Kadınlar tedirgin!

Mersin`de 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan cinayeti toplumda infile yol açarken, büyük tepkilerin ortaya çıkmasına neden oldu. Cinayetin ardından tekrar gündeme gelen kadına yönelik şiddet ve kadının toplumdaki yerini Çanakkale`de bulunan değişik yaş ve meslek gruplarındaki kadınlara sorduk. Çanakkaleli kadınlar, evde, sokakta, otobüste, kısacası yaşamın her alanında tedirgin olduklarını ifade ederek, katillerin en ağır cezalara çarptırılması gerektiğinin altını çizdiler. Çanakkale OLAY`a konuşan kadınlar, kadınların can güvenliğinin, toplumsal olarak erkek baskısı altından kurtulmak olduğunu ifade ettiler.

636
Mersin`de evine gitmek için bindiği otobüsün şoförü tarafından vahşice öldürülen Özgecan Arslan, kadın cinayetlerinin son kurbanlarından biri oldu. Türkiye`de kadın cinayetlerinin, kadına yönelik şiddetin artması ve bunlara karşı gereken önlemlerin alınmaması kadınlarda ciddi tepkiler oluşturdu. En son Mersin`de Özgecan Arslan`ın vahşice öldürülmesi kadınları sokağa döktü. Kadın mücadelesinin yükseldiği bu günlerde, sözü Çanakkale`deki kadınlar aldı. Çanakkale OLAY`a konuşan değişik yaş ve meslek gruplarındaki kadınlar, Özgecan Aslan olayından sonra daha da tedirgin olduklarını ifade ederek, katillerin en ağır cezayı almaları gerektiğini söylediler. Türkiye`de kadına yönelik şiddetin giderek arttığını, bunun da çeşitli nedenlerle olağanlaştığını dile getiren kadınlar, toplum yaşamı içinde kadın olmanın zorluklarından bahsettiler.
 
“Özgecan, benim yaşımdaydı”
19 yaşında üniversite öğrenci olan Duygu Karaca, Özgecan Arslan`ın vahşice öldürülmesinin kendisini çok derinden etkilediğini belirterek; ``Özgecan Arslan`a yapılanlar gerçekten çok vahşice. Benim yaşlarımda, benim gibi öğrenci bir kıza bindiği otobüsteki şoför tarafından tecavüz edilmeye çalışılıyor. Bunu başaramayınca da bıçaklıyor, ellerini kesiyor. İz bırakmamak için de yakıyor. Bu bende çok kötü bir etki ve beraberinde de büyük bir korku yarattı. Sabahları okula gitmek için otobüsü beklediğim durak, genelde kimsenin olmadığı bir durak. Bu olaydan sonra yalnız başıma durakta otobüs beklemeye korkar oldum. Otobüsten ineceğim yerde de yalnız inmemeye çalışıyorum. Özgecan `a yapılanları ailem televizyonda izledikten sonra çok tedirgin oldular. Artık beni daha sık arıyorlar. Bir yere gittiğim zaman daha dikkatli olmamı tembihliyorlar. Bu katillerin yaşaması onlar için bir ödül olur. Daha önce cezaevlerinde tecavüze uğrayan çocukları duymuştuk. Bu çocuklara tecavüz edenler de, bu gibi cezalardan yatanlardır. Kadın cinayetlerinin, kadına yönelik tecavüzün, şiddetin bu kadar artmasının sebebi cezaların ağır olmamasından kaynaklanıyor. Bu cezaların daha ağırlaşması içinde kadınların sesini daha çok yükseltmesi gerekiyor``dedi.
 
“Kızım için endişeliyim”
Eczacılık yapan Serap Balaban; ``Özgecan`ın böyle canice öldürülmesi, toplum olarak ne kadar kötü bir halde olduğumuzu gösteriyor. Artık her gün bir kadın cinayeti haberi duymaktan bıktık. Sokağa çıkmaya korkar olduk. 16 yaşında bir kızım var, okula göndermeye korkuyorum. Başına birşey gelir korkusuyla bütün gün endişe içindeyim. Özgecan`ın katillerinin gereken cezayı alacaklarına inanmıyorum. Çünkü bana göre Türkiye` de kadınların hakkını gözeten bir hukuk anlayışı yok.” dedi.
 
 
“Önce kadınların can güvenliği sağlanmalı”
Kapalı Çarşı` da esnaflık yapan Ayşen Sümer; “Ben de bu olaydan sonra, birçok kadın arkadaşım gibi kızımı okula göndermekte endişe duyuyorum. Özgecan`ın katillerinin gereken cezayı almayacağını düşünüyorum. Daha önce öldürülen kadınlarda, katillerin nasıl salıverildiğini gördük. Son yıllardan bu olayların artması bizi iyice korkar hale getirdi. Kapı zili çaldığında ürker hale geldik. Hükümet kadınlardan üç çocuk yapmasını istiyor. Önce kadınların can güvenliğini, ekonomik özgürlüğünü sağlasınlar. Kadın cinayetlerinin, tacizin, tecavüzün önüne geçmek için, daha çok sesimizi yükseltmeliyiz. Toplum içinde erkekle eşit konuma geldiğimiz zaman, ekonomik özgürlüğümüzü kazandığımız zaman bir şeyleri başarabiliriz.`` diyerek kadınların mücadelesinin önemine dikkat çekti.
 
 
“En temel sebep ekonomik”
Cahide Kalyon eskiden bu kadar kadın cinayetlerinin yaşanmadığını belirterek ; “Ben 70 yaşındayım. Eskiden kuyumculuk yapardım. Hiç korkmadan tek başıma İstanbul`a mal almaya giderdim. Ama şimdi korkudan evimin kapısını kimseye açamaz oldum. Şiddetin, tecavüzün, cinayetlerin bu kadar artmasının en temel sebebinin de ekonomi olduğunu düşünüyorum.`` dedi.
 
“Önemli olan sokaktaki güvenlik”
Çanakkale` de esnaflık yapan Emine Sarıtaş, Özgecan` ın ölümüne çok üzüldüğüne söyleyerek; “Bu ülkede kimi insanların gözünde, eğer kadın mini etek giyiyorsa tecavüzü, tacizi ölümü hak ediyor. 6 yaşındaki bir çocukta tecavüze uğradı. Bu çocukta mini etek giydiği için mi tecavüze uğradı? Sorun kadının açık ya da kapalı olması değil, sorun erkeğin zihnidir, toplumun eğitimsiz olmasıdır. Özgecan`ın öldürülmesinden sonra `pembe otobüs` gündeme geldi. Bunu mu çözüm olarak görüyorlar? Kadınların otobüste güvenliğini sağladılar diyelim, sokakta ne yapacak kadınlar? Erkeğin ev içindeki şiddetinden tecavüzünden nasıl koruyacaklar?`` diyerek tepkisini dile getirdi.
Paylaş