HDK kadınlarının sesi barış için çıktı

Halkların Demokratik Kongresi düzenlediği ‘Sen de bir ses çıkar` eylemlerine ara vermeden devam ediyor.

732
 
HDK üyeleri ellerindeki dövizlerle Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşen eylemde bir araya geldi. Eylemde Halkların Demokratik Kongresi Kadın Komisyonu adına açıklama yapan temsilci; “Yurdumun kadınları bu yazıyı hazırlarken,elimizi hangi taşa atsak, nefrete kurban edilen, namusu kan dökmek sanan,silahı elime almayacağım dediği için cezaevine atılan, barış güvercini olup yazdığı için tutuklanan, evine ekmek götürürken bombalanan, soğuktan ölen, kimyasalla kökü kazılmak istenen insanlara ve zülme çarptı elimiz..
 
Hanım eli narin olduğundan değil beyler, ülkemizde vahşet büyük olduğundan...Bir ülkede işler iyi gitmiyorsa, en çok o ülkenin, kadınları mutsuzdur. Çünkü bir ülkede savaş varsa; kadın iliklerine kadar sömürülür. Cepheye biz mermi taşırız,yaralılara biz bakarız,tecavüze biz uğrarız,üniformaları biz dikeriz, , bulguru biz kaynatır, içkinin yanında biz göbek atarız,, öldürülenlerin lime lime olmuş organlarını biz bir araya getirir , elimizle de gömeriz.. Kimi gömdüğümüzü, kimin öldürdüğünü, neyle öldürdüğünü artık bilemez olduk son günlerde bir açık mezarlığa dönen ülkemizde… Üstelik de tüm katledilenleri bu dünyaya, karnımızdan biz çıkarmış, tohumuna para değil biz can vermişken.
 
Cumartesi anneleri 359 haftadır Galatasaray`da oturmuş evlatlarını bekliyor,ama kimseyi öldürmüyor; Metin Göktepe, Hasan Ocak, Sevap Şahin Balıkçı ,Uğur Kaymaz, annelerinin yaşlanmasını göremedi;Yarini vurana katil demeye Rakel Dink` in dili varmıyor; Günde beş kadın namussuzca en çok bu ülkede öldürülüyor, Çanakkale`de Naciye Teyze soğuktan , kaçakçılar mayından kurtulsa bile devletinin silahları ile öldürülüyor... İş, sağlık, eğitim, sosyal güvenlik, özlük haklarımız elimizden gün be gün alınıyor, yakında evde dikeceğiz yaralarımızı, kıdem tazminatı alamayacağız. Kadınlar bunca kötü gidene rağmen hala silahı savunmuyor” dedi.
 
Konuşmacı sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kanı kanla-yıkamak istemiyor, savaş yürüten ama yaptığına savaş demeyen bu ülke iktidarlarının,bu pazarda harcadığı canlarla, ziyan ettiği paralarla,biliyoruz ki bir arada yaşayan, zengin bir halklar denizi olabilir ülkemiz. 72,5 milletiz diyenlere kimseyi ezdirmeyiz, 73 millet, eşit ve özgür bir arada yaşayabiliriz. Birbirimizin rengine, diline, dinine karışmadan farklı olana nefretle yaklaşmadan bunu yapabiliriz.Toplu mezarlar, roboskiler, faili meçhuller , kayıplar, karanlıklar ülkesi olmak zorunda değiliz. Farklı olan her kişiye karşı, işlenen suçlar, artık çıkarılması gereken Nefret Suçları yasası ile yargılanırsa, kadın ölümleri yargı ve kurumları( Kadın Sığınma Evi, Kadın Mahkemeleri  vb. )ile güvence altına alınırsa, F tipi isimli, tabuta dönen hapishaneler kapatılırsa, Savaşa ayrılan bütçe , iş, hizmet ve üretime harcanırsa, Taciz ve tecavüz gerektiği gibi yargılanırsa, erkek kadına düşman edilmez, cinslerden hiçbiri birbirini ezmezse, savaşta taraf olmamak için, vicdani red isteyenler hapse atılmazsa, sivil anayasa halkla hazırlanırsa, barış için, Kürt sorununda demokratik ve eşit bir çözümden yana insanlar dinlenirse, savaş biter. Kardeşin kardeşe, kadının erkeğe, halkların birbirine kıydırıldığı bu kavgaya artık bir son versinler istediğimiz için toplandık. Barış için hep birlikte ses çıkaralım.Savaş isteyenlere hepimiz her yerde Hayır! diye bağıralım”
Paylaş