Siyasetin gerçeklikleri
Geçen hafta Ankara’da milletvekillerimiz, Belediye Başkanımız, AKP Belediye Meclis üyesi Hakan Vural ve AKP İl Başkanı Muzaffer Kutlu bir araya gelip Çanakkale’nin sorunlarına ilişkin yapılması gerekenleri konuştukları ve bazı konularda çözümler ürettikleri basın organlarına yansıdı.
Bizim Kadir iyi niyetlidir.
Hemen aldı kalemi eline pembe tablolar çizmeye başladı.
Birde bir slogan üretti “Barışın kenti için, durmak yok çalışmaya devam” diye
Ülkemizdeki siyasetin zemini bu kadar umutlu olacak bir konumda değil.
Öyle olmuş olsa idi; şimdi bu hallerde olmazdık.
2.5 yıldır atık su projesini ihmal eden İller Bankası şimdi bu konuda bir gelişme kaydediyor ise bunu da siyaseten yaptığını lütfen not edin.
Gelişmelerin böyle olacağını önümüzdeki süreçte hep birlikte göreceğiz.
Düne kadar kentin bu ihtiyacını görmezden gelerek; yerel yönetimi eleştirerek siyaset yapanlar şimdilerde bu konuda yıpranmışlıklarını bertaraf etmek için yeni bir politika ile hareket etmektedirler.
Tık tık tık.
Kapı sesi değil bu , koca bir polemiğin kod adı.
AKP Milletvekili Mehmet Danış meclis kürsüsünden bu sesi verdi.
Çanakkale Belediyesi’ni yaylım ateşine tuttu.
Sonrası hepimizin gözleri önünde seyretti...
En sonunda AKP İl Başkanı bu yaklaşımın ahlak dışı olduğunu söyledi ve Gökhan’dan aldı cevabını.
Tüm bunlar siyaseten yaşanan olaylardı.
Şimdi Ankara’da bir araya geldiler ise sanmayın ki her şey hal oldu.
Siyaset mekanizmasının düzeysiz hali yine benzer görüntülere yol açacak.
Unutmayın ki asıl olan her zaman sizsiniz.
Bu projeyi de finanse eden sizsiniz, Çanakkale halkı.
Bizim vergilerimiz ile yapılacak olduğunu unutmayın.
İller Bankasının vereceği paralar da, bizlerin paraları.
Fakat siyaseten halkın gözünün boyanması durumu var ya; işte yaşanılanların hepsi bunun sonucu.
Bu gerçekliği kavrayabilir isek; ülkemizin, kentimizin geleceğine ilişkin alınacak kararlara müdahil olarak daha gerçekçi çözümlere imza atarız.
Kimse pembe tablolar çizmesin.
Halkın iradesinin yansıdığı, onların zorladığı ve takipçisi olduğu konularda siyaset mekanizmasının bir şeyler yaptığı ülkemizin acı bir gerçeği.
Çünkü ülkemizde siyaset halk için yapılmamaktadır.
Siz bu durumu anladınız…
Halka şirin gözükmek isteyen AKP ,sözde birlik görüntüsü veren AKP, en küçük bir konuda dahi tahammülsüzlüğünü dün Belediye Meclisini terk ederek göstermiştir.
Bu gelişmeyi göremeyen CHP grubu ise AKP’nin kendi üzerlerinden yapacağı prime fırsat verdiğinden genelde ortaya çıkmış bugünkü tablonun suç ortağıdır.
Bizim Kadir gibi iyi niyetli arkadaşlarımız da onlar adına pembe tablolar çizerek umut pompalamaktadır.
Ortadaki gerçek “körler, sağırlar birbirini ağırlar” misalidir.
Yine “Allahaısmarladık jet olmasın”!
Borajet 12 Şubat itibarıyla tekrar Çanakkale, İstanbul seferlerine başlıyormuş.
Aklıma seçimler öncesi Başkan Gökhan’ın ifade ettiği “Önce Türk Hava Yolları geldi, sonra AnadoluJet oldu, şimdi BoraJet’e döndü. Seçimden sonra görün siz ‘Allahaısmarladık Jet’ olacak’’ sözleri geldi.
Siyaset böyle bir mekanizma ülkemizde, her şey "oy"a endekslenmiş durumda.
Özellik ile kentimiz bu konuda yıllardır hep mağdur edildi bu mantığın getirdiği uygulamalar yüzünden.
Bu bakımdan Ankara’daki siyaseten belirli hesapların yapıldığı böylesi görüşmelere temkinle yaklaşmak, gerçekten kentimizin gelişimi için yapılacaklar noktasında daha çok sorumluluk almak gerektiğinin altının bir kez daha çizmek isterim.
Yine siyasi yaklaşımın sonucu olacağını düşündüğüm bir gerçeği sizinle paylaşmak istiyorum.
GESTAŞ, Kilitbahir Çanakkale hattında yeni bir uygulamaya gitti.
Ortalıkta olmayan , ama bazı siyasilerin yakın ilişkisinin olduğu iddia edilen iki motora bu hatta çalışma imkanı sağlandı.
Şimdi bunun getirdiği yük bakalım nasıl çıkarılacak.
Sakın ola; Kilitbahir Çanakkale motor ücretlerine zam yapılmasın!
Her şey çok açık ortaya çıkar.
Siyaset bu kadar da fütursuzlaşamaz herhalde!