CHP’nin önemli isimlerinden işadamı Tamer Balçık, ulusalcılık anlayışının batının iktidarları ve emperyalistlerce savunulmadığı gibi Türkiye’de de bu anlayışın kabul görmemesi için çeşitli saldırılarda bulunulduğunu ifade ederek, “CHP de bu ilkeyi savunma konusunda taviz vermediği için hedef alınmaktadır” dedi.
 
Çanakkale OLAY Haber Merkezi olarak böylesi bir sürecin ardından “CHP Milliyetçi bir parti mi?”, “CHP’nin Ulusalcılığa bakış açısı nedir?”, “Parti içindeki ulusalcılık tartışmaları 2014 seçimlerini ne derecede etkiler? Ya da etkiler mi? sorularına bağlı olarak kentteki CHP’nin önde gelen isimlerinin görüşlerini alıyor… Şimdi de CHP’deki ‘Ulusalcılık’ tartışmalarına değinen CHP’nin önemli isimlerinden Tamer Balçık oldu…
 
“CHP içinde kargaşa yaratılmaya çalışıyor”
CHP’nin etkili isimleri arasında olan ve parti içinde üst düzey görevler alan işadamı Ali Tamer Balçık, Birgül Ayman Güler’in sözlerini bilerek çarpıtıldığını, bunun da CHP’yi karıştırmak için bir taktik olduğunu dile getirdi. Balçık, “Sayın milletvekilimiz, `Türk Ulusu ile Kürt milliyeti eşit olamaz ` demiştir. Türk milliyetçiliğine ırkçılıktır, biz bunu tarihten sileceğiz diyen anlayışa tepki gösterdi. Konuşma suresi çok kısa olduğu için daha açıklayıcı, farklı yorumlanmasını engelleyici detayları söyleme zamanı olmadı. Bu eksikleri de yazıları ve röportajları ile tamamladı. Tabii ki ulus ile ulusun içindeki farklı milliyetçi akımlar aynı şey değildir. Ulus, sınırlarımızın içinde yaşayan tüm vatandaşlarımızı kapsar, sınırlarımız içinde farklı etnik kökenden gelen vatandaşlarımız olması çok doğaldır. Basının ve bazı siyasi partilerin Ayman Güler’in sözlerini farklı yerlere çekerek CHP içinde kargaşa yaratmaya çalışması bir taktiktir sadece” dedi.
 
“Hedefte CHP var”
“Öncelikle ulusalcılık ne demektir? Bu kelimenin anlamında mutabık kalmamız lazım ki tartışabilelim” diyen Balçık, “CHP Atatürk ilkelerine temelden bağlı ve gelişen dünya koşullarında yorumlarını parti programına katan bir siyasi partidir” dedi. Balçık, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü; “Partimizin amblemi altı oktur. Bu okların her biri bir temel ilkeyi temsil etmektedir. Bunlar `Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Laiklik, Devletçilik ve Devrimciliktir.` Bu altı temel ilke Atatürk`ün sağlığında belirlenmiştir ve aynen devam etmektedir. Geçmişte en çok tartışılmış olan iki ilke devletçilik ve milliyetçilik olmuştur. Bu iki ilke de parti içinde ve kurultaylarda tartışılarak detaylı açıklamaları ile programımızda yerini bulmuştur. Milliyetçilikten anladığımız ulus milliyetçiliğidir. ‘Ne Mutlu Türküm diyene’ sözü bunu tamamlar. Ulusal sınırlarımız içinde yaşayan ve Türk vatandaşı olan tüm ulusu kapsar. CHP milliyetçiliği, mikro milliyetçilik, köken, ırk, dil, din farkı değildir. Bu da diğer ilkelerle bütünleştiğinde ulusalcılığın temelidir. Ulusunu sevmek onu korumak, ülke çıkarları konusunda bir bütün olmayı hedeflemesi açısından da çok önemlidir. Tabii ki dünyanın pek çok ülkesinde de var olan bu anlayış, globalleşmeyi amaç edinen ve kendi çıkarına kullanmaya çalışan emperyalistleri, sömürücü kapitalist sermayeyi, çok rahatsız etmektedir. Dolayısı ile ulusalcılığa karşı çıkmaktadırlar. Değişik fırsatlarla kötülemek ve çökertmek için de türlü entrikalar çevirmektedirler. Yerli işbirlikçileri de onlara hizmet etmektedirler. CHP de bu ilkeyi savunma konusunda taviz vermediği için hedef alınmaktadır.”
 
