Ersümer "Çanakkale CHP'nin olmaya devam eder"

1000

 Ersümer, bir gazetecinin iktidar partisi ile olan ilişkisine yönelik sorusuna “Çanakkale’de 80 bin 100 bin kişiye gelen mesajlar bana da geliyor. Başka da ilişkimiz yok.” dedi. Ak Parti’den adaylık teklifi gelmesi durumundaki bir soruya da şöyle yanıt verdi: “Bu durumu Bülent Turan’a iletirim. Çünkü burada o işi yapabilecek düzeyde siyaset yapabilen Bülent Turan var” dedi. 

Çanakkale’de, 90’lar siyasetine damga vuran, Türkiye’nin ve Çanakkale’nin en üst düzeyde siyaset yapmış, değerlendirmeleri herkesçe dikkatle dinlenen, Başbakan eski Yardımcısı, Enerji ve Tabi Kaynaklar eski Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer, ülke ve kent gündemini değerlendirdi. Çanakkale’deki gazetecilerle bir araya gelen usta siyasetçi, yerel seçimlere ilişkin çok net ve çarpıcı ifadeler kullandı. En önemli ve en çok merak edilen soruya, ‘aday olacak mısınız?’ sorusuna net bir cevap verdi. “Belediye Başkanı olmayı düşünmüyorum…”  Başbakan eski Yardımcısı, Enerji ve Tabi Kaynaklar eski Bakanı Mustafa Cumhur Ersümer, “Bir şeyle mücadele edebilmek için bir dayanak olması lazım. Deneyimli bir siyasetçiyim; haliyle oy oranlarını, oy verme temayüllerini biliyorum. Bu oy durumuna göre, Çanakkale halkının tutumlarına bakıyorum, siyasi partilerin bu tavırları ve bu yaklaşımlarına göre gördüğüm şey şu; Çanakkale CHP’nin olmaya devam eder.” dedi. 
 Gazetecilerin yerel seçimlerde aday olup olmayacağı şeklindeki soruya “Adaylık teklifi elbette alıyorum” diyen siyasetin deneyimli ismi Ersümer, “Zaman zaman yerel ve genel seçimler öncesinde siyasi partilerden adaylık teklifleri geliyor. Bu yerel seçimler içinde de geldi. Bu teklifleri değerlendirirken; kişisel fikirlerim ile ilgili olan şeyler, o benim mahremiyetim, onu orada bırakırım. Ben belediye başkanı olmayı düşünmüyorum.” Dedi. İktidar partisinden adaylık teklifi gelmesi halindeki tavrını soran gazetecilere ise “Bir teklif gelirse ben Bülent Turan’a iletirim. Çünkü burada o işi yapabilecek düzeyde siyaset yapabilen Bülent Bey var. Benim belediye başkanlığı ile ilgili bir düşüncem yok. Benim gördüğüm bu şekilde. Oy oranlarına bakıyorum. Seçmenin temayüllerini görüyorum. Bu partilerin durumunu hep beraber görüyoruz. İktidar partisinin bu oy durumuna göre bu oy farkını kapatabilmesi mümkün mü? Cumhur İttifakının aldığı oylar meydanda, Millet İttifakının aldığı oylar da meydanda. Hemen hemen bir bölü iki oranında fark var. Siz şunu diyebilirsiniz ‘Cumhur ittifakı aldığı oyları hemen hemen yine alır üstüne de oy koyamaz mı’ derseniz; veya Millet İttifakının oy oranı aynı kalır mı diye sorarsanız ben böyle düşünüyorum” dedi. 

Çanakkale’de gördüğüm sevgiyi, saygıyı hiçbir şeye değişmem” 
“Bir siyasetçi olarak her seçim öncesi adımın geçmesi şahsım adına memnuniyet verici” diyen Ersümer, “Ama bir de Çanakkale açısından bakarsak; içim sızlıyor. Ben çok isterdim ki; benden sonra beni geçecek, benim çıtamı aşacak daha çok milletvekili olsun, daha çok bakanlar çıksın isterdim. Ama bu Çanakkale’ye özel bir şey de değil. Türkiye geneline bakarsanız siyasetin insanların önünü açan, rekabet edilebilir bir ortam sağlaması mümkün değil. Bir liderler sultasından bahsediyoruz. Siyaseten belli bir grup, belli bir zümre belli bir kişi adaylıklara karar veriyorsa veya delegelerin herhangi bir hükmü yoksa, insanlar ‘Ben birilerinin iki dudağı arasında mı kariyer yapacağım?’ der. Ben bunu tüm yaşantım boyunca söyledim. İsmimi asla bir kişinin iki dudağının arasına vermem. O yüzden iyi siyasetçiler yetişmiyor. Benim Çanakkale’de gördüğüm ilgiyi, sevgiyi saygıyı Allah tüm siyasetçilere nasip etsin. Ben bu sevgiyi saygıyı Türkiye genelinde görüyorum ama Çanakkale’dekini hiçbir şeye değişmem. Siyasi yaşantım böyle devam etsin istiyorum. Bu görevden kaçmak anlamına gelmesin, ben hiçbir şeyden de kaçmam. Benim söylemeye çalıştığım şey burada farklı. Ben ne belediye başkanlığını halka hizmet olarak küçümserim ne de ben bu işleri yaptım şimdi bu işi yapmam diye konuşurum. Şu anda Çanakkale’deki seçimler belli bir yere doğru gidiyor” ifadelerini kullandı.
 
“Siyaset yapma şekli değişti”
Ersümer, açıklamalarını “Tüm siyasi liderler ve siyasetçiler, mevcut durumun yanlış olduğunu, bu şekilde aday belirlenmesinin doğru olmadığını çok iyi biliyorlar. Hepimiz biliyor ve hepimizde söylüyoruz. Hatta siz de bana sen kaç defa ön seçimle aday oldun diye de sorabilirsiniz. Ama Türkiye de siyaset yapma şekli değişti. Biz hizmet odaklı siyaset yaptık, halkın içerisinde kendimizi kabul ettirdik. Parti içerisinde de kabul ettirdik. Ama şimdi böyle bir çaba da yok. Yani ben gideyim tüm parti üyelerini ikna edeyim, delegeleri ikna edeyim diye bir şey de yok! Partililerin kabullerini alayım diye bir siyaset tarzı yok. Herkes kendisini bir yerlere beğendirmek için siyaset yapıyor. Sizlere de geliyordur mutlaka, halkın milletvekilleri ile ilişkisi, halkın bakanlarla ilişkisi, halkın cumhurbaşkanı ile ilişkisi bizim dönemimizde olduğu gibi mi? katiyen değil. Biz ön seçime girmedik ama her kongre de en az iki – üç adaylı kongreler yaptık. Bir oyla iki oyla il ilçe başkanlıkları değişti. Sabahlara kadar köy köy gezerek kongre yaptık. Şimdi öyle mi? Yapılan kongrelerin hepsi doldur boşalt. Şimdi ön seçim mi? Kongreler bizim zamanımızda olduğu gibi kişilerin fikirlerinin çarpıştığı gibi mi oluyor?” değerlendirmeleri ile tamamladı. 
(Seçkin Sağlam)
Paylaş