Fatma Kayacı, Türkiye’nin en ilginç yaşam hikayelerinden birine sahip. 85 yaşındaki Kayacı, yeğeninin ölümünden sonra küstüğü köyüne dönmeme kararı alarak, 1900 rakımlı Karakısrak Yaylası’nda tek başına yaşamaya başladı. Zorlu kış mevsiminde bile yaylayı terk etmeyen Kayacı, cesurca yaşam tarzı nedeniyle yörede “Robinson Nine” olarak biliniyor. Kayacı’nın bu ilginç yaşam hikayesi belgesel yapımcıları tarafından da dikkate alınarak belgesel film konusu haline getirildi. Peki, Fatma Kayacı öldü mü? Fatma Kayacı kimdir? İşte merak edilenler…
Fatma Kayacı, Trabzon’un Tonya ilçesinde doğdu. Hayatının büyük bir kısmını köyünde geçirdi. 1984 yılında, yaz aylarında oturduğu Karakısrak Yaylası’nda yanına gelen yeğeni Ali Haydar Kayacı, sara nöbeti geçirdi. Yaylada ot toplayan Fatma Kayacı, eve döndüğünde yeğeninin cansız bedeniyle karşılaştı. Yeğeninin ölümüne çok üzülen Kayacı, o tarihten sonra yakınlarının ısrarına rağmen bir daha köyüne dönmedi. Kayacı, zorlu kış mevsiminde kimsenin kalmadığı yaylayı, kendine yurt edindi. İlçede 2011 yılında yapılan “En beğenilen ev kadını” anketinde birinci seçilen Kayacı, ilerleyen yaşına rağmen cesurca yaşam tarzı nedeniyle “Robinson Nine” olarak biliniyor.
Fatma Kayacı, son günlerde öldü mü sorularıyla gündeme geldi. Ancak Kayacı’nın ölüm haberleri asılsızdır. Kayacı, halen Karakısrak Yaylası’nda yaşamaya devam etmektedir. Kayacı, hayatını konu alan belgeselin ödüller kazanmasından çok memnun olduğunu söylemiştir. “Hazırlayanlardan Allah razı olsun. Yaylada yalnız başıma yaşayışımın belgeseli ödül aldı. Belgeselin çekildiği zaman ineğim de vardı. Şimdi sadece kedim ve köpeklerim var. Belgeselin ödül almasından gururlandım” dedi.
Fatma Kayacı’nın hayatı, yönetmen Orhan Tekeoğlu ve yapımcı eşi Nurhan Tekeoğlu tarafından belgesele taşındı. Tekeoğlu çiftinin yaklaşık 1 ayda çekimlerini yaptığı belgeselde, Kayacı, kamera karşına geçti, yayladaki zorlu yaşamı ve hayat mücadelesini anlattı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteklediği “Fatma Kayacı’nın Bilinmeyen Hikayesi” adlı belgesel, Türkiye’nin yanı sıra, ABD, Almanya ve İtalya’daki uluslararası belgesel film festivallerinde 8 ödüle layık görüldü.
(Esra Güller)