“Ulusalcılığı daha iyi anlatmalıyız”
Balçık, “CHP ulusalcılığa sahip çıkarak, anlamını daha net ve açık yurttaşlarımıza anlattıkça güçlenecektir. Gelen saldırılardan korkmamak lazımdır. Tabii ki sessiz kalmamak da lazımdır. Biz ilkokullarda eskiden yerli malı haftası yapardık. O zamanlar çok az olan yerli üretimleri kullanmamızın ülkemizi zenginleştireceğini öğrendik. Hatta sloganımız da `yerli mali yurdun mali, herkes onu kullanmalı’ idi. Halen devam ediyor mu? Bilmiyorum. Bu ilkeleri savunmayacak vatandaşımızın olduğunu da sanmıyorum. Yeter ki doğru anlatalım. AKP’nin ulusalcılığa eleştirisi ise yeni değil. Hatta daha önceleri de ulusalcılığı tarihe gömmek istediğini söyleyenler olmuştur. ABD ve AB’den Atatürkçülüğe de ulusalcılığa da karşı çıkan birçok açıklamalar oldu. Yerel seçimleri de genel seçimleri de etkileyebileceklerini sanmıyorum. Önemli olan CHP’nin halka inip düşüncelerini, yapacaklarını anlaşılır bir dil ile sık sık anlatabilmesidir. Tam aksine ulusumuzu bir bütün olarak sevgi içinde tüm yurttaşlarımızı eşit görerek kalkındırma yollarını üstüne basarak söylemek lazım. Ulusal sermayemizi, üretimimizi dünya kalitesine taşıyıp, destekleyerek ihracatımızı arttırıp cari açığımızı emniyetli sınırlara indirmemiz, dış ilişkilerimizi ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ ilkeleri doğrultusunda yeniden düzenlememiz gerekir. Özetle ulusalcılığa saldırarak hiçbir şey kazanamazlar” dedi.
 
“Yeni ilke kararları alınmalı”
“Ben CHP içinde ulusalcılık tartışması duymadım” diyen Balçık, “Kürt sorununun çözümü ile ilgili farklı düşünceler olabilir. Bu konu 90’lı yılların başlarından bu yana CHP’nin üzerinde çalıştığı ve projeler ürettiği bir konu. PKK sorunu diyerek de konuyu hafife almayalım. Dünyada mikro milliyetçilik, din ve mezhep farklılıklarını kaşıyarak ulusal bütünlüğü bozma, dayanışmaları yok etme çabaları Sovyetler Birliği`nin dağılmasından sonra hızla arttı. Büyük Orta Doğu projesi de bu yöntemlerin en çok uygulamaya konduğu alan. Tek başına Türkiye’nin güney doğusundaki vatandaşlarımız ile çözülebilecek bir konu değil. Biz dış politikamızı ve duruşumuzu yeniden gözden geçirmeliyiz. Bir koyup üç alma kumarlarından vazgeçmeliyiz. Milli sınırlarımıza mutlaka sahip çıkmalıyız. Bunu da diğer ülkelere taviz vermeden çözebilmenin yolunu bulmalıyız. Bence CHP, bu konuda halkın sesine kulak vererek ve parti içinde tartışarak yeni ilke kararları almalı. Diğer önemli sorun ise, parti içi demokrasinin hala istenen düzeye getirilemediğidir. Partiye üye olma aşamasından delege seçilme konusuna kadar şikayetler hala var. Genel Merkez bu konulara ağırlık vermeli” şeklinde konuştu.
 
“Ülkenin siyasi hayatında çok şey değişebilir”
“Bence CHP içinde ulusalcılık ve milliyetçilik ilke ve anlayışı konusunda tartışma yaygın değil” diyen Balçık, konuşmasını şu açıklamaları ile tamamladı; “En azından Çanakkale’de böyle bir sorun yok. Tartışma, AKP’nin Kürt sorununa çözüm girişimlerine karşı CHP’nin tavrı konusunda. Anayasa değişiklik komisyonunda AKP’nin tavrına karsı CHP’nin tepkilerini yeterli bulmama tartışmalarıdır. Vatandaş, BOP projelerinde görüldüğü gibi güneydoğuda bir Kürt devleti kurulmasına karşıdır. Anayasada ulusal bütünlüğü bozucu değişiklikler yapılmasına karsı. Öcalan’a bunca itibar edilmesine ve ona kurtarıcı gibi sarılmasından rahatsız. PKK ile devletin, hükümetin görüşüp halktan gizli saklı temel değişiklikler yapmasına karşı. Bu konularda ne konuşulduğunu, ne yapılmak istendiğini, nasıl bir anlaşma önerisinde bulunulduğunu kimse bilmiyor. Bu da tedirginlik yaratıyor. Tartışmalar sadece CHP’de değil bütün Türkiye’de her tür düşünce içinde var. AKP’ye oy verenlerin içinde de var. CHP’nin gelişmeleri çok iyi izleyip, doğru bir çıkış yapması halinde Türkiye siyasi hayatında çok şey değişebilir.”
 
Haber: Seçkin Sağlam
Paylaş