Mücadele sürüyor

Kazdağlarında yapılmak istenen altın işletmeciliğine karşı yöre halkının direnişi ilmek ilmek örülüyor. Hafta sonu Çan ilçesinin Kızılelma ve Çanakkale Merkeze bağlı Kirazlı köylerinde yapılan halk toplantılarında, altın işletmeciğinin çevreye ve canlı yaşamına vereceği zararlarla ilgili belgesel gösterileri ve sunumlar yapıldı. Özellikle kadınlarının yoğun ilgi gösterdiği toplantılar sonucunda Perşembe günü her iki köyde de altın madencileri tarafından yapılması planlanan ÇED halkı bilgilendirme toplantılarına katılmama ve toplantıları yaptırmama kararları alındı.

756
ÇED toplantılarına katılım destek çağrısı Çanakkale Çevre Platformu; vatandaşları  23 şubat tarihlerinde yapılacak ÇED toplantıları için tepki vermeye çağrı yaparak “Kazdağlarının siyanür ile zehirlenmesinin engellenmesi bir insanlık görevidir” dedi. Gösterilecek tepkiye ortak olmak amacıyla  toplantılara katılım için “Otobüsler 23 Şubat Perşembe günü eski garaj yanından hareket edecektir. Kızılelma köyüne hareket saat 07.30 Kirazlı köyüne hareket saat 11.00” açıklaması yapıldı.
 
 
Çanakkale Çevre Platformu (ÇEP) tarafından örgütlenen cumartesi günü Kızılelma Köyü’ndeki gerçekleştirilen ilk toplantıya Çanakkale’den 50’ye yakın ÇEP üyesinin yanı sıra, Etili Köyü,  Muratlar Köyü ve Çan ve Bayramiçten’de katılım oldu. Köylülerce madenci şirketlerle son derece iyi ilişkiler içinde oldukları ileri sürülen Köy imamı ısrarla “yazılı izin belgesi getirin, sorumluluk alamam” gerekçesi ile cami minaresinden anons yapmaya yanaşmazken, köy muhtarı ise hiç ortalarda görülmedi. Bunun üzerine harekete geçen yaşam savunucuları karlı çamurlu yollara ve köyün birbirinden epeyce uzaktaki mahallelerine ulaşma zorluğuna bakmadan, gruplar halinde ev ev dolaşarak köylüleri toplantıya çağırdılar. Toplantı yapılacağını ilk kez duyduklarını söyleyen köylüler bir, bir buçuk saat içerisinde köyün iki kahvesini doldurdular. Aynı anda iki kahvede kadınlara ve erkeklere ayrı ayrı gerçekleştirilen, tepegöz yardımıyla yapılan belgesel ve görsel sunumlarda altın işletmeciliğinin yarattığı doğa tahribatı, siyanürün sağlığa etkileri ve bu vahşi madenciliğe karşı verilen mücadele deneyimleri aktarıldı.
 
Hayat Televizyonu Çepeçevre Yaşam programının 17 dakikalık Kışladağ Altın madeni ile ilgili seçkisinin de gösterildiği sunumları dikkatle dinleyen köylüler ÇEP üyelerine birçok soru da yönelttiler. Madenci şirketin sondaj çalışmalarının başladığı günden bu yana iki yıldır Kazdağlarının cennet gibi bir köşesinde, ormanlar içindeki köylerinin sularını içemediklerini anlatan Kızılelma Köylüleri, bu suları içen hayvanlarının da zamanlar hastalanıp öldüğünü dile getirdiler. Yer altı ve yerüstü sularının bol olduğu köylerindeki bu suları içemediklerini, iki yıldır pet şişedeki suları satın almak zorunda kaldıklarını kaydeden Kızılemalılar bu durumun tek sorumlusu olarak altın madencilerini gösterdiler. Özellikle köylü kadınların “Bizler bu günün Nene Hatunlarıyız. Dün yurdumuzu nasıl savunduysak, bugün de bu altıncılara karşı köyümüzü öylece savunuruz” diye konuşarak kararlılıklarını ortaya koydular. Köylüler Perşembe günü madencilere ÇED toplantısı yaptırmayacaklarını belirttiler.
 
Yaşam savunucularının ve yöre köylülerinin Kazdağlarını koruma mücadelesi böyle ilmek ilmek dokunurken, altıncı şirketler de boş durmuyorlar. Yöredeki bütün köylere halkla ilişkiler elemanlarını yollayan şirketler, köylerde altın madenciliğini öven, çevreye bir zararının olmayacağını ileri süren, madenlere karşı verilen mücadeleyi ve mücadele edenleri karalayan DVD’ler ve broşürler dağıtıyorlar. Bergama’daki altın madenciliği ile ilgili yaşananları ters yüz ederek anlatan “Işıldayan Bergama” adlı propaganda filmini köylerde dağıtan altıncılar, son olarak parlak kuşe kağıda, içinde bol yeşil ormanların ve külçe altınların fotoğrafları bulunan “İnovatif Madencilik” (yenilikçi madencilik demekmiş) adlı bir broşürü de yaygın biçimde yöre de dağıttılar. Pazar günü Kirazlı köyünde gerçekleştirilen sunumlarda da altın madencilerinin bu kara propagandaları ve dağıttıkları DVD-broşürlerdeki yalanlar teşhir edildi. Çanakkale’den çok sayıda doktorun ve sağlıkçının katıldığı toplantıya, Bayramiç’ten ve yakın köylerden de katılım oldu. Kanada kökenli “Doğu-Kuzey Biga Madencilik şirketinin ‘sosyal sorumluluk’ diye yaptırdığı köy konağı ve muhtarlık binalarının yapılanlara ses çıkarılmaması için verilen rüşvetler olduğu dile getirilen konuşmalarda, Perşembe günü bu binada yapılacak ÇED toplantısına katılmama çağrısı yapıldı.
 
 
“ÇED toplantılarına hazırız”
Çanakkale Çevre Platformu dönem sözcüsü Hicri Nalbant, ÇED halkı bilgilendirme toplantısı öncesi Kirazlı ve Kızılelma köylerinde bilgilendirme toplantıları yaptıklarını ifade etti. Toplantıların faydalı geçtiğini ifade eden Nalbant; “Kızılelma köyünde başta kimse yoktu. Ama biz ev ev dolaştık. Kadınları ve erkekleri köyde bulunanları iki ayrı kahvede topladık, eğitim yaptık. Sonuçta çok iyi izlenimlerle oradan ayrıldık. Orada 2 işletme var. 2 işletme ile ilgili Perşembe günü ÇED halkı bilgilendirme toplantıları yapılacak. Biz tekrar aynı saatte orada olacağız Pazar günü de Kirazlı`ya gittik. Kirazlı`da eğitimlerimizi yaptık. Halen eğitimler sürüyor. Kirazlı ve çevresindeki köylerde akşamları da eğitim yapacağız Perşembe günüde kirazlıda hazır hale gelecek” dedi.
 
ÇED toplantılarına katılım destek çağrısı
Çanakkale Çevre Platformu;  vatandaşları  23 şubat tarihlerinde yapılacak ÇED toplantıları için tepki vermeye çağrı yaparak “Kazdağlarının siyanür ile zehirlenmesinin engellenmesi bir insanlık görevidir” dedi. Gösterilecek tepkiye ortak olmak amacıyla  toplantılara katılım için “Otobüsler 23 Şubat Perşembe günü eski garaj yanından hareket edecektir. Kızılelma köyüne hareket saat 07.30 Kirazlı köyüne hareket saat  11.00”açıklaması yapıldı.
Paylaş