Halkı kandırmayın
Atikhisar Barajı`na yakın Serçiler Köyü`nde yapılması planlanan altın arama çalışmalarına halkın tepkisi çığ gibi büyüyor. Çanakkale halkı altın tekelleri baskısı altında olan kentin su, hava ve yaşam alanları ile doğal kaynaklarını korumak için verilen mücadelenin daha etkin bir şekilde sürdürülmesi gerektiğini belirterek; “Geleceğimizden endişe duyuyoruz. Altın tekelleri baskısı altında olan bir kentin ayaklanması gerek” dediler.
Çanakkale halkı altın tekelleri baskısı altında olan kentin su, hava ve yaşam alanları ile doğal kaynaklarını korumak için verilen mücadelenin daha etkin bir şekilde sürdürülmesi gerektiğini belirterek, “Geleceğimizden endişe duyuyoruz. Altın tekelleri baskısı altında olan bir kentin ayaklanması gerek” dediler.
İşte Çanakkalelilerin konuya ilişkin görüşleri;
Ayşe Şahin: En önemli yaşam kaynağı su ve havadır. Geleceğini düşünen hiçbir sorumlu vatandaş suyunun kirlenmesini istemez. Halkımız daha çok tepki vermeli. Nedense Türkiye`de halk her türlü etkinliğe meraklı, ama konu çevre olunca duyarsız. Altın tekelleri baskısı altında olan bir kentin ayaklanması gerek. Atikhisar Barajı`ndaki suyun tehdit altına girmesi son derece vahim.
Yıldız Mehmet Ali: Altın tekellerinin altın aramak istediği köy annemin köyü. Çok endişeleniyorum, biz kaç kuşaktır Çanakkaleliyiz. Bugün bunları konuşuyor olmak çok üzücü. İnsanlarımız çok sessiz kalıyor. Oysa ki şimdiye kadar korunmuş. Suyumuza, doğamıza, çevremize sahip çıkmalıyız.
Ayşe Aymak: Tepki yetersiz. Daha duyarlı olmak zorundayız. Bizde mantık hatası var. Halkımız ses çıkarmak yerine biz ne yaparsak yapalım altıncılar güçlü bildiğini okur diye düşünüyor, oysa halkın gücü her şeyin üstündedir. Çoğunluğun istemediği ve hayır dediği birşeye geçit vermek demokrasiye ters. Ben Serçiler Köyü`ndeki eyleme katıldım. İsterdim ki binlerce kişi destek versin. Memlekette bir takımın maçına bile daha çok taraftar bulunurken, halkın geleceğini ilgilendiren bu kadar önemli bir olaya duyarsız kalmasını anlamak mümkün değil. Halkımı duyarlı olmaya davet ediyorum.
Osman Demirkan: Altın aranılacak bölgenin barajın yakınında olması yüzünden endişeliyiz. Bu konuda toplumun dikkatini daha çok çekmek lazım. Birçok insan gazete okumuyor, tv izlemiyor. Oysa ki yaşadığı memlekette neler oluyor neler? O yüzden vatandaşın aydınlatılması gerek.
Muhammet Yılmaz: Bence belli mahallelerde her hafta toplantı düzenlenmeli, mahalle toplantılarında olup bitenler paylaşılmalı. Belediye anons edebilir. Çoğu ÇED toplantısı yaptırılmadı, katılım azdı deniyor, bizim haberimiz yok ki. Katılımın az olması normal. Halkın dikkatini çekecek başka yollar bulunmalı.
Celal Sezer: Altın arama çalışmalarına karşıyız. Çoluk-çocuğumuz için endişe ediyoruz. Siyanür toprağa karışacak, suya karışacak. Bunun önüne geçmek gerek. Herkese sorumluluk düşüyor. Bu çevre hepimizin. Sonuçta altın arama çalışmalarının sonucunda doğan tehlikeler ispatlanmış, hala tehlike yok demek halkı kandırmaktır.
