"Namussuzlar, Allah'ın yarattığı dünyayı üç kuruş için katlediyorlar"

Atikhisar Havzası içerisinde yer alan Balaban’da yaşanan ağaç katliamının fotoğraflarını paylaşan Başkan Gökhan, katliamı yapanlara ve aynı zamanda göz yumanlara sert sözlerle yüklendi. Alana gittiklerinden itibaren geçen süre içerisinde kilometrelerce alanda ağaç kesimlerinin arttığını belirten Gökhan;  “Daha önce Cazgırlar’a altın madeni için gitmiştik. Ağaç kıyımı vardı.   O kıyım hızla devam ediyor. Biz burada susuzluk ve kuraklık endişesi taşırken, gözümüz yağacak yağmurlardayken onlar orada derenin içindeki alanlarda ağaçları kesip yok etmeye devam ediyorlar. Son durumlara baktığımızda kıyımlar artmış. Kilometrelerce kesilmiş ağaçlar sırayla dizilmiş. Orada kesilen ağaçların olduğu bölgenin hepsi siyanürlü çamur olacak. Siyanürlü toprak yığınlarının dolacağı bir yer olacak. Durum bu. Orada görülen tepelerin hepsi aşağı inecek ve o topraklar depolanacak. Tepelerin içerisinde ki altın siyanürler alınıp daha sonra o topraklar çukurlara gömülecek. Ben her zaman söylüyorum. Allahlarından bulsunlar. Artık engel olunmalı bunlara. Bu namussuzlar Allah’ın yarattığı doğayı katlediyorlar.  Allah’ın bizler için yarattığı bu dünyayı üç kuruşluk menfaatler için katlediyorlar” dedi.

Başkan Gökhan; “Belediye meclisi olarak Adliye Binası alanı için gerekli meclis kararı aldığımızı geçtiğimiz aylarda da defalarca açıklamıştık. Şu an ki Adliye binamızın olduğu yer belediye planımızda meydandır.  İlk meclis dönemlerinde bunu AKP’li arkadaşlarımızla birlikte onayladık, hatta kurul kararıda var. Bizde bunu meydan alanı olarak işlemişiz.  Sayın vekilimizin bilgisine arz ederim. İki, ‘İl Özel İdaresi binasını yaptırmıyor’ diyor.  Valimizi ziyaret ettim. Dün Koruma Kurulu vardı. Kurul’da konut alanları ile ilgili bir karar alınmak isteniyordu.  Gündeme geldi. Bu kararın bir ay ertelenmesini dile getirdim; İl Özel İdaresi ve arkasında kalan arazilerin hazineye kalması ve yeşil alan yapılması konusunda çalışma olduğunu belirttim. Mecliste bu konunun konuşulduğunu, İl Özel İdaresinin bu konuda kararı olduğunu hatırlattım. Büyük binada iki tane yabancı yer var. GMKA ve Kooperatife ait yerler var. O ikisini çözün dedik. Valimize ’de söyledim. ‘Bu konuyu beraber çözebiliriz’ dedim kendisi de tamam dedi. Biz bunu bir ayda çözebiliriz diyerek kuruldan izin aldık. Kurul kararını bir ay sonraya erteledik. Çalışmalar şu an başlatıldı, önümüzdeki meclise bu konuyu getirerek görüşeceğiz. Biz, bununla ilgili çalışmaları zaten yapıyoruz ama Sayın vekilim kalkıyor, ‘yapmıyorsunuz’ diyor, illa kötüleyecek bir şey söylüyor. Sayın Ayhan Gider vekilim sizinle beraber çalıştık.  Bize sormanızı beklerdik.  En azından bize bir telefon kadar yakınsınız. arayıp sorsanız daha iyi olurdu” dedi.

 

Yapılan konuşmaların ardından eski CHP Merkez İlçe Başkanı ve belediye meclis üyesi Celal Karakaş, Başkan Gökhan’ın İl Başkanı Nejat Önder’i ve kendisini suçladığını belirterek; “Yaşanmış konuların tekrar gündeme gelmesinin yerinin belediye meclisi olmaması gerektiğini düşünüyorum. AKP Grup Başkanvekili Tülay Ömercioğlu ile yaptığınız tartışmalarda da siz kendiniz belediye meclisi siyasi partilerin iç meselelerinin konuşulma yeri olmadığını söylemiştiniz. Belediye meclisinde parti içi meselelerimizi konuşmayalım” önerisinde bulundu.

 

Celal Karakaş’ın uyarısı üzerine Karakaş’a sitemde bulunan Başkan Gökhan; “Önerinize kesinlikle katılıyorum sizinle aynı kanaatteyim. Ancak bir konuda düşüncemi paylaşayım sizinle. Ben de aynı anlayışta olduğum için 2-3 meclis öncesinde Sayın Tülay Ömercioğlu’nun parti içi konuları gündeme getireceği konusundaki cümlelerine başladığında kendisinden istirham etmiştim. Üç defa kendisinden rica ettim. Sözünü keseceğimiz ifade etmiştim. Sonra olaylar bir yere geldi. Ben Sayın Ömercioğlu’nun sözünü ona bağırıp ta ‘kes ‘demedim. Ethem Hırçın’a demiştim. Onu alıp oraya monte ettiler. Cumhurbaşkanımıza kadar gitti. Bu olaylar yaşandığında siz tam da Tülay Ömercioğlu hanımın yanında, bitişiğinde oturuyordunuz. Benim yaptığım olayı sizin yapmanızı beklerdim. Yani ben bir dedim, iki dedim ‘Başkan bir dakika, Sayın Ömercioğlu bunu dışarıda konuşalım’ diyerek bir müdahalede hiç bulunmadınız. Olaylar oralara geldi. Sonra söz aldınız ve köpeklerden, hayvan barınaklarından bahsettiniz. Ben de sizin gibi düşünüyorum. Her partinin iç işlerinin konuşulma yeri burası değildir. Biz burada kalkıp AKP’nin iç işlerini mi, CHP’nin kongresini mi konuşacağız? Hayır. Ama bu noktada söylenenler sonrasında işte Ayhan Gider vekilinde dile getirdiği çünkü kendisi bunları uydurmuyor. Sonrasında çıkıp da ‘Başkan öyle şey yapmaz, belediyenin aracını kullandırtmaz’ demediniz. Herkes sustu. Oh ne güzel belediye başkanı yıpranıyor, Cumhurbaşkanı başkanı fırçalıyor. Herkes mutlu mesut ellerini ovuşturdu. Hak, hukuk adalet diye bizim partimiz sanırım boşuna yürüdü. Bunları AKP’den beklemiyorum ama sizin de buralarda buna müdahl olmanız gerekiyor. Tam tersine o zaman İl Başkanı basın toplantılarında bunları dile getirdi. AKP’de bunu alır kullanmak ister tabi ki, onları bu konuda suçlamayı da doğru bulmuyorum. Olan oldu, her şey bitti. Kongrelerde bitti artık, parti işlerimiz partide, belediye işlerimiz de belediye de kalsın. İşimize gücümüze bakalım” dedi.