Eğitim-Sen hedef belirledi...
Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi, olağan genel kurulun ardından yaptığı ilk şube meclisi toplantısında hedeflerini belirledi.
Konu ile ilgili açıklama yapan Eğitim-Sen Çanakkale Şube Sekreteri Mustafa Bulgurcu; Çanakkale Eğitim-Sen’in hedeflerini kamuoyuna açıkladı. Bulgurcu; “Çanakkale Eğitim-Sen Şubesi 1 Mart’daki Olağan Genel Kurulunun ardından ilk Şube Meclisi toplantısını 5 Nisan Cumartesi günü yapmıştır. Gayet heyecanlı ve zevkli geçen şube meclisi toplantısına yürütme kurulu üyeleri ile ilçe ve işyeri temsilcileri katılmıştır. Toplantı sendika işleyiş süreci ile başlamış, Şube Başkanı Telat Koç sendika faaliyetlerini ve ilkelerini açıklamıştır. Daha sonraki gündem maddeleri sendikanın demokratik merkeziyetçilik anlayışı doğrultusunda ilçelerin ve işyeri temsilcilerinin görüş ve önerileri ile devam etmiştir. Bu öneriler ile sendikanın gelecek süreçte mücadele ilkeleri ve faaliyet alanları oluşturulmuştur. Çanakkale Eğitim-Sen’in önümüzdeki süreçteki hedefleri: hayatın her alanında emek ve demokrasi mücadelesine devam edecektir. Laik ve bilimsel eğitimin takipçisi olacaktır. Her türlü haksızlığa karşı tepki gösterecektir. Üyelerimizin bütün sorunları ile anında ilgilenecek, haklarını savunacaktır. Okul ve ilçe gezileri ile üyeleriyle sürekli temas halinde olacak onların mağduriyetlerini giderecektir. Üyelerini bilgilendirmek, haklarının ne olduğunu sahip çıkabilmelerini sağlamak için seminer ve paneller düzenleyecektir. Bu faaliyetlerin planlanması şimdiden yapılmıştır. Örneğin 12-13 Nisan 2014 tarihlerinde Çanakkale Eğitim-Sen Küçükkuyu beldesinde 2 günlüğüne kampa girecektir. Bütün Çanakkale’nin sorunları gündeme gelecektir. 17 Nisan 2014 tarihinde Köy Enstitülerinin kuruluş günü nedeni ile Köy Enstitüsü çıkışlı öğretmenler ile bir faaliyet gerçekleştirilecektir. Çanakkale Eğitim-Sen kadınlara pozitif ayrımcılık tanımaktadır. Bu nedenlerle üyelerimiz her hafta toplanarak kadın örgütlenmesi ve kadın sorunları tartışılacaktır. Çanakkale Eğitim-Sen önümüzdeki dönem tayin ve atamaların takipçisi olacaktır. Üyelerimizin mağduriyetleriyle mücadele edecektir. Özellikle idareci atamalarının takipçisi olacağız. Bizim sendika olarak talebimiz her okulun kendi idarecisini seçmesidir. Sosyal ve kültürel faaliyetlerle üyeler ile olan bağımızı güçlendireceğiz, her türlü faaliyetin içinde olacağız. Sendikanın kendi bünyesi içinde tüzük, örgütlenme, eğitim, sosyal etkinlik, kadın vs. komisyonları oluşmuştur. Bu komisyonlar tüm üyelerimize açık olacaktır. Her türlü çalışmayı komisyonlar için yapabileceklerdir. Çanakkale Eğitim-Sen meclisten çıkan bu kararlar doğrultusunda hayatın her alanında bulunacak bilimsel gerçekler ve evrensel ilkelerle emek ve demokrasi mücadelesinde devam edecektir” dedi.
MEB`in örgün eğitim istatistikleri
Bulgurcu açıklamasının devamında ise MEB’in 2013-2014 örgün eğitim istatistiklerine de değindi. “Eğitimde 4+4+4 dayatmasının yıkıcı sonuçlarını bütün açıklığıyla göstermektedir” diyen Bulgurcu; “Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2013-2014 Örgün Eğitim İstatistiklerini tek başına 4+4+4 sonrasında okullarda yaşanan ve giderek derinleşen sorunlardan, acil çözüm bekleyen okula başlama yaşına ilişkin sorunlar, kalabalık sınıflar, okullarda yeterli altyapının olmaması, fiziki donanım eksiklikleri, anadilinde eğitimin olmaması nedeniyle yaşanan sorunlardan bağımsız ve ayrı değerlendirmek mümkün değildir. Eğitimde 4+4+4 dayatmasının uygulanmaya başlanmasından bu yana okullarda en çok gözlenen sorunlar; 72 ay öncesi çocukların hala okula uyum sağlayamamaları, okula giriş çıkış saatleri, velilerden para toplama uygulamalarının yaygınlığı, temizlik sorunu, imam hatiplerle ortak binaları paylaşan okullarda öğrencilere yönelik çeşitli baskılar eğitim gündeminde ön sıralardaki yerini korumaktadır. Özellikle son 12 yıl içinde, eğitimin büyük ölçüde paralı hale getirilmesine paralel olarak, eğitimde dini inançların istismarı ve dinsel sömürüye kaynaklık eden kimi uygulama ve söylemlerin yaygınlaşması 4+4+4 düzenlemesinin diğer bir dikkat çekici yönünü oluşturmaktadır. AKP iktidarının eğitim sisteminde yaşanan değişiklikler üzerinden bugüne kadar ortaya koyduğu pratik, her türden dini inancı istismar ederek, çocuklarımızı ve toplumu “tek din, tek mezhep” anlayışı üzerinden “tek tip” hale getirmeye çalışıp, sürekli yeni kamplaşmalar yaratarak iktidarını sürdürmektir.
Zorunlu din dersleri uygulamasına ek olarak, 4+4+4 ile zorunlu seçmeli derlerin getirilmesi ve buna bağlı olarak eğitim müfredatında din derslerinin ağırlığının arttırılması, okullarda ibadet yerlerinin açılmak istenmesi gibi girişimler, eğitim sistemini dört bir yandan kuşatmış ve eğitimde yaşanan en temel soruların üzerini örten, bu anlamda iktidarın işini oldukça kolaylaştıran bir işlev görmeyi sürdürmektedir. Gerek 4+4+4 düzenlemesi ile eğitim sistemini kendi siyasal çizgisinde biçimlendirmek isteyen AKP iktidarı gerekse, eğitim biliminin en temel ilkelerini çiğneyerek 4+4+4 dayatmasını bütün eleştirilerek kulaklarını tıkayarak hayata geçiren Milli Eğitim Bakanlığı eğitimdeki kaosun ve mevcut karanlık tablonun baş sorumlularıdır. Milli Eğitim Bakanlığı, tüm topluma ve öğrencilerimize böylesi bir kötülüğü yapmaktan vazgeçmeli, zaman geçirmeden eğitimde 4+4+4 dayatmasından vazgeçmelidir. Eğitim Sen, çocuk ve gençlerimizin geleceğinin karartılmasına yönelik her girişim karşısında mücadelesini kesintisiz olarak sürdürmeye kararlıdır” şeklinde konuştu.