Koç; “Bunun hesabını nasıl verecekler?”

Devrimci eğitim şurası toplantısı Prof. Dr. Türkan Saylan Belediye Sosyal Tesislerinde yapıldı. Toplantıda konuşma yapan Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç, ÇOMÜ de yaşanan işten çıkarmalara değine-rek “Bu iş bir insanın ölümüne sebep oldu. İşten çıkarılan bir arkadaşımızın eşi kalp krizinden hayatını kaybetti. Bunun hesabını nasıl verecekler” dedi.

1137
Öte yandan devrimci eğitim şurasına katılanlar ÇOMÜ’den atılan işçilere destek vermek amacıyla Truva Atı’nın önünde yapılan basın açıklamasında bir araya geldi. Yapılan açıklamada, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde 36 işçinin işten çıkartılması kınandı. İşten atılan 36 emekçinin geri dönene kadar sürecin sadece takipçisi değil bir parçası olunacağı belirtildi.
 
 
Eğitimde gericiliğe, piyasalaşmaya, eşitsizliğe karşı ilerici devrimci birikimi bir araya getirme amacıyla yola çıkan devrimci eğitim şurası Çanakkale toplantısı Prof. Dr. Türkan Saylan Belediye Sosyal tesislerinde yapıldı. Toplantıya konuşmacı olarak Eğitim Sen Çanakkale Şube Başkanı Prof. Dr. Telat Koç, Üniversite Konseyleri Yönetim kurulu üyesi Semiha  Günal, Eğitim Sen üyesi Timur Keskin, Emekli öğretmen Yalçın Yavuz Seçkin, Eğitim Fakültesi Öğrencisi Yeliz Köseoğlu katıldı. Toplantıda konuşma yapan Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç, ÇOMÜ’de gerçekleştirilen işten çıkarmaların geldiği boyutun üzücü olduğunu belirterek “ İşten çıkarılan bir işçinin gazeteci eşi kalp krizinden hayatını kaybetti. Bunun hesabını nasıl verecekler” dedi.
 
“Ortak Mücadele vereceğiz”
Taşeronlaştırma ve güvencesiz bir çalışmanın dayatıldığını ifade eden Eğitim Fakültesi Öğrencisi Yeliz Köseoğlu “ÇOMÜ de çalışan 39 işçiyi işten attılar, tüm işçilerin geri dönmeleri için ortak bir mücadele vereceğiz” dedi. Köseoğlu şunları söyledi; “Ataması yapılmayan öğretmenler bakan tarafından uyduruk bir sorun olarak değerlendiriliyor. Bakan iş bulamıyorlarsa başka bir iş yapsınlar diyor, bugün öğretmenlere tahsil-darlık görevi dayatılıyor. Öğretmenlerden arkadaşlarını ezip geçecek rekabetçi öğrenciler yetiştirmeleri isteniyor. Dindar nesiller yetiştirmemizi istiyorlar” dedi.
 
“Eğitime Bakışta Sorun Var”
Toplantıda bir konuşma yapan Eğitim Sen Çanakkale Şube Başkanı Prof. Dr. Telat Koç: “Çok haklı bir şeyin peşindeyiz, kimse bizim karşımıza çıkıp siz yanlış bir şey için uğraşıyorsunuz diyemiyor, kararlı olmalıyız. Bir başka sıkıntımız şu, Eğitim Sen eğitim ve bilim emekçileri sendikası olmak için çalışan bir sendika bunun yanında eğitim sen üniversite öğrencilerinin üye olabileceği bir tüzük değişikliği yaptı.  Eğitim bireyde istemli değişiklik gerçekleştirme eylemidir, ben bu tanıma hep takılmışımdır, beni rahatsız ediyor, çünkü gücü ele geçiren istediği şekilde gençlik yetiştiriyor. Bizim eğitime bakışımız da sorun var, bankacı eğitim modelini yerleştirdiler. Bireyi yatırım yapılacak bir şey olarak görüyorlar. Eğitim bir süreçtir, öğrenci aynı zamanda bir öğretmendir, eğitim bileşenleri vurgusu önemlidir. Devrimci eğitim şurası bizim geçmişimiz, o eğitimciler bizim onurumuz. Eğitim Sen 12 yıllık zorunlu eğitimi savundu hep. ÇOMÜ’de işten çıkarmalar çok üzücü sonuçlar da meydana getiriyor. ÇOMÜ’de eşi işten çıkarılan bir gazeteci kalp krizinden hayatını kaybetti. Bu süreç doğrudan bir kişinin ölümüne neden oldu. Bunun hesabını nasıl verecekler” dedi.
 
