İHD; “Hesap verin”

İnsan Hakları Derneği Çanakkale Şubesi cezaevlerine meydana gelen olayların duyarlı insanları patlama noktasına getirdiğini ifade ederek, Adalet Bakanına hesap verme çağrısında bulundu.

476
İnsan Hakları Derneği Çanakkale Şubesi üyeleri barış anıtı önünde yaptıkları açıklamada cezaevlerinde mahkumların yanarak hayatını kaybettiği olayları değerlendirdi. Yakın tarihlerde mahkumların yaşadığı olaylarla ilgili bilgilerinde yer aldığı açıklamada “Urfa Cezaevinde on üç mahkûmun canlı, canlı yanması ve iki gün sonra yine aynı cezaevinde tekrar yangın çıkması ve 15 mahkûmun yaralanması, bu ülkede yaşayan her duyarlı insanı patlama noktasına getirmiştir” denildi. İHD üyesi İhsan Kanat  tarafından okunan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Yakın tarihlerde yaşanan olaylardan biri, mahkûmların nakli sırasında cezaevi aracı içinde canlı olarak yanan mahkûmlardı. Ancak bu olaydan sonra Adalet Bakanımız görevine devam etti. 
 
Henüz bu olayın acısı yaşanıyorken bu kez de kamuoyunda "taş atan çocuklar" olarak bilinen ve tutuklandıktan sonra Adana Pozantı Cezaevi’ne konulan çocukların cinsel tacız ve tecavüze maruz kaldıkları iddia edildi. Adli mahkumlarla aynı koğuşa kondukları cezaevinde, çocuklar cinsel tacız ve tecavüze maruz kaldılar. Olay meydana çıkınca da cezaevini ıslah etmek yerine mağdur durumda olan çocuklar başka illere nakledilerek bu mağduriyetleri ailelerine de yansıtarak daha da pekiştirildi. Adalet Bakanımız görevine yine devam etti.
 
Ne ilginçtir ki “faili meçhul” cinayetlerin baş aktörü olarak yargılanacak Mehmet Ağar için, uzun süre ailesine yakın ve iyi koşullar içeren ceza evi arandı ve bulunduktan sonra ceza evi boşaltılarak korumalarının da yanında kalmasına olanak verecek bir biçimde bulunan bu cezaevine yerleştirildi. Bu gelişmeleri kamuoyu izlerken, Adalet Bakanımız görevine yine devam etti.
 
Bu olayları anlamaya çalışırken bu kez de Urfa ceza evinde on üç mahkûmun canlı, canlı yanması ve iki gün sonra yine aynı cezaevinde tekrar yangın çıkması ve 15 mahkûmun yaralanması, bu ülkede yaşayan her duyarlı insanı patlama noktasına getirmiştir. Ancak Adalet Bakanımız maalesef görevine yine devam etmektedir.
 
Sayın Adalet Bakanı, halen o makamda oturmanız sizi rahatsız etmediği muhakkak ,ancak bu ülkede yaşayan her vicdan sahibi bu pişkinliğinizden rahatsız olmaktadır. Daha çok canların yanmaması için o makamı terk edip vicdanlarını yaraladığınız insanlara da lütfen hesap verin.”
Paylaş