TBMM Genel Kurulu`nda söz hakkı alan CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, Türk Silahlı Kuvvetleri subaylarının yurtdışına eğitime gönderileceği ülkelerin seçiminde büyük bir hata olduğunu öne sürerek; "Türk subayı ancak Türk Harbiyesinde yetişir. 1920 yılında ülkemizi paylaşmak isteyen işgalciler de Sevr Anlaşması`nın 168`inci maddesiyle askerî okulları kapatmak istiyordu biliyor musunuz? İşte bu sizin yaptığınız da şu anda aynı şey" şeklinde konuştu.
"Türk subayı ancak Türk Harbiyesi`nde yetişir"
2500 yıllık askeri geleneğe sahip olan Türk Silahlı Kuvvetleri subaylarının yurtdışında değil, Türk Harbiyesi`nde eğitim alması gerektiğini vurgulayarak; "CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, 2500 yıllık askeri geleneğe sahip Türk Silahlı Kuvvetleri subaylarının yurtdışına eğitime gönderileceği ülkelerin seçiminde büyük bir hata yapıldığını ifade ederken, "Bizden daha alt seviyedeki ordu harp okullarındaki eğitim, Türk subayına ne katacaktır? Şunu unutmamalısınız ki Türk subayı ancak Türk Harbiyesi`nde yetişir. 1920 yılında ülkemizi paylaşmak isteyen işgalciler de Sevr Anlaşması`nın 168`inci maddesiyle askerî okulları kapatmak istiyordu biliyor musunuz? İşte bu sizin yaptığınız da şu anda aynı şey. Buna pire için yorgan yakmak denir, başka bir şey denmez" ifadelerini kullandı.
"Hangi ülkelerin harp okullarına öğrenci gönderilecek"
"Depremlerin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpların Telafisi için Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi İhdası ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik" yapılmasına ilişkin torba kanun teklifinin, 1325 Sayılı Askeri Okullar Kanununda değişiklik içeren 4. Maddesi üzerine Meclis Genel Kurulu`nda yaptığı konuşmada, teklifi ağır bir dille eleştiren Ceylan, değişiklik teklifinin uygulamada zaten devam eden bir sistem olduğunu ifade ederek; "Askerî öğrencilerin yurt dışında, yabancı harp okullarında değişim programlarıyla eğitim öğretim görmesi meselesi. Teklifle öğrenci sayısının artırılması hedefleniyor, bunda karşı olunacak bir şey yok ancak burada dikkat çekilmesi gereken hangi ülkelerin harp okullarına öğrenci göndereceğimiz meselesi" diye konuştu.
"Türk subayına ne katacaktır?"
CHP`li Ceylan, eğitim seviyesinin Türkiye`den daha düşük ülkelere, öğrencilerin gönderilmesinin bir mantığı olmadığını dile getirerek; "Teklifte bu konu belirsizdir. Bu değişimin, bizden daha ileri teknoloji ve donanıma sahip, mesela NATO üyesi ülkeler gibi ülkelerle gerçekleştirilmesi durumunda faydalı olması mümkündür. Yoksa bizden daha alt seviyedeki ordu harp okullarındaki eğitim, Türk subayına ne katacaktır? Şunu unutmamalısınız ki Türk subayı ancak Türk Harbiyesi`nde yetişir" diye konuştu. AKP İktidarının 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra ordu eğitim sistemini de bozduğunu ileri süren Özgür Ceylan, "Askerî liseleri, harp okullarını ve harp akademilerini kapattınız. Dünyada hiçbir benzeri görülmeyen Milli Savunma Üniversitesi adı altında astsubay ve meslek yüksekokullarını, harp akademilerini açtığınız garabet bir sistemle maalesef ki askerî eğitim sistemine çok büyük darbe yaptınız. Şunun altını çizerek belirtmek isterim ki askerlik, kendine özgü doğası, gerçekleri olan çok özel bir meslektir ve üniversitede asker yetişmez" ifadelerini kullandı.
