Sedef hastalığı cildinizi nasıl etkiliyor? Bu sorunun cevabını öğrenmek için okumaya devam edin. Sedef hastalığı, ciltte kızarıklık, pullanma ve kaşıntıya neden olan kronik bir deri hastalığıdır. Sedef hastalığı neden olur, nasıl teşhis edilir ve nasıl tedavi edilir? Sedef hastalığı ile yaşayan kişiler nelere dikkat etmelidir? Bu makalede, sedef hastalığı hakkında merak ettiğiniz her şeyi bulacaksınız. Sedef hastalığının sırlarını öğrenmek için tıklayın.
Sedef hastalığı, ciltte kızarıklık, pullanma ve kaşıntıya neden
olan kronik bir deri hastalığıdır. Dünyada yaklaşık %1-3 oranında
görülen sedef hastalığı, bulaşıcı değildir ancak genetik
yatkınlık ve çevresel faktörlerle tetiklenebilir. Sedef
hastalığı, vücudun kendi dokularına karşı geliştirdiği bir
otoimmün reaksiyon sonucu ortaya çıkar. Bu makalede, sedef
hastalığının belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında
bilgi vereceğiz.
Sedef Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Sedef hastalığının en sık görülen belirtisi, ciltte gümüş
renginde pullanmalarla kaplı kırmızı plaklar oluşmasıdır. Bu
plaklar genellikle diz, dirsek, saçlı deri ve kuyruk sokumu gibi
bölgelerde görülür. Ancak avuç içi, ayak tabanı, koltuk altı,
kasık, meme altı, yüz ve tırnak gibi diğer bölgeleri de
etkileyebilir. Sedef hastalığının belirtileri kişiden kişiye
değişebilir ve zaman içinde şiddetlenebilir veya hafifleyebilir.
Bazı belirtiler şunlardır:
- Ciltte kızarıklık, kabuklanma ve pullanma
- Ciltte yanma, batma veya kaşıntı hissi
- Ciltte çatlaklar veya kanama
- Tırnaklarda kalınlaşma, renk değişimi veya dökülme
- Eklem ağrısı veya şişliği
Sedef türleri
Sedef hastalığının farklı türleri vardır ve her birinin kendine
özgü belirtileri olabilir. Sedef hastalığının türleri şunlardır:
- Plak tipi sedef (psoriasis vulgaris): En sık görülen türdür
(%80). Ciltte oval veya yuvarlak şekilli plaklar oluşur.
- Guttat tipi sedef (guttate psoriasis): Çocuklarda ve
ergenlerde daha sık görülür (%10). Ciltte yağmur damlasına benzer
küçük kızarıklıklar oluşur.
- İnvers tipi sedef (inverse psoriasis): Kıvrım yerlerine
yerleşir (%5). Ciltte kızarıklık ve ıslaklık oluşur.
- Püstüler tipi sedef (pustular psoriasis): Nadir görülür (%5).
Ciltte irinli kabarcıklar oluşur.
- Eritrodermik tipi sedef (erythrodermic psoriasis): En nadir
ve en ciddi türdür (%1). Vücudun büyük bir bölümünü kaplayan
kızarıklık ve soyulma oluşur.
Sedef Hastalığının Nedenleri Nelerdir?
Sedef hastalığının kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak genetik
yatkınlık ve bağışıklık sistemi ile ilgili faktörlerin rol
oynadığı düşünülmektedir. Sedef hastalığında bağışıklık
sisteminin T lenfosit adı verilen hücreleri aktive olarak ciltte
birikmeye başlarlar. Bu hücreler ciltte hücre çoğalmasını
arttırarak plakların oluşumuna neden olurlar.
Sedef hastalığının ortaya çıkmasında veya alevlenmesinde bazı
çevresel faktörler de tetikleyici olabilir. Bu faktörler
şunlardır:
- Enfeksiyonlar (özellikle boğaz enfeksiyonu)
- Stres
- Soğuk ve kuru hava
- Deri yaralanmaları
- Bazı ilaçlar (lityum, beta blokerler, antimalaryal ilaçlar,
steroidler)
- Alkol ve sigara kullanımı
Sedef Hastalığının Tedavisi Nasıl Yapılır?
Sedef hastalığı tamamen iyileştirilemeyen bir hastalıktır. Ancak
tedavi ile belirtiler kontrol altına alınabilir ve yaşam kalitesi
arttırılabilir. Sedef hastalığının tedavisinde amaç, ciltteki
plakları azaltmak, kaşıntıyı gidermek, enfeksiyon riskini önlemek
ve olası komplikasyonları engellemektir. Sedef hastalığının
tedavisinde kullanılan yöntemler şunlardır:
-
Topikal tedavi: Cilde sürülen
kremler, merhemler, losyonlar, şampuanlar veya solüsyonlardır.
Genellikle hafif veya orta şiddetteki vakalarda kullanılır.
Steroid, D vitamini türevleri, salisilik asit, katran,
kalsinörin inhibitörleri gibi etken maddeler içerirler.
-
Sistemik tedavi: Ağızdan alınan veya
enjeksiyon yoluyla verilen ilaçlardır. Genellikle orta veya
şiddetli vakalarda veya topikal tedaviye yanıt vermeyen
vakalarda kullanılır. Metotreksat, siklosporin, asetretin,
apremilast gibi etken maddeler içerirler.
-
Biyolojik tedavi: Enjeksiyon yoluyla
verilen ilaçlardır. Genellikle sistemik tedaviye yanıt vermeyen
veya kullanamayan vakalarda kullanılır. Bağışıklık sisteminin
belli hedeflerine yönelik olarak geliştirilmiş ilaçlardır.
Etanercept, infliksimab, adalimumab, ustekinumab, sekükinumab
gibi etken maddeler içerirler.
- Fototerapi: Cilde ultraviyole ışın uygulanmasıdır. Genellikle
orta veya şiddetli vakalarda veya topikal tedaviye yanıt vermeyen
vakalarda kullanılır. UVA veya UVB ışınları kullanılabilir. Bazı
durumlarda UVA ışınına duyarlılaştırıcı bir ilaç olan psoralen de
verilebilir (PUVA tedavisi).
- Sedef hastalığının tedavisi kişiye özeldir ve hastanın
şikayetleri, hastalığın türü ve yaygınlığı, yaşam tarzı ve diğer
sağlık sorunları gibi faktörlere göre belirlenir. Tedavi
sürecinde doktorun önerilerine uyulması ve düzenli takip
yapılması önemlidir.