Kumköy’ün hemen yanında yer alan 66 dönümlük alanda çalışmaların yürütüldüğü Lacivertköy’de çocukların, erişkinlerin ve şirket çalışanlarının zihinsel ve bedensel sağlığına hizmet eden eğitimler verilecek ve sürdürülebilir ve dengeli bir ekoloji oluşturmak adına da yerli tohumların geleceğe aktarımı, ormanın koruması ve yağmur hasadı hedefleniyor. Lacivertköy’de projenin başından bu yana yaşamını sürdüren Danışman Ahmet Cemal Gürsoy “Lacivertköy, birçok gönüllü insanın desteği ile başlamış bir memlekete projesi. 33 ortak ile burada bir kooperatif kuruldu. Bu kooperatif gönüllü olarak bir sosyal gönüllülük projesi geliştiriyor. Bunun içinde ana maddeler var. Ekoloji, çevre temizliği ve çevrenin tanınması, çevre ile uyumlu bir yaşam, ortak yaşam, buradaki köylüler ile hem eğitim birliği hem tarımsal işbirliği yapmak. Organik bir alan içerisindeyiz. 66 dönümlük bir alanda tamamen organik, hiçbir gram ilaç atılmayan bir yerin içindeyiz. Lacivertköy’ün yaklaşık 5 yıldan bu yana organik sertifikası var. İnsanlarla tarımsal yenilikler üzerine sanki bir laboratuar gibi çalışıyoruz. Öğrencileri tarıma, bundan sonra gelecekte muhtemel bir gıda krizine karşı bilinçlendirmek ve onlara toprak sevgisini aşılatmak istiyoruz” dedi.
“Kamu yararına çalışan bir kooperatif unvanı almayı istiyoruz!”
Bundan sonra neler yapacaklarına da değinen Lacivertköy Danışman Ahmet Cemal Gürsoy “Bu alan büyük bir alan. 33 kişinin sadece dişinden tırnağından arttırdığı katkılar ile oluyor. Bu katkılarda belli bir yere kadar profesyonelliğin sınırına kadar getiriyor bizi. Burada bölgede tanınabilmek ve iş yapabilmek adına kamu yararına çalışan bir kooperatif unvanı almayı istiyoruz. Tüm Türkiye’de bu tür kooperatiflere destek olmak, onların kuruluşlarına öncülük yapabilmek için bu desteği istiyoruz. Kendimiz bu işleri yapabilmek için, kamu yararına çalışan bir kooperatif olabilmek için, bağış toplama izni dahil bir sosyal statü kazanmak istiyoruz. Bu bölgenin ortasından bir dere geçiyor. Bu dere yazın aktif olmuyor ama kışın etkili oluyor. Burada bir su hasadının yapıldığı bir alan oluşturmak istiyoruz. Burası 850 mt. derinliğindedir. Ormanın da garantisi olan yangına karşı burayı koruyan bir su hidrant sistemi oluşturmak istiyoruz. Bu konuda DSİ ile ortak projeler geliştirmeye ihtiyacımız var. Burada kamunun ve insanların özel her türlü desteğine açığız. Çünkü biz bu işe memleket meselesi olarak bakıyoruz. Bizden sonraki kuşaklara da burası kalacak bir yer. Çünkü kooperatifin ana sözleşmesinde, kooperatif üyeleri zenginleşemezler ve kar payı isteyemez gibi maddeler var. Ve burasının mülkiyeti daha sonra kamu yararına faaliyet gösteren, Çocuk esirgeme kurumu gibi bağışlanacaktır gibi maddeler var Kooperatif sözleşmesinde” dedi.
(Atilla Akın)