"SES"lerini yükselttiler•"Yapılanlar haksız ve hukuksuz"

1261

 SES üyesi Gökçeada Devlet Hastanesi Hemşiresi Ayşe Sevim ve Çanakkale Devlet Hastanesi Anestezi Teknisyeni Ali Cinkar Cumhurbaşkanına hakaret iddiası içeren facebook paylaşımları nedeniyle, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü Hüseyin Özcan Çocuk Yuvası Müdür Yardımcısı Şemsettin Yalçın ve Çanakkale Sosyal Hizmet Merkezi Müdür Yardımcısı Seçil Gülşen Yalçın, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Başbakanlık Genelgesi gerekçe gösterilerek eski Çanakkale Valisi Hamza Erkal`ın imzasıyla görevlerinden açığa alındı. Biga Devlet Hastanesi’nde röntgen teknisyeni Uğur Özdemir ve Çan Devlet Hastanesi’nde hemşire Handan Alptekin ise 15 Temmuz gecesi yaptıkları facebook paylaşımları gerekçe gösterilerek kesin ihraç talebiyle Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edildiler. Belediye Çalışanları Eğitim Sosyal Tesisleri, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Çanakkale Şubesi`nde düzenlenen basın toplantısı ile açıklama yapan SES Çanakkale Yönetimi, açığa alınan ve ihraç istemiyle yüksek disiplin kuruluna sevk edilen üyelerinin yanlarında olduklarını söyledi.  Çanakkale SES olarak, üyelerine yapılan uygulamaların takipçisi olduklarını ve takipçisi olmaya devam edeceklerini belirten SES yönetimi, yapılanları "haksız ve hukuksuz" niteledi. Basın açıklaması metnini okuyan SES Çanakkale Şube Eşbaşkanı Yakup Taş, açıklamanın başında; "Bu bir ifşadır. Hukuksuzluğun ifşasıdır. Darbe fırsatçılığının ifşasıdır.  6 üyemiz, darbe fırsatçılığı yapılarak, mağdur edilmektedir. 4 üyemiz hukuksuz biçimde açığa alınmış, 2 üyemiz kesin ihraç istemiyle yüksek disiplin kuruluna sevk edilmiştir. Neden?" diye sordu. Açıklamanın devamında SES üyelerinin isimlerini sayarak neden açığa alındıklarını sormaya devam eden Eşbaşkan Taş; "Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması olarak tanımlanan şebekenin finans kaynaklarını destekledikleri için mi? Hayır! Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması aracılığıyla kamu görevlisi kadrolarına yerleştikleri için mi? Hayır! Kamusal görevlerini, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının çıkarına kullandıkları için mi? Hayır! Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması ile hiçbir ilişkisi bulunmamasına, bu yapıyla yıllardır her alanda mücadele etmelerine rağmen açığa alınan, görevinden uzaklaştırılan, hakkında disiplin soruşturması başlatılan üyelerimize sahip çıkmak ve bu süreçlerin perde arkasını ifşa etmek için buradayız" dedi.

