Karabiga’da termikçiye bir şok daha

Cengiz-Alarko ortaklığındaki CENAL Enerji tarafından kurulması planlanan Karabiga`daki termik santrale Çanakkale İdare Mahkemesi`nden veto geldi. Tek parçalı projesine mahkemenin `hayır` demesinin ardından projeyi dörde bölerek onay almaya çalışan CENAL`ın planı yine tutmadı. Çanakkale İdare Mahkemesi Karabiga`daki CENAL termik santralinin yürütmesini bir kez daha durdurdu.

691
Karabiga’da yapılmak istenen termik santral projesinin “ÇED Olumlu” kararının yürütmesi durduruldu. Daha önceki yürütmeyi durdurma ve “iptal kararlarına rağmen, hukuku arkadan dolanarak” çalışmalarına devam ettiği ileri sürülen CENAL Enerjiye Çanakkale İdare Mahkemesi`nden izin çıkmadı. Daha önce yürütmeyi durdurma ve iptal kararı ile karşı karşıya kalan, ancak aynı projeyi dört parçaya bölerek izin almaya çalışan CENAL enerjinin planı yine tutmadı. Santralin tarım arazilerine, doğal yaşama, yerleşim yerlerine, insanlara ve denize yapacağı etkinin ÇED dosyasında yeteri kadar işlenmediğine ve kömürün boşaltılmasıyla ortaya çıkacak kirliliğin kamu sağlığını tehdit edebilecek boyutta olduğuna hükmeden Çanakkale İdare Mahkemesi, 30 Aralık 2013 tarihinde ÇED Olumlu kararını iptal etmişti. İptal kararının ardından “CENAL Enerji Santrali, Limanı, Kül Depolama Sahası ve Derin Deniz Deşarjı,” “CENAL Atık Depolama Sahası” projesi,” “CENAL Yeni Dolgu Alanı” ve “CENAL Enerji Santrali Deniz Yapıları” isimleriyle sunulan projeler ile izin almaya çalışan CENAL, hakkında Bakanlığın “ÇED Olumlu” veya “ÇED Gerekli Değildir” kararları alması üzerine Karabigalılar 4 ayrı dava açtı. 4 projeden biri olan “CENAL Atık Depolama Sahası” için verilen ÇED Olumlu kararının yürütmesini 3 Mart tarihinde durduran mahkeme, santralin ana projesinin yürütmesini de durdurdu.
 
Karabiga`da sevinç
Kararın ardından Karabiga Temiz Doğa Derneği, Çanakkale Çevre Platformu, Biga Çevre Derneği, Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şubesi, Peyzaj Mimarları Odası, Çevre Mühendisleri Odası ile Kaz Dağı ve Madra Dağı Belediyeler Birliği`nin imzasını taşıyan ortak bir açıklama yapıldı. Açıklamada “Çanakkale’nin Karabiga beldesine kurulması düşünülen CENAL Termik Santrali Projesi kapsamındaki `CENAL Enerji Santrali ve Derin Deniz Deşarjı` projesine ilişkin verilen ÇED Olumlu Kararının, Çanakkale İdare Mahkemesi’nin 2014/169 E. sayılı dosyası kapsamında verilen 8 Mayıs 2014 tarihli kararı ile yürütmesi durdurulmuştur. Entegre projenin her bölümüne ayrı ÇED süreci işletilmesi hukuka aykırıdır. `CENAL Enerji Santrali ve Derin Deniz Deşarjı`, `CENAL Atık Depolama Sahası`, `CENAL Deniz yapıları` ve `CENAL Yeni Dolgu Alanı` isimleriyle ayrı ayrı 4 farklı ÇED süreci yürütülmüştür. `CENAL Enerji Santrali ve Derin Deniz Deşarjı` ve `CENAL Atık Depolama Sahası` projelerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından `ÇED Olumlu`, `CENAL Yeni Dolgu Alanı` projesi için `ÇED Gerekli Değildir` kararı verilmiştir. CENAL termik santrali projesi ile ilgili yapılan başvuru tarihinde yürürlükte bulunan 17.07.2008 tarihli Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin, entegre projeler için getirdiği tek ÇED başvurusu yapma zorunluluğu alenen ihlal edilmiş, entegre projeye dahil olan bölümlerin bir kısmı için ayrı ayrı ÇED süreci işletilmiş ya da yeni dolgu alanı olarak adlandırılan bölüm ise ÇED Gerekli Değildir kararı alınarak ÇED süreci dışarısında tutulmuştur. Çanakkale İdare Mahkemesi, 08.05.2014 tarihli kararında; `Bakanlıkça entegre proje için tek Çevresel Etki Değerlendirmesi Başvuru Dosyası/Proje Tanıtım Dosyası hazırlanmasının istenileceğine ilişkin 25. maddesi hükmü uyarınca dava konusu "CENAL Enerji Santrali ve Derin Deniz Deşarjı" projesinin, termik santral projesi kapsamındaki diğer projelerle birlikte entegre olarak tek proje seklinde hazırlanması gerekirken, termik santral entegre projesinin çevresel etkilerinin bütüncül olarak değerlendirilmesine imkan tanınmamasına sebebiyet verecek şekilde parçalara ayrılarak ayrı ayrı projeler olarak öngörüldüğü anlaşıldığından` gerekçesi ile CENAL Enerji Santrali ve Derin Deniz Deşarjı projesine ilişkin ÇED Olumlu kararının yürütmesini durdurmuştur.
 
