Türkiye’nin tek gündemi haline gelen Adalet Kurultayı Gelibolu Tarihi Yarımadası Kocadere Kamp alanında başladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kurultay açılışı öncesi şehitlik anıtına çelenk bıraktı. Çelenk törenini ardından Adalet Kurultayı, saat 09.30’da saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. “Umuda, barışa, özgürlüğe, adalete, dayanışmaya ve geleceğimize atılan cesur adımların sahibi” anonsuyla kürsüye davet edilen Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yaşanan `adaletsizliklere` yönelik uzun bir konuşma gerçekleştirdi. 15 Temmuz sonrası yaşanan KHK’lar ve hukuksuzluklara karşı sert eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, Adalet Yüryüşü’nün devam edeceğini belirtti. Adalet için bir araya gelen vatandaşlara Nazım Hikmet’in “Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine bu davet bizim” dizeleriyle seslenen Kılıçdaroğlu, Adalet Kurultayı’nın ana temasının bu dizeler olduğunu ifade ederek; “Bunun temeli adalettir” dedi.
“Adalet getirmek boynumun borcudur”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, `Adalet Kurultayı`nın açılış konuşmasına, "Hakkı, hukuku ve adaleti bu güzel ülkeye getirmek benim boynumun borcudur" sözleriyle başladı. Çanakkale`nin önemine değinen Kılıçdaroğlu, "Bu toprakları sıkarsanız şüheda fışkırır. Çanakkale`deyiz, şehitlerle kucak kucağıyız. Çanakkale`yi geçilmez yapanların, Çanakkale Destanı`nı yazanların topraklarındayız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk`ün, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ön sözünün yazıldığı topraklardayız. Türkiye`nin bütün illerinden, bütün görüşlerinden, bütün inançlarından insanlarımız bu topraklarda kucak kucağa yatıyor. Bu memleketin acıyla, kanla, gözyaşıyla kurulduğunu Çanakkale bize hatırlatıyor" dedi.
“Kimliği ne olursa olsun bütün insanlarımızı kucaklıyoruz”
Adaletli bir Türkiye istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Biz biriz, biz bütünüz, biz vatanseveriz, biz bayrağımızı, insanımızı seviyoruz. Biz insanlarımız arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz. Biz görüşü ne olursa olsun, kimliği ne olursa olsun bütün insanlarımızı kucaklıyoruz. Biz toplumda gerginlik istemiyoruz. Biz kavga istemiyoruz. Biz kendi ülkemizde huzur içinde, barış içinde yaşamak istiyoruz. Biz adaletli bir Türkiye istiyoruz" diye konuştu.
“Kardeşçe yaşayacağız”
Nazım Hikmet`in `Davet` şiirini okuyan Kılıçdaroğlu, ayrım yapmadan beraber yaşama vurgusu yaparak; "Evet bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine nasıl yaşayacağız. Adalet Kurultayımızın ana teması bu. Biz farklılıklarımızla bir arada bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçisine nasıl yaşayacağız? Bunun temeli nedir? Sihirli sözcük nedir? Bunun temeli, sihirli sözcüğü adalettir. Adalet içinde hep birlikte huzur içinde yaşayacağız. Bizim adalet mücadelemizin temel nedeni de budur. Biz adalet mücadelesini aslında yeni başlatmadık. Bu mücadele, insanlık tarihi kadar eski bir mücadeledir. İnsanlık tarihi adalet mücadelesiyle geçmiştir. Bundan sonrada geçecektir" diye konuştu.
“20 Temmuz`da başka bir darbeyi yapanlara karşıyız”
Hiç kimse unutmasın bu ülkede adaleti, hakkı ve hukukunu ve demokrasiyi savunan herkese ama herkese şükran borçluyuz. Ama şu gerçeği de hepimiz bilmeliyiz, bu ülkenin insanları iki 15 Temmuz olduğunu unutmasınlar. Birinci 15 Temmuz halkın 15 Temmuz`udur, darbeye karşı direnen halkın. O halkı saygıyla anıyoruz biz. 250 şehidimizi ve gazilerimizi anıyoruz. Birde sarayın 15 Temmuz`u var. Karşı çıktığımız Sarayın 15 Temmuz`udur. 15 Temmuz darbe girişimini fırsat bilip 20 Temmuz`da başka bir darbeyi yapanlara karşıyız. Bu ülkede 20 Temmuz darbesine ve o darbecilerin tümüne karşıyız. Mücadeleyi nasıl başlattık? Sarayın 15 Temmuz`u ve 20 Temmuz`dan sonra bir darbe gerçekleşti. İlk kez Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir sivil darbe gerçekleşti. Mazlum insanlar, hiçbir günahı olmayan insanlar mağdur edildiler. Binlerce akademisyenin görevine son verildi. Hapishaneler gazetecilerle dolduruldu. Bu gerçekleri unutmadık, unutmayacağız. Her yerde her ortamda bunları söylemeye devam edeceğiz. Milletvekilleri hapiste, hiçbir suçu ve günahı olmayan Enis Berberoğlu`nun tutuklanması bardağı taşıran son damla olmuştur" dedi.
