Pazarlık yok: “Harçlar tamamen kaldırılsın”

AKP’nin üniversite harçlarında yaptığı son düzenleme öğrencilerin tepkisine neden oluyor. Sadece birinci öğretimdeki harçların kaldırılması ikinci öğretim de bir değişiklik olmaması tepkilerin ilk maddesini oluşturuyor. Konu ilke ilgili Eğitim-Sen’de açıklama yapan Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Öğrenci Kolektifi üyeleri, “Birinci öğretim harçlarının kaldırılması büyük bir adımdır evet, ama bu hükümetin attığı büyük bir adım değil her geçen gün yükselen parasız eğitim mücadelesi yürüten öğrencilerin büyük bir kazanımıdır. AKP hükümetinin on yıldır sürdürdüğü bilimsellikten uzak, müşteri olarak gördüğü öğrencilerin büyük tepkilerine karşı atmak zorunda kaldığı bir adımı öğrencilere lütuf, eğitimde devrim tarzında duyurup halka lanse etmeye çalıştığı bu açıklamaların hiçbir inandırıcı tarafı yoktur” denildi.

 

Açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Başbakanın harçlar kalkacak, eğitim parasız olacak şeklinde duyurduğu bu adımın sadece birinci öğretim harçlarının kalktığı, harçların büyük kısmını oluşturan ikinci öğretim öğrencilerinin ödeyeceği harcı öğrenim ücreti olduğu bahanesiyle devam etmesi, aynı şekilde yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin harçlarının ödenmeye devam edeceği, hükümetin neo-liberal politikaları doğrultusunda öğrencilerin tepkilerini kırmaya çalışmasının göstergesidir. Eğitim ile hiçbir bağdaşır niteliği olmayan Gökhan Çetinsaya`nın göreve geldikten sonra YÖK`te reform, 12 eylül darbe YÖK`ünü değiştireceğiz söylemleriyle süsleyip, en doğal öğrenci haklarını suç olarak kelime arasına saklayacak şekilde darbe YÖK`ünü yeniden düzenlemesi ...örnek verilebilir.., parasız, bilimsel eğitim amacının güdülmediği, politikalarının iflas etmemesi noktasında öğrenci tepkilerini kırmaya çalışmak adına yürüttükleri göz boyama politikalarının bir parçası olduğu aşikardır.. Ülkemizdeki bütün sermaye kuruluşlarının ortak talebi üniversitenin paralı hale getirilmesi olurken parasız eğitimin gerçekleşmesi mümkün değildir. Zaten YÖK yasası ile maliyetin paylaşılması yani öğrencileri müşteri haline dönüştürerek maliyetin üniversitelilerin üzerine yıkılması bunun için de borçlandırmaya dayalı kredilendirme sistemine geçilmesi tartışılmaktadır. Bu durum YÖK tarafından o kadar içselleşmiş ki 1 Eylülde açıklanacağını söylediği YÖK yasası taslağını "paydaşların tartışmasına açacağız" diyerek duyurdu. Öğrencileri paydaş olarak tanımlayan zihniyet üniversitelileri müşteri olarak görmek dışında başka bir şey düşünemez. Bugün harçların tamamen kaldırılmamasının nedeni, yükseköğretimde harçlar ile elde edilen gelirin üniversite eğitiminin maliyetinin bir bölümünü karşılamasıdır. YÖK yasası öncesi ağzımıza bir parmak bal çalmak ve seçimlerde iyi bir propaganda malzemesi olarak "harçları kaldırdık" yaygarası koparmayı amaçlayan siyasi iktidarın YÖK yasası ile üniversitelileri nasıl bir yükün altında bırakacağı ise hala muamma. Yani YÖK yasası ile üniversitelerde köklü bir dönüşüm gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Bu dönüşümün de üniversitelilerin yararına olmasını beklemek saflık olacaktır. Bugün gençlik hareketinin muhalefetinin yükselttiği talepleri çok açıktır: Harçlar pazarlık olmadan tamamen kaldırılmalı, YÖK yasası ile planlanan maliyetin paylaşılması yani borçlandırmaya dayalı kredilendirme sistemine geçme fikri akıldan bile geçirilmemelidir. AKP iktidarı döneminde verilen harç kredileri borcu tüm üniversitelilerden silinsin.YÖK yasası sermayenin değil, üniversite bileşenlerinin milyonlarca üniversitelinin öğretim görevlilerinin ve üniversite çalışanlarının hatta üniversiteye hazırlanan liselilerin tartışmasına açılmalı. Sermayenin değil üniversite bileşenlerinin yararına bir dönüşüm yapılmalıdır. Parasız eğitimin gerçekleşmesi için başta harçlar olmak üzere ulaşım, barınma beslenme ve sağlık gibi üniversitelilerin temel yaşamsal ihtiyaçları parasız olarak karşılanmalıdır. Paralı olan Vakıf Üniversiteleri kaldırılmalıdır. Üniversitelere daha fazla bütçe ayrılmalıdır.”