“Şirket yetkilileri suç işlemektedir”
“Atık Depolama Sahası’na ilişkin yürütmeyi durdurma kararı sonrasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Çanakkale Valiliği’ne başvuruda bulunmuş, yargı kararının uygulanmasını talep etmiştik” denilen açıklamada “21 Nisan 2014 tarihinde kararı uygulamak için Karabiga’ya giden Çanakkale Valiliği görevlileri, yargı kararlarına rağmen çalışmaya devam edildiğini, inşaat ve hafriyat çalışmalarını göremediklerini tutanağa bağlamıştır. CENAL atık depolama sahası projesine ilişkin verilen ÇED Olumlu Kararının, Çanakkale İdare Mahkemesi’nin 2013/920 E. sayılı dosyası kapsamında verilen 03.03.2014 tarihli kararı ile yürütmesi durdurulmuştu. Mahkeme kararının, CENAL termik santral entegre projesine dair diğer proje ilişkin ÇED süreçlerine de sirayet ettiğini açıklamıştık. CENAL Enerji Santrali ve Derin Deniz Desarjı’na ilişkin verilen yürütmeyi durdurma kararı ile söylediklerimiz doğrulanmıştır. CENAL Enerji Santrali’ne ilişkin her bir proje için yürütülen ÇED süreçleri hukuka aykırıdır. Yargı kararlarına rağmen, termikçi şirket inşaat çalışmalarını hızlıca ilerletmektedir. Kamu görevlilerince bu husus göz ardı edilmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çanakkale Valiliği görevlileri ve şirket yetkilileri bu gerçeği bir an önce dikkate alıp, hukuka aykırı işlem ve eylemlerine son vermelidirler.
 
“Haklıyız, vazgeçmiyoruz!”
Açıklamada ayrıca, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 9 Mayıs 2012’de verdiği ÇED Olumlu kararının yürütmesi 19 Temmuz 2013 tarihinde durdurulmuş, ilgili ÇED Olumlu kararı özellikle santralin kurulacağı arazinin Karabiga’daki yaşam alanlarına yakınlığından, bölgedeki Priapos Antik Kenti, zeytinlikler ve doğal varlıklar üzerinde zararlı etkiler bırakacağından ötürü Çanakkale İdare Mahkemesi tarafından 31.12.2013 tarihinde iptal edilmiştir. 19 Temmuz 2013 tarihli yürütmeyi durdurma kararı sonrasında, entegre projeye ait ÇED süreci dört ayrı parçaya bölünmüştür. Projeye ilişkin iletim hattına ait ÇED süreci ise TEİAŞ tarafından yürütülmüştür. 19 Temmuz 2013’te yürütmeyi durdurma karar verilmesi sonrasında
Paylaş