“CHP’ye nasıl operasyon yapabiliriz”
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu`nun tutukluluğuna tepki gösteren Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti; "Herkesin bildiği, istisnasız bütün gazetelerin yazdığı MİT TIR`ları meselesi. Devlet sırrı sayılarak Enis Berberoğlu, gözaltına alındı. Kaçacak, diye tutuklandı. Müebbete mahkum edildi. İyi hal nedeniyle 25 yıl ceza verildi. Sormak gerekir. Bütün dünyanın bildiği, herkesin bildiği, 80 milyonun bildiği bir konu nasıl devlet sırrı sayılır? Enis Berberoğlu, bugün cezaevinde. Enis Berberoğlu`na `Adalet Kurultayı`ndan adaletli selamlarımızı gönderiyoruz. Suçsuz yere yatıyor. Anayasa Mahkemesi`nin kararı var; MİT TIR`ları olayı devlet sırrı değildir, diye. Enis Berberoğlu`nu casuslukla suçlayacaksın devletin bütün sırlarının saklandığı kozmik odaya FETÖ örgütünün militanlarını sokacaksın ve devletin bütün sırlarını FETÖ örgütüne vereceksin. Şimdi sormak gerekiyor. Devletin harim-i ismetine girenlere hiçbir şey yapmayacaksın, devletin bütün sırlarını terör örgütüne vereceksin, ama dönüp dolaşacaksın, Enis Berberoğlu`nu suçlayacaksın. Niçin? `CHP üzerinden bir operasyonu nasıl gerçekleştirebiliriz` arayışındalar. Buradan, Çanakkale`den sesleniyorum. Siz yalnız değil; 7 kişi, 77 kişi, 77 bin kişi kaç kişi gelirseniz gelin. CHP olarak dimdik, kaya gibi duracağız. Asla ve asla ödün vermeyeceğiz. Hakkımızı, hukukumuzu sonuna kadar arayacağız" dedi.
“Adalet Yürüyüşümüze devam edeceğiz”
Ankara`dan İstanbul`a hak, hukuk ve adalet diyerek yürüdüklerini anlatan Kılıçdaroğlu, "Yürüyemez, yürüyemezsiniz` dediler yürüdük. `Yolda kalırsınız` dediler yürüdük. Hakkı, hukuku ve adaleti savunmak için yürüdük. Ama bize şunu asla söyleyemediler. `Kardeşim yürüyorsunuz da bu ülkede hukuk, adalet var niye yürüyorsunuz` diyemediler. Çünkü biliyorlardı ki bu ülkede hak da yok, hukuk da, adalet de yok. Biz hakkı hukuku ve adaleti yeniden tesis etmek için yürüdük. Dolayısıyla biz Adalet yürüyüşümüze aynı kararlılıkla aynı azimle devam edeceğiz. Bu ülkede hak da yok, hukuk da yok, adalet de yok. Düşünün, yoksul bir ailenin eğitim harcamalarıyla varlıklı bir ailenin eğitim harcamaları arasındaki fark 78 katına çıkmış. Sormak gerekir bu mudur adalet” dedi.
“Atletimle uğraşacağına 142 milyar dolar`ı ülkenin çiftçine ver”
İsim vermeden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın bankalara yaptığı faiz çağrısını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Birileri faize karşıyım` diyor. `Faiz çok yüksektir` diyor. Son 15 yılda, bu ülkenin insanlarının cebinden alınıp, bir avuç faiz lobisine ödenen miktar 142 milyar dolar. Sabah akşam benim atletimle uğraşacağına 142 milyar doları bu ülkenin çiftçine, köylüsüne, emeklisine versene. Devleti yöneten, FETÖ`ye dönüyor `Ne istediniz de vermedik` diyor. Her istediklerini verdiler. `Okul`, dediler; okul verdiler. `Müsteşar`, dediler; müsteşar verdiler. `Vali` dediler; vali verdiler. `General` dediler; general verdiler. Peki kardeşim, FETÖ`nün her istediğini verdin. Bu ülkenin çiftçisi istedi, vermedin. Emeklisi istedi, vermedin. Taşeron işçisi istedi, vermedin. Memuru istedi, vermedin. FETÖ ne istediyse apar topar, hepsini verdin. Sen, vatansever değilsin kardeşim. Son 15 yılda, geldiğimiz noktaya bakın. Hırsızlık, yolsuzluk yapanlar, kul hakkı yiyenler bu ülkede muteber kişi olmaya başladı. Eğer kul hakkı yemiyorsanız hırsızlık ve yolsuzluk yapmıyorsanız `Bunlardan iş olmaz. Bunlar devleti yönetemezler. Devleti yönetmek için cin gibi olmak lazım` bu anlayışı topluma yerleştirmeye başladılar. Biz hak, hukuk, adalet derken onlarından bu algısını yıkmaya çalışıyoruz" dedi.
“Ortadoğu`da barış olmasını sağlayacağız”
Adaletin ölçülerinden birinin de barışçıl dış politika olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, "Ortadoğu`da kan akıyor. İnsanlar birbirine öldürüyor. İki taraf da `Allah Allah` diye birbirilerini öldürüyor. Bunların eline silahlar, Türkiye`den gidiyor. Bu tabloya da son vereceğiz. Ortadoğu`da barışın olmasını sağlayacağız. Bize emanet edilen barışçıl dış politikayı yeniden inşa edeceğiz. Bu ülkenin kurucusu savaş meydanlarından geldi. Bu ülkenin kurucusu şunu söyledi. `Zorunlu olmadıkça savaş bir cinayettir`. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, `Yurtta barış, dünyada barış` dedi. Bütün bunları, birlikte yapacağız. Birlikte kazanacağız” dedi.
(Eren Aşnaz/
Seçkin Sağlam)