ÖDP, yeni eğitim-öğretim yılını değerlendirdi

ÖDP Parti Meclisi Eğitim Politikaları Çalışma Grubu 2014-2015 Eğitim-Öğretim yılı açılırken 4+4+4 ile büyüyen ve en son TEOG ile bir kaosa dönüşen sorunlara ışık tuttu.

695
ÖDP Parti Meclisi tarafından yayınlanan raporda Eğitim Politikaları Çalışma Grubu büyüyen sorunlara ilişkin çözüm önerilerini de paylaştı. "AKP’nin eğitim sistemi denemeleri, her eğitim-öğretim dönemini kaos haline getirmekte" denilen raporda, "Bu kez, TEOG nedeniyle binlerce öğrenci 2014-2015 eğitim-öğretim yılını hangi okulda devam edeceğini bilmeden karşılamakta. 2012 yılında özel olarak eğitim alanını yeniden dizayn etmeye yönelik çabalar içerisine giren AKP, bu alanda yaptığı müdahalelerin sürekliliği konusunda kesintisiz bir şekilde yoluna devam etti. Bu kapsamda atılan adımların başlangıcı olan 4+4+4 kesintili eğitim modeliyle eğitim sistemi yeniden düzenlendi. Kamusal eğitimin büyük oranda tasfiye edilmeye başlandığı bir dönemin başlangıcı olan 4+4+4 kesintili eğitim sistemi, sermayenin İhtiyaçlarına yanıt vermek ve AKP`nin tüm toplumsal yaşamı dini gericilikle kuşatma politikaları çerçevesinde hayata geçirildi. 4+4+4 kesintili eğitim modeliyle bir yandan eğitimin daha çok piyasalaştırılması amaçlanırken, diğer yandan AKP eliyle inşa edilen `Yeni Türkiye`nin gereksinimlerine uygun birey modelinin, biat eden, sorgulamayan yeni nesillerin yetiştirilmesi hedeflenmektedir. Söz konusu bu ikinci amacın en güçlü aracı olan ‘dinselleştirilmiş, gericileştirilmiş eğitim’e yönelik dayatmalar sürekli olarak gündeme getirilmektedir. Ders kitaplarının içeriklerinin mevcut sistemin ideolojik ve pratik ihtiyaçları doğrultusunda yeniden düzenlenmesi, icazet verilen mevcut ders kitapları dışındaki kitapların yasaklanarak, bu kitapların dışındaki kitapları okutan birçok öğretmene soruşturma açılması, 4+4+4 kesintili eğitim sistem ile özgürleştirici, eleştirel, laik anlayıştan beslenen bir eğitim modelinin tam zıttı bir modelin hedeflendiğini ortaya koymaktadır. Özetle AKP’nin eğitimdeki dönüşüme biçtiği temel rol, eğitimi piyasalaştırarak sermaye çevreleri için önemli kar alanı haline getirmek, eğitim hizmetini alacaklara da eğitimi bir meta olarak sunarak paran kadar eğitim anlayışını özel okullar aracılığıyla yerleştirmek, sermaye çevrelerinin ihtiyaç duyduğu niteliklere sahip ucuz işgücünü yetiştirmek için mesleki eğitimin yaygınlığını arttırmak; muhafazakar toplum hedefine uygun biçimde toplumun karakterini tek tipleştirecek bir eğitim sürecini dinsel bir içerikle yapılandırmaktır" denilirken, İmam Hatipler, 4+4+4, başta olmak üzere eğitim sistemindeki tüm sorulara değinilirken, çözüm önerileri de sıralandı.
 
Ne Yapılmalı?
"TEOG ile yaratılan tüm mağduriyetler giderilmeli; TEOG sistemi kaldırılmalıdır" denilen açıklamada, çözüme dair ortaya çıkarılan öneriler, "Tüm öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda istedikleri okulda okuma koşulları sağlanmalı, ortaöğretim kurumları bu kapsamda ve ihtiyaç doğrultusunda güçlendirmelidir. Öğrencilerin hangi okula gideceğini belirleyen ‘atama usullü’ adrese dayalı kayıt sistemi kaldırılmalı; öğrenciler hangi okula gideceğini, hangi dersleri seçeceğini kendisi belirlemelidir. Öğrencileri sınava odaklayan ve rekabet ortamına sürükleyen eğitim sistemi kaldırılmalı; dershaneler, etüt merkezleri ve devlet eliyle desteklenen özel okullar kapatılmalıdır. Özel okullara aktarılan kaynaklar devlet okullarına aktarılmalıdır. Farklı kültür ve inançtaki öğrencileri görmezden gelen, herkesin dini eğitimden geçmesini zorunlu kılan anlayış terk edilmeli; zorunlu ve zorunlu seçmeli din dersleri kaldırılmalı, imam hatip dayatmasına son verilmelidir. Devlet eliyle tek bir inancın görüşlerine dayalı din eğitimi verilmemeli, kamusal eğitim sistemi özgür ve eleştirel düşünme temelinde her türlü inanca ve inançsızlığa eşit mesafede durmalıdır. Din eğitimi kamusal olarak finanse edilmemelidir. Kamuoyunda imam hatip okullarına olan talebin arttığı yönünde algı yaratmayı amaçlayan, herhangi bir yasal ve meşru dayanağı bulunmadığı halde çeşitli il ve ilçelerdeki okullarda imam hatip sınıfları açan il/ilçe milli eğitim müdürlükleri ve okul müdürleri bu uygulamalarından vazgeçmelidir. Okullara açılan imam hatip şubeleri kapatılmalı; okul içinde okul uygulamasına son verilmelidir. Okul ihtiyacı tespiti yapılmalı; bilimsel ve nitelikli eğitimin gereği olarak her okulda bilgisayar, laboratuvar salonları ve kütüphaneler bulunmalıdır. Sınıf mevcudunun 24 kişiyi geçmemesi sağlanarak kalabalık sınıf sorunu çözülmelidir. İkili eğitimin yaygınlaştırılması uygulamasından vazgeçilmeli; tüm okullarda tam gün eğitim verilmelidir. Eğitimde AKP’nin haksız kadrolaşma uygulamalarından vazgeçilmeli, görevlendirmeler liyakata dayalı olmalı, eğitimcilerin iş güvencesi sağlanmalıdır. Öğretmenleri zorunlu yer değiştirmeye tabi tutan yasa yürürlükten kaldırılmalıdır" denildi.
 
"Mücadeleye devam"
ÖDP`den yapılan açıklamada "Birlikte ve kararlılıkla verilen bu gibi mücadelelerin geliştirilmesi, yaygınlaştırılması için eğitimin her alanında sorun yaratan 4+4+4 kesintili eğitim yasasına karşı oluşturulan ve sadece bu süreçle sınırlı olmayan eğitim alanına dönük piyasacı ve gerici saldırılar karşısında tüm öğrenci, öğretmen ve velileri tek ses haline getirecek yeni bir örgütlenme anlayışını esas alan birlikte mücadele hattını mahalle mahalle, okul okul örmeliyiz. Eğitim sisteminin günden güne çürümesine, geleceğimizin karartılmasına sessiz kalmamalı; eğitim alanında yaratılan her sorunun karşısında mücadele edip; kamusal, parasız, laik, demokratik, nitelikli, ayrımcılık karşıtı, eleştirel, anadilinde bir eğitim için, daha çok sorumluluk almalıyız. Zaman birlikte mücadeleyle geleceğimize sahip çıkmanın zamanıdır" denildi.
Paylaş