Savaşın üzerini örttüler!

 

 

4`üncü Uluslararası Çanakkale Bianeli etkinlikleri kapsamında, Bienaldeyiz Grubu`nun organize ettiği, Çanakkale Belediyesi`ne bağlı Esenler, Barbaros, Troia Sosyal Yaşam Evleri`nde bulunan kadınlar ve Kent Gönüllüleri`nin de aktif çalışarak katkı sundukları etkinlik ile savaşlardan kalma topun üzeri dev dantel örtü ile kapatıldı. Yaklaşık iki ayda 214 kadının emekleri ile oluşturulan dev dantel Cumhuriyet Meydanı`nda bulunan Çanakkale Savaşları`nda kullanılan tarihi topun üzerine örtülerek, barış mesajı verildi. Çanakkale`nin savaşlarla anılan, savaş objeleri ile tanınan bir kent olmasının ötesinde, “Barışın kenti” imajının güçlenmesi ve bu imajın yaratacağı pratik `barış` girişimleri ile anılmasını isteyen kent kadınları, “Çanakkale Barış Kadınları” adı altında bir araya gelerek tarihi topun üzerine dev dantel örtü ile örtüp sivil bir girişimi hayata geçirdiler. “Bu yaşlı gezegen insanlardan önce sevgiyi değil, savaşı öğrendi. Şu anda dünyada 11 ülke dışında her yerde savaş yaşanıyor” diyen Barış Kadınları, “İş için, aş için, aşk için, din için, hırsları ve iktidarları için savaşı seçti insanlar. Savaş, insanları ve doğayı öldürmeye bu yüzden devam ediyor” dediler.

 

 

“Bizler Çanakkale Belediyesi`ne bağlı Esenler, Barbaros, Troia Sosyal Yaşam Evleri`nin ve onların ulaştığı tüm Çanakkale`de yaşayan barış kadınlarıyız” diyen, Çanakkale Barış Kadınları Sözcüsü Serpil Seyhan Gürbüz, “Birinci Dünya Savaşı`nın 100`üncü yılında bu kent ve bu kentin kadınları olarak tarihsel bir sorumluluk üstlendik. Çünkü evlatlarımızı artık yeni savaşlarda kaybetmek istemiyoruz. Çünkü tüm insanları seviyor ve kimsenin ölmesini istemiyoruz” dedi.

 

 

Gürbüz, açıklamasında “Düşmanlığı besleyen, her türlü ayrımcılığa karşıyız. Biz o farklılıklardan, binlerce rengi bir araya getirip, gökkuşağı yapacak güçteyiz. Temmuz 2014`ten beri, omuz omuza vererek haftada bir gün bir araya gelerek, barışı konuşuyor, onu yaşam biçimi haline nasıl getireceğimizi tartışıyoruz. Bu atölyelerde, barışı temsil eden, bizi kirli savaştan koruyacağına inandığımız kocaman beyaz bir dantel ördük. Beyaz örtümüzü ilmek ilmek sabırla ve imeceyle, her birimizin bir ucundan tutarak büyüttük. Barış için yapılan atölyelerde, böyle bir dünya dileğimizle şiirler, maniler, türküler yaktık, birbirimizden öğrene öğrene, ama en önemlisi de gücümüzü birleştirerek, bu örtüyü iki aya yakın bir zamanda, yaklaşık 214 kadın arkadaşımızla birlikte ördük. Biz kadınlar, barışın dilini kullanarak, şiddete başvurmadan, sivil itaatsizliğimizle, savaşın her türlüsüne istersek bir şekilde karşı çıkabileceğimize inanıyoruz. Aslında bu çağrı, kadın-erkek hepimizedir. Çünkü barış, bir iklimdir. Bu iklimi tüm dünyaya yaymak, savaşlara meydan vermemek hepimizin insanlığa borcudur” şeklinde konuştu.

 

 

Etkinliğe katılarak kadınlara destek veren Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve eşi Hale Gökhan da topun üzerine dev dantel örtü ile kapatılmasını izlediler. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, burada konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Cumhuriyet Meydanı`nda bulunan ve savaşı simgeleyen tarihi topun orada durmaması gerektiğini ifade eden Başkan Gökhan, “Bienal dolayısıyla kadınlarımız böyle bir etkinlik düzenlemişler biz de katılarak destek verdik. Meydanda Çanakkale Savaşları`nda kullanılan bir top var. Biz bu topun burada durmasından Çanakkale halkı olarak rahatsızız. Çünkü tüm Çanakkale`nin girişinde gelenleri topla karşılamış oluyoruz. Bu topun buraya konulmasının bizimle alakası yok, ama kaldırılması yönünde bir talebimiz vardı. Sonuç itibariyle kaldırtamadık. Şimdi en azından üstünü barış örtüsüyle örtüyoruz. Kadınlarımızın el emekleri ile işledikleri beyaz örgülerin bir araya getirdiler. Bu örtüyü de savaş simgesi olan bir topun üzerine örttüler. Bizim kadınlarımızın da bu kentte hep savundukları şey, barış ve özgürlükleridir. Kadınlarımızın böyle bir etkinlik yapmışlar, bienale de çok uygun. Kendilerini hem emekleri hem de düşünceleri için kutluyorum. Artık savaştan, silahtan, toptan, tüfekten bu toplama bıkkınlık geldi. En azından ayıbınızı kadınların el emeği ile örtüyoruz. Savaşlarda en büyük eziyeti gören çocukları ile birlikte kadınlardır. Şimdi kadınlar artık savaşlar olmasın istiyorlar, bu kent savaşı simgeleyen objelerle anılmasın istiyorlar. Kadınlarımız analık duygularını bir kez de barış içinde üretime çevirdiler” dedi.