Hayri Kozak kimdir? Galatasaray’ın eski divan üyesi ve kulüp tarihine damga vuran bir isim. Hayri Kozak, Galatasaray sevgisiyle, camianın içindeki sorunlara ışık tutan, eleştirel ve yapıcı bir bakış açısıyla tanınan bir kişilik. Peki, Hayri Kozak kimdir? Nereli? Ne iş yapar? İşte, Hayri Kozak hakkında merak edilenler.
Hayri Kozak, 1962 yılında doğmuştur. Kendisini “fanatiklikten uzak, sadece büyük bir sevgi ve mantıkla renklerine bağlı bir Galatasaraylı” olarak tanımlamaktadır. Türkiye’ye, ailesine olan sevgisinin Galatasaray’a olan sevgisiyle eşdeğer olduğunu ifade etmektedir.
Hayri Kozak, 45 yıllık Galatasaray Genel Kurul ve Divan üyesidir. Camianın İstanbul’da kurulu tüm dernek ve vakıflarının aktif üye ve mütevellisi olarak geçirdiği yıllarda bu kurumların mali ve idari yapıları hakkında ciddi bir birikimim olduğunu söylemektedir. Başta Galatasaray Spor Kulübü olmak üzere üyesi olduğu bu kuruluşların tüm genel kurullarına katıldığını, konuşmalar yaptığını, bilgi ve görüşlerini yönetimler ve üyelerle paylaştığını belirtmektedir.
Hayri Kozak, yaşım nedeniyle, 1950’li yıllardan bugüne kadar canım kadar sevdiğim ülkemin geçirdiği tüm inişli çıkışlı siyasi, ekonomik ve askeri gelişmelerin de canlı şahidi ve gözlemcisi olduğunu ifade etmektedir. Fırsat bulduğu sürece gözlemlerini ve bugünün Türkiyesi’nde ülke medyasının bu konularda sergilediği tabloyu da paylaşmayı, tartışmayı düşündüğünü söylemektedir.
Hayri Kozak, Galatasaray Kulübü’nün yönetim faaliyetleri ve ekonomik verilerin irdelendiği, tartışıldığı platformlar olan Olağan Genel Kurul ve Divan Kurulu toplantılarında yaptığı konuşmalarla gündeme gelmektedir. Hayri Kozak, bu toplantılarda kulübün mali durumu, borçları, gelirleri, giderleri, transfer politikası, sportif başarıları gibi konularda eleştirel ve yapıcı bir bakış açısıyla değerlendirmeler yapmaktadır.
Hayri Kozak, ayrıca kulübün resmi sitesinin ve GSTV’nin üyelerin görüş, öneri ve eleştirilerine yer vermeyerek uzun yıllardır adeta bir “Pravda” anlayışı sergilediğini iddia etmektedir. Hayri Kozak, kulübün şeffaf olması gerektiğini, medyanın da kulüp içindeki farklı sesleri duyurması gerektiğini savunmaktadır.
Hayri Kozak, spor kulüplerinin, özellikle yaklaşık 50 milyonu aşkın taraftar kitlesine sahip 4 büyük kulübün, ülkeye ve Türk kamuoyuna karşı çok ciddi sorumlulukları olduğunu belirtmektedir. Hayri Kozak, bu kulüplerin yönetim kalitesinin ülkemizin ekonomik, sosyal ve sportif yaşamını doğrudan etkilediğini, bu nedenle bu kulüplerin yönetimlerinin kuruluş şekilleri, doğru yönetilip yönetilmedikleri, denetlenip denetlenmedikleri tam anlamıyla birer araştırma konusu olduğunu vurgulamaktadır.
(Haber Merkezi)
