havadurum

İsterse yüzde yüz olsun!

Barbaros Mahallesi Muhtarı Şaban Şahin’in Yat Limanıyla ilgili yapmış olduğu “anket” adı verilen spekülasyondan öteye gitmeyecek, anket tekniği açısından birçok eksiği olan, imza kampanyasına dönüşmüş bir faaliyet üzerine yapmış olduğu açıklamalara cevap, Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Saim Yavuz’dan geldi.Yavuz ; “Bir toplumun ve bir kentin geleceğinde önemli rol oynayacak bir konuda bu “yüce” sorumluluğu nerden alıyor? Bütün mahalle, bütün kent adına hatta kimlerin adına “Yat Limanı” talep ediyor? Kent Konseyi’nde üzerinde 8 ay çalışılan, gerek proje sahipleriyle, gerekse ilgili taraflarla yoğun bir görüş ve bilgi alışverişi içinde proje üzerinde santim santim çalışılarak, bilimsel veriler ve dünya ölçeğindeki örneklerin ve yaşananların karşılaştırılmasıyla ve de tarih, kültür ve çevre değerlerinin bütünlüğü gözetilerek, insanlığın (doğayla birlikte) sürdürülebilir yaşantısı temelinde oluşturduğu görüşleri bir tarafa koyacaksınız, hiçe sayacaksınız ve iki imzayla “meseleyi halledeceksiniz.” Yok öyle şey!” dedi

620
Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Saim Yavuz yapılan çalışmanın teknik olarak bir anket çalışması niteliğini taşımadığını belirterek “Şaban Şahin, ÇTSO’nun proje raporlarını okudu mu? Şaban Şahin Kent Konseyi’nin bilim insanlarının öncülüğünde bilimsel yöntemlerle hazırlanmış karşı raporu okudu mu? Buralardan edindiği nesnel bilgileri Barbaros mahallesi halkıyla tartışarak, paylaşarak “Yat Limanı’nın “orada” yapılmasının ne getireceiğini, ne götüreceğini, maliyetlerinin ne olacağını mahallelileriyle oturup paylaştı mı? ÇTSO (veya başkası) tarafından hazırlanan ve onay gören(!) raporun kendi içinde farklı sayfalarda en az 50 çelişkiyi taşıdığını tesbit etti mi? de “belediyeden geliyoruz”, “muhtarımız da destekliyor” diyerek kapılardan ya da kahvelerden ayak üstü “şıpın işi”, imza topluyor” şeklindeki ifadeler ile Muhtar Şaban Şahin’e tepki gösterdi.
 
Çanakkale Kent Konseyi Başkanı Saim Yavuz konu ile ilgili yapmış olduğu basın açıklamasında şunları kaydetti:“Barbaros Mahallesi Muhtarı Şaban Şahin’in yat limanıyla ilgili yaptığı (!) anket çalışması sonuçlanmış. Dünkü gazetelerde okuduğumuz anket sonuçlarını da Belediye Meclisi üyelerine gönderecekmiş. Ve çıkan anket sonuçlarına göre mahallenin %93’ü Yat Limanını Barbaros’ta istiyor ve bekliyormuş.
 
Yapılan işin tanımını doğru yaparak başlamak gerekiyor önce. Bu bir anket çalışması olamaz. Çünkü, insanlara “yat limanı istiyorsanız şuraya imza atar mısınız” demek “anket yaptım” değildir. İmza toplamaktır olsa olsa. Kentin yüzde yüzü de imza atsa; mesele yat limanıysa; denizde 210 bin m2lik bir alanı betonla çevirip, denizin ve karanın bir kısmını da (60 bin m2si) betonla dolduracaksanız; sahilde 300-400 m.lik bir kıyı şeridini halkın kullanımına kapatacaksanız; deniz içindeki yaşamın tümünü yok edecekseniz; bunun bedeli çek defterleriyle ve imza listeleriyle ödenemez. Çünkü doğanın bizim gibi bir parçası olan deniz canlıların hayatını geri döndüremeyeceksiniz demektir. Çünkü her birinin doğanın dengesinde eşsiz yeri olan canlı türlerinin azalmasına neden olacaksınız demektir. Ayrıca; Marmara denizinde kalmayan balık türleri ve yok olan deniz dibi yaşamının insanlığa maliyetini hâlâ bunları görmeyip, duymayıp, okumayıp, anlamayıp yalancı vaatlerin peşinde, yalandan imzalar toplayarak bu işlerin “halledileceği” sanılıyorsa; halledilenin yalnızca kendi yaşamları değil bütün insanlığın yaşamı olduğunun bilinmesi gerekir”
 
Her şey açık ve toplumun gözü önünde cereyan edecek.
Kent Konseyi Çalışma Gurubu, toplumun gözü önünde bütün kanallara açık olarak bir çalışma yaptı. Sonunda Barbaros Mahallesi Muhtarı Şaban Şahin’nin de temsilcisi olduğu Kent Konseyi Genel Kurulu’nda “YAT LİMANIN YERİ YANLIŞTIR” kararı alındı. Şimdi bu yapılan ne diye sormak gerekmez mi, bayram değil seyran değil...
 
Son olarak söyleyeceğim şudur: 4 Kasım 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan KENTGES (Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Plânı (2010-2023)nda şöyle der (Bu Plân Başbakanlık, Yüksek Planlama Kurulu’nca Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nın girişimiyle, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın koordinatörlüğünde ilgili kurum ve kuruluşların katılımıyla hazırlanmıştır.): “Mekânsal plânlama Süreç ve Kararlarında Katılım ve Denetimi Sağlamak”: “Vatandaşların mekânsal planlama sürecinin her aşamasına katılımı sağlanacaktır. Vatandaşların mekânsal planlama çalışmalarına katılım usul ve esaslarını ortaya koyan rehber dokümanlara ihtiyaç vardır. Bu tür bir çalışmada bilgi ve iletişim teknolojilerinden azami ölçüde faydalanılması, bilgilendirme ve izleme süreçlerinin tanımlanması ve sürecin kurumsallaşması ihtiyacı gözetilmelidir. Mahalle muhtarlarının, apartman ve site yönetimlerinin, yerel yönetimlerde ve kent konseyleri ile oluşturulacak yeni mekanizmalarda dikkate alınmasında yarar görülmektedir.” KENTGES Plânının, Yüksek Plânlama Kurulu’nca “spor olsun” diye yapılmadığına ve bu belgenin bütün kurumlar ve hatta yurttaşlar tarafından elden düşürülmeyecek çok önemli ve işlevsel bir belge olduğuna inandığımı belirterek, Yat Limanının yerinin bilimsel ve yaşanılan gerçekler üzerinden değerlendirilmesi gerektiğini tekraren söylüyorum.”
Paylaş