 
“Sınıf ortamları artık çok değişti”
Üniversite Konseyleri Yönetim kurulu üyesi  Semiha  Günal:  “Bize kendinize benzeyenlerle bir örgütlenin, işçiler işçilerle örgütlensin, akademisyenler akademisyenlerle örgütlensin diyorlar, bizler aslında üniversite bileşenleri olarak beraber örgütlenmeliyiz. Bunu yapmaya çalışıyoruz” dedi.
 
Günal şunları söyledi; “Hasan Ali Yücel’in bir sözü var. Bireyler eğitilecek, kendilerini ve toplumu  geliştirecek. 1950’lerden sonra Türkiye’nin eğitim politikalarında bir dönüşüm yaşanmış, şimdi de önemli bir dönüşüm geçiriyoruz, daha önce eğitim sisteminin iyi olduğunu iddia etmiyoruz tabi ki. Sınıf ortamları artık çok değişti. Artık küme çalışması yapılmıyor, dayanışmanın gelişmesi için öğretmenler hiçbir şey yaptırmıyorlar. Projeler hep bireysel yaptırılıyor”.
 
Üniversiteden atılan işçilere destek
ÇOMÜ’den atılan işçilere destek vermek amacıyla Truva Atı’nın önünde basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde 36 işçinin işten çıkartılması kınandı. İşten atılan 36 emekçinin geri dönene kadar sürecin sadece takipçisi değil bir parçası olunacağı belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Anlıyoruz, çünkü son dönemde AKP`nin emeğe karşı saldırısından üniversitelerin de payını almaması beklenemezdi. Ancak bunun da belirli bir sırası vardı: başta TEKEL olmak üzere diğer sektörlerdeki emeğe karşı saldırıların son noktası üniversiteler olacaktı. Bu konuda daha önce İzmir`de Dokuz Eylül, Adana`da Çukurova, Bursa`da Uludağ Üniversitelerinden sonra şimdi Çanakkale`de böyle bir girişimde bulunuyorlar.
 
Yadırgıyoruz, çünkü üniversitenin/üniversitelerin sessizliğini kavramak kolay değil. Eğer üniversite öğretim elemanıyla, öğrencisiyle, emekçisiyle bir bütünse, sıra yarın diğer kesimlere de gelecektir. Üniversite tedirgin, korkak tepkisiz bir duruma düşürülecektir. Bu koşullarda ne bilim üretilebilir ne de üniversite eğitimi yapılabilir. Elbette, üniversite yönetimindeki bilim insanı olduğunu söylediğini düşündüğümüz yöneticilerin de tutumunu yadırgıyoruz, alt/üst işveren kandırmacasını öne sürmelerini yadırgıyoruz. Kınıyoruz, çünkü bilim ürettiği iddiasında olan hiçbir kurumun sorgusuz sualsiz sanki suçluymuş gibi işten atmasını kınıyoruz. Bunu sadece üniversite misyonuna aykırı olduğu için değil insan haklarına, demokrasiye ve aydınlanmanın tüm değerlerine aykırı olduğu için kınıyoruz.
 
Üniversite Konseyleri Derneği (ÜKD) olarak diyoruz ki, İşten atılan 36 emekçi geri dönene kadar sürecin sadece takipçisi değil, bir parçası olacağız. Türkiye`nin tüm üniversitelerinde konuyu duyuracağız. Bu saldırı sadece ÇOMÜ emekçilerine değil hepimize yapılmıştır.”
Paylaş