Mahkeme Cumhuriyet Gazetesi’ni haklı buldu

Çanakkale Onsekiz Mart Çanakkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner’in TRT’de 27 Aralık 2011 tarihinde yayınlanan “Açı” haber programında Ortadoğu’daki yaşanan olayları değerlendirirken Şii ve Alevilik ile ilgili yaptığı değerlendirmeler sosyal paylaşım sitelerinde yoğun tartışmalara ve Alevi sivil toplum örgütlerinin tepkisine neden olmuştu. Haberin Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanması üzerine Şiilik ve Alevilik ile ilgili yaptığı yorumların yanlış anlaşıldığını belirten Rektör Laçiner “Ülkede Alevi Sünni çatışması çıkarmak isteyenlerin kastlı olarak bu tür haberler yaptığını” belirterek Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesinde haberi yapan muhabir hakkında hakaret davası açtı. Şikayet dilekçesinde Laçiner’in TRT’de yayınlanan Açı isimli programa katıldığı, Ortadoğu’daki mezhep kavgalarından ve farklı mezhep mensuplarının birbirlerine bakış açılarından bahsettiği, sözlerinin çarpıtıldığını belirtti.

 

Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesi ,muhabir Mehmet Menekşe’nin hakaret suçundan cezalandırılması istemi ile hakkında kamu davası açılsa da atılı suçun unsurları itibari ile oluşmadığı, eylemin yasada suç olarak tanımlanmadığı anlaşıldığı için beraatine karar verdi. Mahkeme gerekçesinde tüm dosya içeriğinin değerlendirildiğinde hakaret suçunun oluşmadığını, eylemin yasada suç olarak tanımlanmadığını belirtti. Sedat Laçiner’in TRT’de yayınlanan Açı programına konuşmacı olarak katıldığı, Şii ve Alevilere yönelik ifadelerinden dolayı Alevi dernekleri ve tüm sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlardan gelen tepkilerle Laçiner’in yoğun bir şekilde eleştirildiğine, bu tepki ve eleştirilerin birçok yerel ve ulusal yayın organında dile getirildiğine dikkat çekildi.

Beraat kararının gerekçesinde şu görüşlere yer verildi; “Laçiner’in TRT’de yayınlanan Açı programında yaptığı konuşma sırasında sarf ettiği sözler göz önüne alındığında konuşmanın kamuoyu tarafından Alevilerin sapkın oldukları şeklinde anlaşılmasının kaçınılmaz olduğu, zira katılanın konuşması sırasında kendi görüşüymüş gibi “Şii ise sapkınlık var burada yani dini bozmaya çalışmak var” dediği, bu sözleri kendi görüşü olmadığını konuşmasında belirtmediği, ayrıca bu sözlere gelen tepkiler üzerine de benzer şekilde bir açıklama yoluna gitmediği, konuşması bütün olarak değerlendirildiğinde dahi bahsi geçen bu sözlerin katılanın (Laçiner’in)kendi görüşüymüş gibi algılanmasının son derece normal olduğu, nitekim kamuoyunda da bu şekilde algılandığı, sanığın herhangi br yorum yapmaksızın Laçiner’in katıldığı programda sarf ettiği ilgili sözleri yazdıktan sonra bir kısım Alevi dernekleri başkanlarının bu sözlere yönelik beyanlarını olduğu gibi gazetede yayınlamak suretiyle haber yaptığı, kaleme aldığı haberin ifade ve basın özgürlüğü sınırları kapsamında kaldığı, kamuoyunu bilgilendirme niteliğinde olduğu, mevcut olayda hakaret suçunun gerçekleşmediği, sanığın bu suçu işleme kastı ile hareket etmediği, dolayısıyla müspet suçtan beraatine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.”