"Buna pire için yorgan yakmak denir"
Askeri okulların kapatılmasına değinen Ceylan; "1920 yılında ülkemizi paylaşmak isteyen işgalciler de Sevr Anlaşması`nın 168`inci maddesiyle askerî okulları kapatmak istiyordu biliyor musunuz? İşte bu sizin yaptığınız da şu anda aynı şey. Buna pire için yorgan yakmak denir, başka bir şey denmez değerli arkadaşlar" sözlerini kullandı.
"Ordumuzun eğitim haricinde çok fazla sorunu var"
Ceylan, Türk Silahlı Kuvvetleri`nin sorunlarına değinerek; "Ordumuzun bir tek bu sorunları mı var? Hayır. Bakın, ordumuzda şu anda eğitimin haricinde çok fazla sorun var. Bunların en başında gelenleri özlük sorunları" dedi. Özgür Ceylan TSK mensuplarının yaşadığı özlük sorunları dile getirerek, "Bakın, emekli binbaşılarımız makam, görev tazminatları bir türlü verilemediği için çok büyük ekonomik sıkıntı içerisindeler. Aynı şey emekli astsubaylarımız için de geçerliliğini korumakta. Yaklaşık 20 bin eski uzman çavuşumuzun kanunen hiçbir engel olmadığı hâlde kamuya atamaları yapılamamakta. Yine eski uzman çavuşlarımızdan ve uzman çavuşlarımızdan adi malullerin birinci derece sağlık tazminatı talepleri görmezden gelinmekte" dedi.
"Ekonomik sıkıntılarla boğuşuyorlar"
Şehit aileleri, yakınları ve gazilerinin yaşadığı problemleri de gündeme getiren CHP3li Ceylan; "Bu ailelerimiz, özellikle er statüsündeki şehit yakınları maalesef ekonomik sıkıntılarla boğuşuyorlar. Er statüsündeki şehit yakınları ve malul gazilerimizin maaşı geçmişte en düşük memur maaşına endeksliyken bugün memura verilen 8.077 tutarındaki seyyanen zamdan faydalanamıyorlar. Muvazzaf ve bu er statüsündeki askerlerimiz, şehit yakınlarımız ve gazilerimiz arasındaki bu ayrıma son verelim, onlara destek çıkalım" ifadelerini kullandı.
"AKP`den korunmak zorunda kalıyor maalesef"
CHP`li Ceylan deprem bölgesi için verilen kanun teklini dile getirerek; "Evet, 6 Şubat depreminin yarasını sarmak için verilen bu kanun teklifi maalesef ki her zamanki gibi AKP`nin alelacele torba yasa şeklinde getirdiği bir kanun teklifi olarak karşımıza çıktı. Onlar için ne yapsak azdır. Ama son dönemde dikkat ediyorsanız, deprem gibi, sel felaketleri gibi felaketler olduğunda, ardından devletin de yani AKP`nin de vatandaşa çöktüğü ikinci bir felaket daha yaşamaya başladık. Vatandaşımız depremden, selden korunmak yanında, bir de AKP`den korunmak zorunda kalıyor maalesef. Depreme dayanıklı konut, sele dayanıklı dere yatağında ev yapmamakla çözüm üretilebilirken AKP`den korunmak için ne yapılabilir, biz de henüz bilmiyoruz" şeklinde konuştu.
"Pamuk eller cebe"
Her felaketten sonra vatandaşa "Pamuk eller cebe" denildiğini ifade eden Özgür Ceylan, " İBAN verilerek para isteniyor, para toplanıyor, toplanan paraların da ne olduğu bilinmiyor. Yıllardır toplanan deprem vergilerinin akıbeti de belli değil. Bu çıkacak katmerli MTV`nin de motorlu taşıtlar vergisinin de sonu bizce aynı olacak. Şeffaflık yok; milletimizin vatanseverliği, yardımseverliği istismar edilerek "Devlet nerede?" diyenler de vatan hainliğiyle suçlanıyor" dedi.
(Gökhan Özkurnaz)