"Seçim sonuçları hakkında konuşmak suya yazı yazmak gibi"

Tamir Atölyesi organizasyonunda Yazar Ragıp İncesağır ve Yazar İhsan Eliaçık Çanakkale Gölge Kitap Evi'nde vatandaşlarla buluştu. İncesağır "Tamir Atölyesi" düşüncesiyle insanlarla buluştuklarını ve Çanakkale'de toplanmaya devam ederek daha fazla insana ulaşmak istediklerinden bahsetti. Eliaçık'ın konuşması da ilgi ile dinlendi

1274

Tamir Atölyesi`nin Çanakkale`deki ilk etkinliğinde Yazar İhsan Eliaçık Çanakkale Gölge Kitap Evi`nde vatandaşlarla bir araya geldi. Yazar buluşmasında, seçim sonuçlarına dair bir yorum yapmanın suya yazı yazmak gibi olduğundan bahseden Eliaçık, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu`nun istifa etmesi hakkında yapılan yorumlara da değindi. Düzenlenen yazar buluşmasında, İslam Tarihi`nin unutulmuş isimlerine ve Türkiye`deki İslam tarihine de değinildi.

"Tamir Atölyesi yeniden düşünme çağrısı"
Tasarım Atölyesi ile ilgili bilgiler veren Ragıp İncesağır, Çanakkale`de kültürel hayatın öneminin üzerinde durdu. İncesağır, Tamir Atölyesinin içeriği hakkında vatandaşları bilgilendirdiği konuşmasında "Tamir Atölyesi kolektif olmasını beklediğim bir fikir. Çanakkale`de kültürel hayat sizin de tahmin ettiğiniz, gözlemlediğiniz gibi biraz zayıf. Kendi kendine çalışan, kendi mekanizmasını oluşturmuş bir kültürel hayatımız yok maalesef. Öte yandan da yaşadığımız günler çok moralli olduğumuz, hadi koşturuyoruz güzel günlere diyebileceğimiz günler değil. Kendimizi toplamamız lazım. Yaptığımız ve yapmak istediğimiz şeyler üzerine yeniden kafa yormaya başlamamız lazım. O yüzden de yeniden düşünme çağrısı; Tamir Atölyesi. Tamir Atölyesinin sosyal medyasında bir metin var. Okumanızı rica ediyorum. O metine katılıyor olmanız bu kolektifin bir parçası olmak için yeterli. Evet ben de böyle düşünüyorum diyorsanız lütfen önerilerinizle, hadi bu konuda sohbet edelim hadi şu konuda sohbet edelim diye bizi harekete geçirebilirsiniz. Ve biz ayda bir mümkünse burada, değilse başka yerde Tamir Atölyesi toplantılarını yapmaya devam edeceğiz. Bu işin girizgah kısmıydı" dedi.

"Bunlar din araştırmacılarının ilgilendiği konular değil"
Yazar Ragıp İncesağır`ın konuşmasının ardından söz alan İhsan Eliaçık, İslam tarihindeki unutulmuş isimlere ve şehirlere yer verdi. İslam Dünyasında yok edilmiş şehirlerden birisi olan El Muhare`den bahseden Eliaçık "Bildiğiniz İslam Tarihi dışında öteki İslam Tarihi var. Bizim bilmediğimiz, adları sanları duyulmayan, bastırılmış, şehirleri yok edilmiş, yakılmış, asılmış, idam edilmiş, oradan buradan kovulmuş bir sürü insan var. Ve bunlar genellikle resmi tarihte anlatılmaz. Bunların hayatlarına ulaşmak zordur. Mesela, 23 ciltlik tefsir kitabı yakılmış birisi vardı. Hicri dördüncü asırda yaşamış. Fakat 25 ciltlik tefsiri İslam Dünyasında kayıp. Kayıp Şehirler var İslam Dünyasında. El Muhtare şehri mesela şu an kayıp. El Muhtare Özgürlük kenti demek. İsyan eden kölelerin kurduğu bir şehir. Bugünkü Mezopotamya, Dicle ve Nehir nehirlerinin birleşerek Basra civarlarındaki bataklıklarda şehir kurmuşlar. Oralarda çalışan Afrika`dan getirilen köleler. İmparatorluğa isyan etmişler ve orada bir şehir kurmuşlar. Para basmışlar, bastıkları para sergileniyor. Bizim ilahiyatların, dini araştırmacıların pek ilgilenmediği alanlar bunlar" ifadelerini kullandı.

