HAK-İŞ Çanakkale İl Başkanı Vedat Yılmaz HAK-İŞ Akademi tarafından alanında uzman hocalara hazırlatılan ‟Refahın Adil Paylaşımında Vergi ve Sosyal Politikalar Raporu ”ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Hak-İŞ İl Başkanı ve HİZMET-İŞ Şube Başkanı Vedat Yılmaz, milli gelirdeki artışın toplumun bütün kesimlerine adil bir şekilde yansımadığını vurgulayarak, "Bu milli gelirdeki artış ne yazık ki çalışanlara yansımıyor. Tam tersi 2-3 yıl içerisinde görüyoruz ki; millî gelirden çalışanların aldığı pay da düşüyor. Bakın büyüme var. Büyümeden pay alması gerekirken çalışanlar pay almadığı gibi bir de elindekini kaybediyor. Dolayısıyla burada büyümenin toplumun bütün kesimlerine adil bir şekilde yansımadığını görüyoruz." dedi.
Çalışanların yaşadığı zorluklar her geçen gün arttığını söyleyen Yılmaz açıklamasına şöyle devam etti:
"Asgari ücretlinin milli gelirden aldığı pay giderek azalıyor. Kaynaklar adil bir şekilde dağılmıyor. Bir taraftan büyüme gerçekleşiyor. Bir taraftan işsizlik azalıyor, üretim artıyor, ihracat artıyor niye bunlar çalışanlara, alt gruplara yansımıyor?"
Sadece vergi sistemini düzelterek adil bir gelir dağılımını, bir refahın paylaşımını sağlayamıyorsunuz. O zaman verginin nereye, nasıl kullanılacağını da konuşmanız gerekiyor. Peki bütün bu olumsuzluklarla nasıl mücadele edeceğiz?"
Özellikle emeklilerin toplu sözleşme masasında olacakları şekilde yeni bir düzenlenmeye ihtiyaç olduğunu söyleyen Yılmaz, “Emekliler masada olmalı. Emeklilerin müzakere gücü olmalı. On beş milyon emekliden bahsediliyor ve bunlar gerçekten ülkesi için, iş yeri için, memleketi için canla başla çalışmış, emekli olmuş ve onurlu bir şekilde yaşamak isteyen insanlar. Yaşamlarını kolaylaştıracak düzenlemeler elbette ki analarının ak sütü gibi onlara helaldir. Onun için burada bir düzenlemeye ihtiyacımız var." diye konuştu.
Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması için yoğun mücadele verdiklerini ifade eden Yılmaz, “Türkiye'nin en büyük açmazlarından bir tanesi sendikalaşma oranımızın düşük olması. Dolayısıyla toplu sözleşmeden yararlanma oranımız daha da düşük. O zaman burada tam tersine giden bir olumsuzluk var. Türkiye sendikal hareketi, yaptığı toplu iş sözleşmeleriyle, örgütlenmeleriyle Türkiye'deki gelir adaletsizliğini önleyici bir enstrüman geliştiremedik. Sendikaya üye olmaması için çalışanlar İşverenler tarafından tehdit ediliyor." dedi.
Yılmaz açıklamasında Gayri Safi Milli Hasılanın adil bir şekilde paylaşılmasını istediklerini belirterek, “Şimdi bu kadar krizler, bu kadar zorluklar yaşıyoruz. İşçiler, emekliler, dar gelirliler fakirleşiyor. Kiralarını ödeyemez hale geliyor. Dolayısıyla kiralardan tutunuz, temel tüketim malları, gıda ihtiyaçlarımızla hepsine baktığınız zaman bir yoksullaşmaya doğru gidiyoruz. Elimizdeki imkânlarla daha az alabiliyoruz, alım gücümüz azalıyor. Birilerinin ise bir eli yağda, bir eli balda. Sermaye büyüyor. Kârlarına bakıyorsunuz, yüzde yüzün altında kârı göstermiyorlar” ifadelerine yer verdi.
Yılmaz "Ekonomideki büyüme memnuniyet verici bir durum. Tabii ki ihracat artsın, tabii ki üretim artsın, tabii ki daha fazla ülkemiz yatırım yapsın. Hiç sorun değil. Ama en azından bu zorlukları adil bir şekilde paylaşmamız gerekiyor. İşverenlerin de, sermayenin de bu konuda elini taşın altına koyması gerekiyor. İstediğimiz bu. Çünkü bu yapı gerçekten Türkiye'nin imkânlarıyla ifade edemeyeceğiniz bir yapı. İmkânlar var, kaynaklarımız var ama bunlar bir yere doğru gidiyor” diye konuştu.
(HADİYE AYŞE İRİM)