"Karanlığa İnat Yaşasın Aydınlık"

410
2 Temmuz 1993`te Sivas`ta düzenlenen Pir Sultan Abdal`ı anma etkinlikleri gerici yobazların hedefi haline gelmiş, etkinliklerin düzenlendiği Madımak Oteli ateşe verilerek, 33 aydın ve 2 otel çalışanı yaşamını yitirmişti. Sivas katliamı 28`inci yılında da unutulmadı. Sivas`ta yaşamını yitiren aydın ve sanatçılar siyasi parti ve sendikaları mesajları ile anıldılar. CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, CHP Çanakkale İl Başkanlığı, Birleşik Kamı İş Çanakkale Temsilciliği ve DİSK Genel İş Çanakkale Şubesi tarafından verilen mesajlarda gerici yobazlık tarafından yapılan katliam kınanırken, hayatını kaybeden aydınlar ise anıldılar. Sivas`ın 28`inci yıl dönümü için şu mesajlar verildi.
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan; "2 Temmuz 93`te Cumhuriyet değerlerine sevdalı 33 Aydın, insan olmayı beceremeyen Ortaçağ karanlığına umut bağlayanlarca katledildi. Katiller korunup kollandı. Karanlığa inat Aydınlık demeye devam edecek ve bu topraklarda özgür yarınları birlikte inşa edeceğiz."
 
Birleşik kamu İş; "Sivas`ta insanın insanca yaşaması için mücadele eden aydınlara kıyılmamıştır. O gün aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti`nin temel değerleri hedef alınmıştır. 28 yıldır süren bir katliamın davası zaman aşımına uğratıldı, katilleri cezasızlıkla ödüllendirildi ve ödüllendirme devam etmektedir. Sivas Katliamı bir insanlık suçudur, insanlık suçlarında zaman aşımı olmaz. Sivas katliamını gerçekleştiren anlayış ile bu planlamayı yapan failler hiç soruşturulmadı. Sivas Katliamı; ülkemizin aydınlığına, çağdaşlığına, demokrasisine, eşitliğine, özgürlüğüne ve bir arada yaşama kültürüne yapılan bir saldırıdır. Gerçek katiller cezalandırılıp yüreklere su serpilmedikçe, karanlıklar aydınlanmadıkça da bu ateş sönmeyecektir. Sivas`ta yaşananlar, haykırışlar ve görüntüler hafızalardadır. Türkiye tarihindeki bu utancı temizlemenin geleceği de aydınlatmanın tek yolu adalettir. İnsanlık, kendisine karşı işlenmiş suçları ve bu suçları işleyenleri asla unutmamıştır ve unutmayacaktır. Her ölüm acıdır, her öldürme şekli insanlık dışıdır. Yakarak insan öldürmek vahşettir. Bu nedenle katliamın üstü ne kadar örtülmek istenirse istensin tarihe bir kara leke olarak kalacaktır. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; aradan geçen 28 yılda Madımak ateşi canımızı yakmaya devam ettiğini belirtiyoruz ve katliamda hayatını kaybedenleri bir kez daha saygıyla anıyoruz."
 
CHP İl Başkanlığı; "2 Temmuz 1993`te şeriat kılığıyla karşımıza çıkan faşizm; halen beslenmeye, diri tutulmaya ve Ülkemizdeki tüm vatandaşlarımızın barış içinde bir arada yaşama arzusunu tehdit etmeye devam ediyor. Madımak Otelini saran alevler, 28 yıl sonra bugün hala bizleri yakmaya devam ediyor. Farklı olanı, kendinden olmayanı öteki sayan ve onu yok etmekten çekinmeyen gerici ve ırkçı anlayışın yarattığı Sivas katliamı, bugün de farklı suretlerle karşımıza çıkıyor. Adı bazen IŞİD oluyor, bazen DAEŞ... İzmir`de kendi gibi düşünmeyeni gidip vurma gözü dönmüşlüğünü de, şort giydi diye bir genç kıza hakaret etme cüretini de bu çarpık zihniyet besliyor, üretiyor. Bizler, toplumun bilincinde ve vicdanında asla kabul görmeyen bu zihniyetle mücadelemizden eşit, özgür, adil Türkiye`yi kurana kadar vazgeçmeyeceğiz. O yüzden Sivas`ı Madımak`ı unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız. İşte tam da bu yüzden herkesi bu zulme karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz. Ülkemiz bu karanlığı, bu caniliği hiç hak etmiyor. Her bir vatandaşımızın eşit, özgür, adil bir ülkede hakça yaşaması için; çocuklarımızın yarınlarının aydınlık olması için hep beraber sesimizi yükseltelim. Gelin hep birlikte tek adam rejimine, faşizme, ırkçılığa, gericiliğe ve baskı politikalarına karşı laikliği, özgürlüğü, eşitliği, adaleti, barışı, demokrasiyi savunarak dayanışmayı ve mücadeleyi büyütelim."
 
DİSK Emekli Sen; "Yakınlarının yitirenlerin yürekleri yandı. Her 2 Temmuz`da yürüyüşlere gösterilere katıldılar. O kardeşlerim, 28 yıldır için ağlayıp çocuklarının, eşlerinin duvarda ki, asılı resimlerine bakıp yaralarını tazelediler. 28 yıldır katledilen yakınları ve duyarlı her vatandaş mitinglere katılıp işlenen insanlık sucunu hep birlikte protesto ettiler. Giderek katılımlar azaldı, yakınlarının olmasa bile öteki pek çok insanın yaraları kabuk bağlayıp kapandı. Bir önemli noktada artık bu protesto ve anmalarla bir yere varılamadığı görüldüğü için mitinge katılanların sayısında da, düşmeler başladı. Oysa yaşananlar ne kadar önemli olduğunun gerçekten de ayırdına varılabilmiş olsaydı, demokratından devrimcisine, solcusundan komünistine kadar bu yaşanan olaydan çok büyük dersler çıkartılır, dinci gerici karşı devrim güçlerin yolları açılmaz iktidara tırmanmalarına izin verilmezdi. Demokrasi güçleri bir araya gelmediklerinden bir kısım insanlarda bile bir şey olmaz düşüncesinde oldukları için o gün Sivas sokaklarında ve caddelerinde çın çın çınlayan ya Allah bismillah Allahü Ekber çekenler bugün iktidar koltuklarına tırmanamazIar, bir kanser hücresi gibi toplumu sarıp hastalandırmazlardı."
(Eren Aşnaz)
Paylaş