"Ah şu güzelim teorileri mahveden pis gerçekler olmasa..."
Seçim ortamının havasından bahseden Yazar Eliaçık, Türkiye`nin konumunun öneminin üzerinde durdu. Seçimlerin büyük bir umutla yapıldığını ancak gerçekler ile karşı karşıya kalındığından bahseden Eliaçık "Ortam olarak bir seçim ortamından çıktık. Büyük umutlarla bir seçim yapıldı memlekette. Her şey çok güzel olacaktı, ama güzelim teorileri pis gerçekler mahvetti. Ah şu güzel teorileri mahveden pis gerçekler olmasa diye bir söz var. Yani gidiyor, bir gerçeğe tosluyor. Şimdi bunun ne kadarı gerçek ne kadarı doğru. Acaba biz bu seçimler üzerine yorum yaparken su üzerine yazı mı yazıyoruz? Aslında hiçbirisi doğru değil mi? Bir halüsinasyon ile mi karşı karşıyayız? Yani şöyle bir bakıyorum, şu anda Türkiye başını Rusya`nın çektiği bir ülkeler liginde. O ligin en sonuncusu üstelik. Bu ligde Rusya, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan gibi ülkeler var. Bunlar yönetim anlayışı tarafından, yönetimin halkla ilişkisi bakımından birbirine benzeyen hemen hemen aynı tarzda olan tek adam ülkeleri. Seçim oluyor ve oranın muktedirinin en az yüzde 60 ile kazandığı iddia ediliyor. Seçim sonuçları açıklanmıyor. Seçimi kazandığı ilan ediliyor. İster kabul et, ister kabul etme. Türkiye epeydir bu ligde" sözlerine yer verdi.

"Bunu anlamamak için siyaseti iyi görmemek lazım"
Seçimlerdeki durumları eleştiren Yazar İhsan Eliaçık, muhalefetin seçim dönemindeki hareketlerinden bahsetti. Seçim zamanındaki eksiklerinin altını çizen Eliaçık " Son olarak da muktedirin seçimi kazandığı ilan edildi bana göre. Hadi buyurun itiraz edin nasıl itiraz edecekseniz. Yok bu böyle değil diyeceğiniz bir argüman var mı? Zaten muhalefet partileri bu hususta patır patır döküldü. Mesela ne deniyor, kırlardan oy gelmedi. Onlar TRT`yi izledikleri için onlara ulaşamadık. Böyle açıklanıyor. Tespit doğru ama teşhis yanlış. Yüzde 20`ye yakın oradan gelen oylarla öne geçti, niye? Çünkü Kaymakam Jandarma komutanı muhtar imam ve korucu beraber bastılar. Bundan dolayı önde adam. Bunu anlamamak için siyaseti iyi görmemek lazım. Bunun böyle olduğunu bence biliyorlar. Çok iyi biliyorlar. Ama bunu böyle söylersen, bir siyasetçi bunu söylerse kanıtın ne delilin ne ona karşı alternatifin ne, niye ortaya çıkarmadın o zaman, niye oraya eleman göndermedin o zaman diye oralara eleman gönderilemediği, örgütsel zaaf ortaya çıkacağından dolayı, onlar TRT dinlediği için böyle oldu demek zorunda. Bence kendisi de bunu bal gibi biliyor. Dolayısıyla ben bu seçim sonuçları üzerine öyle büyük laflar etmeyi, suya yazı yazmak gibi görüyorum" diye konuştu.

"Buradan istifa çıkmaz"
Seçim oranlarının Türkiye`de büyük bir değişiklik olduğundan bahseden İhsan Eliaçık, bu durumdan istifa çıkmayacağını belirtti. Yüzde 48`lik oranın büyük bir oran olduğunun altını çizen Eliaçık "Öyle bir sonuç yok ki. Sonuç öbür türlü olsa bugün başka bir şey söyleyecektim. Benim görüşüme göre, Türkiye`de yüzde 48`lik oran, İslam Dünyasının hiçbir yerinde yok. Diğer yerler neredeyse tamamen teslim olmuş vaziyette. Düşmüş vaziyette hepsi. Bu yüzde 48`lik oran çok önemli bir oran. Bunun kıymetini bilmemiz gerekiyor. Böyle kolayına harcamamamız gerekiyor. İslam dünyasında böyle direnen bir oran yok. Neredeyse ensesinde, kıl payı. Fazla karalar bağlamaya gerek yok bana göre. Bence 40`a 60 olsaydı benim tanıdığım Kılıçdaroğlu olsaydı istifa ederdi. Eğer yüzde 45`e 55 olsaydı istifa etmeyi düşünürdü. Bunu bayağı bir düşünürdü. Ama iş yüzde 52-48 olunca benim tanıdığım Kılıçdaroğlu istifa etmez. Buradan istifa falan da çıkmaz" dedi.
(Seçkin Sağlam)

Paylaş