Tüm dünyayı etkisi altına alan coronavirüsü salgını, hala yeni vakalar, ölüm haberleri ile devam ediyor. Pandemiye karşı uluslararası mücadele verilirken, hala ‘kesin’ tedavisinin bulanamamış olması, tehlikenin devam ettiğinin de göstergesi. Son olarak haftalar sonra yeni vakalara rastlanan illerin olması ise tedirginliği giderek artırıyor… Aylardır süren mücadele ve pandemi kabusuna rağmen, ülkeler normalleşme yollarını arıyor. Türkiye de diğer ülkeler gibi normalleşme yolunda adımlar atmaya, virüsle mücadeleyi heba etmeyecek, sekteye uğratmayacak bir normalleşme sürecini başlatmaya çalışıyor. Tabi bu sürecin en önemli tarafı ise, bilgi kirliliği yaratılmadan, virüse karşı mücadelede öne çıkan; sosyal mesafe, dezenfektan ve kolonya kullanımı, maske takılması...vb gibi kuralların aksatmadan bu süreci ilerletebilmek…
Bilgi kirliliği de virüs kadar tehlikeli!
Çanakkale’de, “Yeni virüs yok”, “Pandemi hastanesinde hasta kalmadı” gibi bir dizi haberlerle yaratılan bilgi kirliliği sürerken, Pandemi Hastanesi olarak hizmet veren Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi yetkilileri, bilgi kirliliğinin corona ile mücadeleye zarar verdiğini ifade ettiler. Gazetemiz Haber Merkezi’nin ulaştığı yetkililer, “1 Mayıs’tan bu yana vaka yok demek doğru değil, 1 Mayıs öncesinden itibaren yatan hastamız var. Hala yatan hastalar var. Sağlık çalışanları büyük bir özveri ile çalışmaya devam ediyorlar. İnsanların rehavete kapılmasını sağlayacak iddialarda bulunulmamalı. Evet, Çanakkale iyi bir noktada. Hatta salgının en hızlı ilerlediği dönemlerde de biz, kapasitemizi tam olarak kullanmadık. Şuanda da iyi bir durumdayız. Ancak önümüzdeki sürecin ne göstereceğini bilemeyiz. Büyük şehirlerle ulaşım açılacak mı açılmayacak mı, normalleşme süreci nasıl bir etki gösterecek bilmiyoruz. Şuan için söylenmesi gereken, bir süredir içinde bulunduğumuz kurallara uymaya devam edilmeli. Tehlike geçmiş, kurtulmuş değiliz. Şuan için insanların ihtiyacı olan şey, rakamlar veya istatistikler değil. İnsanların, kuralları boşlamadan, mücadele etmeleri, salgına karşı korunmaya devam etmeleri gerekiyor. İyi bir durumdayız, çok daha iyi olabilmemiz için duyarlılıklarımızı artırarak devam ettirmeliyiz” dediler. (Seçkin Sağlam)
