İşte bu… "Lafın tamamı deliye söylenir..."

Bir Palabıyık klasiği haline gelen yaftalamanın yeni bir örneği geçen hafta Hamit Palabıyık tarafından Mimarlar Odası ve Mimar İsmail Erten için oluşturuldu. “Yeşil” Yerel Yönetim ve Kültür Merkezi Binası için görüşlerini açıklayan Mimarlar Odası Çanakkale Şubesi ve Mimar İsmail Erten’in kafalarına Hamit Palabıyık tarafından kendisi gibi düşünmeyen herkes için yaptığı gibi hemen yaftaları geçiriliverdi.

930
“Meslek odalarının siyasi partilerin yan kolu gibi çalıştıkları” şeklinde bir tespit yapan Palabıyık, Mimarlar Odası Çanakkale Şubesi ve Mimar İsmail Erten’i objektif olmamakla suçlayınca; Hamit Palabıyık’a cevap İsmail Erten’den geldi. Mimar İsmail Erten dünyanın ünlü mimarlarından Niemeyer’in mimarlık konusundaki yaklaşımını referans alarak mimarlığın toplumsal, kültürel, demokratik alanlara doğrudan müdahale gerektiren bir meslek olduğunu bildirdi.Erten aynı zamanda “Mimarlık ve kenti anlamak, mimarlık mesleğini ve meslek odasını tanımlamak Hamit Palabıyık’a en son düşer” değerlendirmesinde bulundu.
 
“Yeşil” Yerel Yönetim ve Kültür Merkezi Binası için görüşlerini açıklayan Mimarlar Odası Çanakkale Şubesi ve Mimar İsmail Erten’in kafalarına Hamit Palabıyık tarafından kendisi gibi düşünmeyen herkes için yaptığı gibi hemen yaftaları geçiriliverdi. “Meslek odalarının siyasi partilerin yan kolu gibi çalıştıkları” şeklinde bir tespit yapan Palabıyık, Mimarlar Odası Çanakkale Şubesi ve Mimar İsmail Erten’i objektif olmamakla suçlayınca; Hamit Palabıyık’a cevap İsmail Erten’den geldi. Mimar İsmail Erten dünyanın ünlü mimarlarından Niemeyer’in mimarlık konusundaki yaklaşımını referans alarak mimarlığın toplumsal, kültürel, demokratik alanlara doğrudan müdahale gerektiren bir meslek olduğunu bildirdi. “Mimarlık ve kenti anlamak, mimarlık mesleğini ve meslek odasını tanımlamak Hamit Palabıyık’a en son düşer” şeklinde bir değerlendirme yapan Mimar İsmail Erten Palabıyık’ın değerlendirmeleri konusunda şunları kaydetti: “Ulusal basınımızda da yer alan; dünyanın ünlü mimarlarından Oscar Niemeyer geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrıldı. Oscar Niemeyer’in mimarlık yanına dair bilgi her yerden edinilebilir, yine özel istek olursa benden alabilirler. Ben burada bu 20.yy’ı doyasıya yaşayıp, 21.yy’a önemli mesajlar veren ve ışık tutan bu mimarın pek bilinmeyen bir yönünü sizlerle paylaşmak isterim. 12 Eylül askeri darbesinin karanlık günlerinde dönemin ulusal basınında bir bildiri yayınlanır. Bildiri Paris’ten gelir ve dünyanın birçok aydınının imzasını taşır. Bu imzalardan birisi de mimar Oscar Niemeyer’e aitti. Mimar; mesleki konular kadar toplumsal ve demokratik konulara da ilgisiz kalmamalıdır. İşte bu durumun önemli örneklerinden birisi de 105 yaşını 15 Aralıkta kutlayacakken aramızdan ayrılan Oscar Niemeyer’dir. Lafı şuraya getireceğim, birkaç gün önce bir akademisyen olan Hamit Palabıyık, adımı geçirdiği bir yazısında laga-luga etmiş. Mimarlık ve kenti anlamak, mimarlık mesleğini ve meslek odasını tanımlamak Hamit Palabıyık’a en son düşer. Ama bana da laf atması beni de onurlandırmıştır. Keza “tii” ye alınan kişiler arasındadır kendisi. Söylediklerinin tersi doğrudur, yönünde genel bir kamuoyu ve meşru zemin oluşmuştur. Bir akademisyenin bu hale gelmesi üzücüdür.
 
"Önce seni görmezden gelirler, sonra alay ederler, sonra seninle savaşırlar, sonra sen kazanırsın!" Gandhi
 
Dolayısıyla, mimarlık toplumsal, kültürel, demokratik alanlara doğrudan müdahale gerektiren bir meslektir. Ben kendisinin söylediklerine cevap verme tenezzülü dahi göstermiyorum. Keza, ilk cümlelerdeki mimar Oscar Niemeyer’in yaptıkları kendisine cevaptır”
Paylaş