 
"Gerekçe nedir?"
Açığa alınan ve yüksek disiplin kuruluna sevk edilen üyelerin savcılık raporları kamuoyu ve basın mensupları ile paylaşıldı. Raporlar üzerinden 4 SES üyesinin neden açığa alındıklarını ve 2 SES üyesinin neden yüksek disiplin kuruluna sevk edildikleri sorularak, görevlerine iade edilmeleri istenildi. Kamuoyuna ve yetkililere seslenen SES yönetimi; "Hemşire Ayşe Sevim, Facebook paylaşımları gerekçe gösterilerek açığa alınmış, konuyla ilgili Gökçeada Cumhuriyet Savcılığı’nca başlatılan 2017/28 nolu soruşturmada, 17 Şubat 2017 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş, ancak hala görevine iade edilmemiştir? Neden? Anestezi Teknisyeni Ali Cinkar, benzer şekilde, facebook paylaşımları gerekçe gösterilerek açığa alınmış, konuyla ilgili, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı`nca başlatılan soruşturmada 04 Kasım 2016 tarihinde verilen ve Genel Sekreterliğe de gönderilen `kovuşturmaya yer olmadığına dair karar’a rağmen Çanakkale Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği`nce hala görevine iade edilmemiştir. Neden?  Şemsettin Yalçın ve Seçil Gülşen Yalçın, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası,  Başbakanlık Genelgesi gerekçe gösterilerek, dönemin Çanakkale Valisi’nin imzasıyla görevden alınmıştır. Gerekçe nedir? Çocuklarının Gökkuşağı Kolejinde öğrenim görüyor olmalarıdır. 17-25 Aralık süreci sonrasında, özel eğitim destek teşviki hala kesilmemiş olan bir okuldan bahsediyoruz. 2015 sonrası kayyum atanmış ve kayyum tarafından idare edilen bir okuldan bahsediyoruz. Çocuklarını, devletin ekonomik teşvikiyle, evlerine yakınlık ve ekonomik şartlarına en uygun okula göndermiş olmaları arkadaşlarımızın FETÖ’cü olduklarına delil midir? Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması ile herhangi bir bağları olmamasına rağmen, bir imza ile açığa alınan arkadaşlarımızın, göreve iadesi hala gerçekleşmemiştir? Neden? Biga Devlet Hastanesi’nde röntgen teknisyeni Uğur Özdemir ve Çan Devlet Hastanesi’nde hemşire Handan Alptekin, 15 Temmuz gecesi yaptıkları facebook paylaşımları gerekçe gösterilerek, haklarında yürütülen bir savcılık soruşturması olmamasına rağmen, tamamen keyfi ve hukuksuz şekilde kesin ihraç talebiyle neden Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmişlerdir?" denildi. 
 
"Arkadaşlarımızın yanındayız, sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz"
Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı; "Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması ile hiçbir ilişkisi olmamasına rağmen ilişkilendirilmeye çalışılan, uzun yıllardır onuruyla mesleğini icra eden arkadaşlarımızın yanındayız.  Facebook paylaşımlarının bahane edildiği absürd hadiseleri daha önce de yaşadık. Çanakkale’de bir hekim arkadaşımızın, `seninle uğraşacağım` tehdidi almasından sonra facebook hesabının incelenerek suç unsuru aranmasına, muhalif paylaşımları ekran alıntısı yapılarak suçlanmasına şahit olduk. Sürecin nasıl işlediğini çok iyi biliyoruz. Arkadaşlarımız değil, onlarla uğraşmak isteyip, ekmekleriyle oynayanlar suçludur.  Biz, Çanakkale SES Yönetimi olarak, avukatlarımız aracılığıyla tüm üyelerimizin dosyalarının hukuksal takibini yapmaktayız. Ancak görüyoruz ki bu yetmiyor! Hukuksal sürecin dışında, paralel ve karanlık bir süreç işletiliyor. Bu şehir hepimizin, bu ülke hepimizin. Ne bu ülkeyi, ne de bu şehri, babalarının çiftliği sananlara bırakmayacağız. Hukuksuzluklara karşı, haksızlıklara karşı, görevini kötüye kullanan idarecilere karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Bu hukuksuz süreci yöneten yerel idarecilere sesleniyoruz; Çocuğuna, neden işe gitmediğini açıklayamayan anneler, babalar var. Utançlarından değil, onurlarından. Siz kendi çocuğunuza anlatabilir misiniz, hukuksuz şekilde, terör örgütü üyeliğiyle/destekçiliğiyle suçladığınız ve açığa alınmasına sebep olduğunuz insanların hikayelerini? Yıllarını kamu hizmetine vermiş insanlara yaptığınız haksız uygulamalar sonucu, evine ekmek götürememesine yol açmak nasıl bir his? Biz bilmiyoruz, siz biliyor musunuz? Yoksa hakkaniyetinizi mi yitirdiniz? Yoksa artık hissedemiyor musunuz? Sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz" denildi. 
(Atakan Alkış)
Paylaş