Erkek "Ülkeyi yönetemeyen bir iktidarla karşı karşıyayız"

3812

 Türkiye’de salgın süreci ile birlikte, siyasi gelişmelerde gündemdeki sıcaklığını koruyor. Baro Başkanları’nın Ankara yürüyüşünün ardından geçtiğimiz günlerde yapılan tutuklu gazeteciler davasında Barış Terkoğlu, Aydın Keser ve Ferhat Çelik adli kontrol şartıyla tahliye edilirken, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç ve Murat Ağırel`in tutukluluğuna devam kararı verildi. Tutuklu gazeteciler davasının ardından ise önceki gün 2018 yılında yaşanan ve 25 kişinin hayatını kaybettiği Çorlu tren kazası davası önceki gün Çorlu’da görüldü. Gelişmeleri ve davaları yerinde takip eden CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, davaları, gelişmeleri ve ülke gündemine dair düşüncelerini gazetemiz Çanakkale OLAY’a aktardı. Gazetecilerin yönetenler için değil, yönetilenler için gazetecilik yaptığını belirten Milletvekili Erkek, gazeteciliğin yargılandığını belirtti. Basın özgür değilse toplumunda özgür olamayacağını ifade eden Milletvekili Erkek, “basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, haber alma özgürlüğü… bunlar demokrasinin temel taşlarıdır” dedi. Çorlu tren kazası davası ile ilgili ‘kaza’ demek yerine olayın bir katliam olduğu vurgusunu yapan Milletvekili Erkek, 4 sorumlunun yargılandığını, ancak asıl sorumlu olan ‘siyasi ve yöneticilerin’ hükümet tarafından korunarak ödüllendirildiğini söyledi. Kazanın ağır ihmaller sonucu gerçekleştiğini belirten Milletvekili Erkek, ihmallerin CHP Tekirdağ Milletvekilleri tarafından yazışmalar şeklinde ortaya çıkartıldığını, yol bekçileri olsaydı, yol kontrolleri yapılmış olsaydı bu facianın ortaya çıkmayacağını ifade etti. Milletvekili Erkek, gelişmelerle ilgili; “Basiretsiz ve artık Türkiye’yi yönetemeyen bir saray iktidarı ile karşı karşıyayız. Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz ve artık tüm Türkiye görüyor. İlk seçimde millet gereken dersi sandıkta verecek” dedi.

“Gazeteciler, yönetenlere için değil, yönetilenler için gazetecilik yaparlar”

Milletvekili Erkek, tutuklu gazeteciler davası ile ilgili; “Saray iktidarının şunu çok iyi bilmesi lazım! Gazeteciler, yönetenlere hizmet için değil, halka, yönetilenlere hizmet için görev-gazetecilik yaparlar. Gazetecilik yargılanıyor. Basın özgür değilse, gazeteciler cezaevindeyse,  gazeteciler işsizse o zaman toplumda özgür değildir. Özgür basın, toplumun özgürlüğü için olmazsa olmazdır. Aynı zamanda basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, haber alma özgürlüğü… bunlar demokrasinin temel taşlarıdır. Basın, ifade özgürlüğünün olmadığı bir yerde, siz baro başkanlarının kaldırımda yürümesinden bile korkar hale geldiyseniz demokrasiden bahsetmek mümkün değil. Önceki gün gazetecilerin duruşmasında Çağlayan Adliyesi’ndeydik, bugün Çorludayız. Saray iktidarı, bu düzen, bu tek adam sistemi. Hukuksuzlukları, adaletsizlikleri her geçen gün büyütüyor” dedi.

 

“Kaza değil, katliam”

Çorlu tren kazası davasına katılan Erkek, olayın kazadan çok katliam olduğunu vurgulayarak; “Çorlu’dayız, Çorlu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen tren kazasında aslında kaza demek ne kadar doğru, resmen katliam şu anda onu takip ediyoruz.  Çorlu’daki durumda 4 tane sanık yargılanıyor ama asıl gerçek sorumlular, üst düzeydeki sorumlular, siyasi sorumlular nerede? İktidar tarafından daha yüksek yerlere getirildiler, korundular. Bütün Türkiye Çorlu tren kazasının ağır bir ihmal sonucunda gerçekleştiğini biliyor.  Yoksa o çocuklar, o insanlar ölmeyecekti. Büyük acılar var ve bu acılar, mağduriyetler ömür boyu sürecek. Biz yaşamını yitirenlerin ailelerine, bu kaza sebebi ile sakat kalmış mağdurlara manevi destek ve yargılamayı takip etmek için buradayız. Son dönemde Tekirdağ Milletvekillerimizde bunu ortaya çıkarttı. Öyle belgeler, öyle yazışmalar ortaya çıktı ki! demiryollarının yetkili kurumları arasında ne kadar ağır ihmal olduğu belgeleri ile, kendi iç yazışmalarında ki belgeleri ile ortaya koydular. Yol bekçileri olsaydı, yol kontrolleri yapılmış olsaydı böyle bir kaza ortaya çıkmış olmayacaktı. Basiretsiz ve artık Türkiye’yi yönetemeyen bir saray iktidarı ile karşı karşıyayız. Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz ve artık tüm Türkiye görüyor. İlk seçimde millet gereken dersi sandıkta verecek. Yolcudur Abbas bağlasan durmaz” dedi.

(Eren Aşnaz)

Paylaş