"Kızılay'a yönelik güvensizlik artmıştır"
Kızılay'ın ülke kan ihtiyacını %90 oranında karşıladığını açıklamasının ardından, SES Çanakkale Şubesi tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi.
SES Çanakkale Şubesi tarafından, ülke genelinde Kızılay'ın kan ihtiyacını karşılayamamasından kaynaklı olarak büyük bir kan bulamama problemi yaşanıyor ve Kızılay'ın ülke çapında %90 kan ihtiyacını karşıladıklarını belirtmelerine ilişkin basın açıklaması gerçekleştirilerek; "Bugün artık ülke genelinde olduğu gibi İl ve ilçe Hastanelerimizde, bağlı bulunduğumuz bölge kan merkezinden istemlerimizin çoğu zaman yarısı bile karşılanamamaktadır" ifadelerine yer verildi.
"Hiç bu kadar sıkıntılı bir dönem yaşanmamıştı"
Türkiye genelinde kan ihtiyacının karşılanmaması sebebiyle SES Çanakkale Şubesi tarafından yapılan açıklamada; "Ülkemizde Kan ve Kan ürünleri transfüzyonu yapan 1150 civarında hastane bulunmaktadır. Bu hastanelerin tamamına yakınının (14 hastanenin geçici kan alımı yetkisi bulunmaktadır) kan ihtiyacının karşılanma yetkisi Sağlıkta Dönüşüm Programı kapsamında Türk Kızılay'ına verilmiştir. 18 Bölge Kan Merkezi, 68 Kan Bağış Merkezi ve mobil kan bağış araçları ile ülkemizin ihtiyacı olan kanın tamamını gönüllü ve sürekli bağışçılardan karşılamayı hedefleyen Kızılay, resmi sitesinde halen ülke kan ihtiyacını %90 oranında karşıladığını iddia etmektedir. Bundan önceki yıllarda da dönem dönem (Pandemide, her yıl Ramazan ayı ve yaz aylarında kan bağış oranlarında yaşanan düşüş kaynaklı) kan sıkıntısı yaşanmaktayken; hiç bu kadar sıkıntılı bir dönem yaşanmamıştı. Bugün artık ülke genelinde olduğu gibi İl ve ilçe Hastanelerimizde, bağlı bulunduğumuz bölge kan merkezinden istemlerimizin çoğu zaman yarısı bile karşılanamamaktadır" diye belirtildi.
"7 temel ilkeyle kurulmuş olan Kızılay, ilkelerinden uzaklaştı"
Vatandaşlar tarafından Kızılay'a duyulan bir güvensizlik olduğu belirtilerek; "Kızılay'a duyulan güvensizlik nedeniyle kan bağışlarındaki ciddi azalma, kan merkezlerindeki stokları kritik düzeye indirmiştir. Kan sıkıntısı nedeniyle acil kanamalı hastalar dışında, hayati önemdeki ameliyatlar zamanında yapılamamakta, hasta yakınları gerek Whatsapp gibi gruplarda gerek sosyal medya aracılığıyla çaresizlik içinde bağışçı aramaktadır. Onkoloji, diyaliz, yoğun bakım hastalarının ihtiyacı dahi adlarına bağış yaparak karşılanmaktadır. Hatta bazı gruplarda bağışlanan kanların, Bölge Kan Merkezi'nden dönmesiyle yani 2 ya da 3 gün sonra kan ihtiyacı giderilmektedir. 155 yıl önce 'İnsanlık, Ayrım Gözetmemek, Tarafsızlık, Bağımsızlık, Gönüllü Hizmet, Birlik, Evrensellikten' oluşan 7 temel ilkeyle kurulmuş olan Kızılay, ilkelerinden uzaklaşmış, rant devşirme alanına dönüştürmüştür. Kızılay'a yönelik güvensizlik hiçbir dönemde olmadığı kadar artmıştır. Bağışlanan kanların parayla satılması, deprem sürecinde çadır, yiyecek vb. satılması nedeniyle artan güvensizliğin olumsuz etkileri, sağlık kurumlarında daha iyi gözlemlenmektedir. Kızılay''ın yönetim kurulu başkan ve üyelerinin bağlı şirketlerden aldıkları maaşlar ve huzur hakkı, yüzbinlerce TL'yi bulurken, bu durum kurumun "Gönüllü Hizmet" ilkesini hiçe saymış, bağış yapılmasını da olumsuz etkilemiştir. Kızılay'ın düzenli bağışçılarını yeniden kazanması için acilen önlem alınmalı ve toplumun güvenini yeniden kazanması sağlanmalıdır" ifadelerine yer verildi.
"Kan bağışı sürekli olmak durumundadır"
Kan bağışının her şeye rağmen olması gerektiği vurgulanarak; "Tüm bu olumsuzluklara rağmen kan bağışı sürekli olmak durumundadır. Bizler, toplumsal sağlığı ve insan yaşamını önceleyen ilkesel duruşumuz gereği ve kan bağışının hayat kurtardığı bilinciyle; üyelerimiz başta olmak üzere halkımızı, bir başkası için yaşama yeniden tutunma mutluluğunun önemli dayanışması olan kan bağışı yapmaya devam etmeye çağırıyoruz. Bir yandan eleştirilerimizi yapıp şeffaf ve toplum yararına faaliyet yürütecek bir Kızılay'ı yaratmaya çalışırken, diğer yandan yaşamak ve yaşatmak çabamızı dayanışma ile büyüteceğiz" diye belirtildi.
(Dilan Kaynak)