Halkın Kurtuluşu Partisi’nden dava!
Valilik kararı ile 18 Mart ve 24-25 Nisan törenlerinde Gelibolu Yarımadası`ndaki tören alanlarının 100`üncü yıl olması sebebiyle yoğunluk ve araç trafiği de dikkate alınarak Çanakkale dışından gelecek ziyaretçilere kapatılması tepki çekiyor. Halkın Kurtuluşu Partisi, konuyla ilgili olarak yürütmenin durdurulması için Çanakkale İdare Mahkemesi`ne dava açtı.
Çanakkale Valiliği`nin kararı ile, hem 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi`nin hem de 24-25 Nisan Çanakkale Kara Savaşları ve ANZAC çıkarmasının 100`üncü yıl tören programlarında, yoğunluk ve trafik gibi sebeplerle Çanakkale dışından gelecek olan ziyaretçilere tören alanlarının kapatılmasına tepki geliyor. Halkın Kurtuluşu Partisi, dün Çanakkale Adliyesi önünde basın açıklaması yaparak Çanakkale İdare Mahkemesi önüne kadar yürüdü. Sonrasında ise İdare Mahkemesi`ne ilgili kararın yürütmesinin durdurulması için dava açtı. Halkın Kurtuluşu Partisi Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir İl Başkanı Tacettin Çolak, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamasında “AB-D Emperyalizminin İşbirlikçisi, Ortaçağcılar; Çanakkale Zaferinin 100’üncü Yıldönümü Kutlamalarını Halka Yasaklayamazlar. Çanakkale Valiliği 31/12/2014 tarihli bir genelge ile Çanakkale Savaşlarının 100’üncü yıldönümünde; 18 Mart ve 24-25 Nisan 2015 günlerinde Mehmetçik Abidesi’nin bulunduğu Gelibolu Yarımadası`nı ziyaretçilere kapatılacağını duyurdu.
Çanakkale Valiliği; yaptığı rezaletin farkında olacak ki, yazının girişinde Çanakkale Zaferine `övgü`ler düzmekte. `Çanakkale Savaşları’nın 100. Yıldönümü ilimizde büyük coşku ili kutlanacaktır` demekte. Ancak hemen altında ise; Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı Kültür ve Turizm Bakanlığı, Genel Kurmay Başkanlığı ve Valiliğin koordinasyonunda hazırlanan töre programları çerçevesinde `Gelibolu Tarihi Alanı’nın halkın ziyaretine kapatılacağının kararlaştırıldığı açıklanmaktadır. Buradan da anlaşılıyor ki, yasaklama Valiliğin bir tasarrufu değil, Hükümetin Çanakkale Valiliğine verdiği bir talimatın sonucudur. Neymiş; T. Erdoğan’ın ev sahipliğinde yapılacak törenlere yurtdışından gelecek konuk sayısında artı olacakmış.. İyi de törenlere yurtdışından binlerce-onbinlerce insan mı geliyor ki? Bundan önceki yıllarda da dışarıdan törenlere gelenler oluyordu. Halkımız da Çanakkale Zaferini akın akın kutluyordu. Peki, bu yıl niçin yasaklıyorlar? Çünkü bunlar; Halk’tan korkuyorlar. Çünkü bunlar; aslında Çanakkale Zaferine düşmanıdırlar. Bu zafer kutlamaları sayesinde, Antiemperyalist Birinci Ulusal Kurtuluş Savaşımızın Halklarımızın bilincindi canlanmasını istemezler. Çanakkale Zaferi’nin Kahraman Komutanı Mustafa Kemal’e ve O`nun kurduğu Cumhuriyet’e de karşılar. Çünkü bunlar; Vahdettinlerin, Sait Mollaların, Ali Kemallerin torunlarıdır. Davet ettikleri “konuk”ların büyük çoğunluğu, 1915`de Çanakkale önlerine gelen ve Boğaz geçebilselerdi İstanbul’u dolayısıyla tüm ülkemizi işgal etmek isteyen Batılı Emperyalistlerin temsilcileridir. Oysa Çanakkale Zaferi; Emperyalistlere Karşı Mazlum Halkların İlk Zaferidir. Bu nedenle Çanakkale Zaferi Kutlamalarını Halka yasaklayamazsınız. Bu “yasağı” tanımıyoruz. Ayrıca şu anda da bu haksız ve hukuksuz yasaklamanın iptali için Çanakkale İdare Mahkemesi`nin Yürütmenin Durdurulması istemli davamızı açıyoruz. Yine belirtelim ki Partimiz, yıllardan beri her yıl 18 Mart`larda Çanakkale’de Alternatif Kutlamalar düzenlemektedir. Çanakkale Zaferini; `mezarlarından kalkıp gelen evliyaların kazandığı` yalanını yayan ortaçağcı gericilere karşı, Zaferin sınıfsal, askeri ve tarihsel özelliklerini, Mazlum Halkların Batılı Emperyalistler karşısındaki destansı direnişlerini anlattık Halkımıza... Bu yıl da anlatacağız. Halkın Kurtuluş Partisi; geçmişte nasıl Çanakkale’ye gitmişse bu yıl da aynı şekilde Çanakkale Zaferini Kutlamaya gelecektir. Yasaklamalar, engeller bizleri yolumuzda döndüremeyecektir” dedi.