Gerek Ayvacık gümrük kapısı gerekse de Gökçeada gümrük kapısı öncelik ile o ilçelerimize katkı sağlayacağı gibi, ilimizin bütününe fayda sağlayacak projeler olarak kentin çeşitli aktörlerinin üzerinde durdukları konular olduğu hepimizin malumu.
Başta Ayvacık Belediye Başkanının Ayvacık’ın gelişimi için bu projeyi ne kadar önemsediğini yakından biliyorum. Kendisinin bu konuda önemli çabaları da oldu. Fakat gel gör ki; işin en üst düzeyde sorumlusunun böyle bir gelişmeden haberi yok.
Kendisi bunu bizzat deklere etti; “Bu konu ile ilgili bilgiye sahip değilim. Arkadaşlarım notu alıyorlar” şeklindeki sözleri ile bir gerçek ile daha yüzleştik.
Bakan, Gökçeada gümrük kapısı için de “Gökçeada ile ilgili özel bir gümrük kapısı açma şeklinde değil, ama Gökçeada`ya giriş çıkışlarla ilgili gümrük hizmetlerini verecek çalışmaları sürdürüyoruz” şeklinde bir değerlendirmede bulundu.
Ne yazık kı kendisi Biga Gümrük Müdürlüğü’nün açılışı ile ilgili olarak Temmuz ayında Çanakkale’ye geldiğinde Gökçeada gümrüğü için söylemiş olduklarından sonra henüz bir arpa boyu yol alınmadığı ortada.
Temmuz ayında bakan bu konuda kendisine bilgilerin ulaştırılmadığını belirterek Gökçeada gümrük kapısı için bir şey söyleyemeyeceğini belirtmişti. Şimdi de zaten bir şey söylemedi.
Zaman akıp geçiyor bizler de yerimizde saymaya devam ediyoruz.
Kaldı ki kentin en üst düzeydeki yöneticisi Biga Gümrüğü’nün açılışı ile ilgili yapılan törende bu konuların altını çok net bir şekilde çizmişti.
Vali Güngör Azim Tuna bu konunun önemine şu sözler ile dikkat çekmişti.
“İlimizde Çanakkale havaalanında, Gökçeada’da, Ayvacık’da gümrük ve sınır kapısı düzenlemesinin yapılmasının 2015 yılı için ilimize çok büyük katkılar sağlayacağını mütalaa etmekteyiz”
Bir Çanakkale klasiği deyip geçecek miyiz ?
Çanakkale’nin kendisini ifade etmesi ve dikkate alınması için yapması gerekli çok şeyin olduğunu yaşadığımız bu örnekler ile daha iyi anlıyoruz.
Fakat ne yazık ki bir şey yapamıyoruz.
Konuşup icraat yapamayan bir kent ruhu üzerimize karabasan gibi çökmüş?
Özür dilemesini bilmek.
Siyasetçiler neden ise özür dilemek gibi erdemli bir tavrın yanından dahi geçmiyorlar.
AKP Merkez İlçe Başkanı’nın son olarak çamur at izi kalsın mantığı ile yaptığı açıklamalardan sonra kendisine verilen cevaplar için kulağının üzerine yatan tavrı ile sürdürdüğü vurdumduymazlık kamuoyunun dikkatini fazlası ile çekti.
Bu sıralarda kervana bir de CHP İlçe Başkanı katıldı. Bir basın toplantısında Çan ilçesi ile ilgili söyledikleri sonrasında o da “yanlış anlaşıldım “şeklindeki bir açıklama ile yetinerek bu kervana katıldı.
Çok mu zor acaba, siyasette kariyer sahibi olanların ‘özür dilerim’ deyip özeleştiri yapması. Ne gerek var topu taca atmaya, çıkıp tüm açıklığı ile yapılacak özeleştirilerin çok daha saygın bir tavır olacağı gerçeği söz konusu iken ...
Bu şekilde siz top çevirdikçe, siyasetteki somut ifadesinin ‘yanlış anlaşıldım’ şeklindeki versiyon üzerinden hareket ettikçe; inandırıcılığınızı her geçen gün yitirdiğinizin farkında değilsiniz belki, fakat gerçek bu…
