Dershanelerin B planı

Tüm gelişmelere rağmen bir B planı olduğu gözlemlenen dershane yöneticileri okullaşmaya ve özelleşmeye geçme ile ilgili hazırlıkları araştırırken, dershane sisteminin bir anda bitirilebileceğini ise öğretmen, öğrenci ve veli cephesinde kimse gerçekçi bulmuyor. Milli Eğitim Bakanı Dinçer’in :"SBS ile dershanelerle ve lise çeşitliliğiyle ilgili kararları 2013 yılı içinde vereceğiz” açıklamasının ardından durumun netleşmesini bekleyen dershane yöneticileri ve öğrenciler dershanelerin öğrencinin eğitim hayatında ciddi bir tampon vazifesi olduğu konusunda hemfikir.

 

 

“Biz öncelikle okulların önceliğini savunan bir kurumuz. Önce okul, sonra dershane mantığıyla öğrencilerin okulda aldıkları bilgilerin tamamlanması, pekiştirilmesi, öğrencilerin sınav kaygısını yenmesi, rehberlik hizmetlerinden yararlanması ve etüt çalışmalarını gerçekleştirmesi amacıyla hizmet veriyoruz. Dershaneler bu anlamda Türk Milli Eğitimine katkı sağlayan ve büyük bir eksikliği gideren kurumlardır. Dershanecilik bir anda bitirilemez. Bunun için bir altyapı çalışması yapılmalıdır. Veliler parasını ödeyerek hizmet alma özgürlüğüne de sahiptir. Dershaneler birliklerinin Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşmeleri devam etmektedir. Görüşmeler Aralık ayı sonunda tamamlanacak ve durum netlik kazanacaktır. Gerek velilerin, gerekse öğrencilerin endişe edecekleri bir durum yoktur. Bizim de Genel Merkezi’miz bilgileri güncellemektedir. SBS sınavının da kalkacağı ile ilgili konu gündeme geldi. Biz de gelişmeleri dikkatle takip ediyoruz ve netlik kazanmasını bekliyoruz. SBS sınavı kalksa dahi çocukların derslerine yardımcı olmak için kursların devam etmesi gerektiği kanısındayız. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu noktada ne öğretmenleri, ne öğrencileri, ne de velileri mağdur etmeyeceği çalışmalar yürüteceğini düşünüyoruz. Sınavlar olduğu sürece, dershaneler devam eder. Dershane sektörü sadece Türkiye’de değil, dünyada yaygın bir sistem. Bundan 40 yıl önce de vardı, bugün de var. Bir anda bitmesi söz konusu olamaz. Kapatılmasına veliler de sıcak bakmıyor, hatta sosyal paylaşım sitelerinde “Dershane Olmasaydı…” diye kampanya oluşturuldu ve binlerce kişi katılım gösterdi. Bunun yanında şimdiye kadar yapılan açıklamalar da kapanacağı yönünde değil. Bu bağlamda öğrencilerin ön kayıtları devam edecek ve MEB’den yapılacak olan açıklamaya göre işleyiş şekillenecek. Bizler de açıklamalar ve sonuç ne yönde olursa olsun adımlarımızı kararlılıkla atacağız. Ayrıca ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan dershane sektöründe bugün ülke genelinde 100 bin civarında öğretmen ve personel istihdam edilmektedir. Bu kesimin de MEB tarafından mağdur edilmeyeceğini düşünüyoruz. Biz Final Kurumları olarak Yönetim Kurulu Başkanımızın da açıkladığı gibi hiçbir öğretmenimizi ve personelimizi mağdur etmeyeceğiz. Gerekirse okullarımızı hizmete sokarak Türk Milli Eğitimine hizmet vermeye devam edeceğiz.”

 

 

“Bu konuda TÖDER, GÜVENDER, ÖZDEBİR Milli Eğitim bakanı ile bir görüşme yaptı. Bize gelen bilgiye göre bakan dershaneleri hukuken kapatma gibi bir düşünceleri olmadığını, sadece dershanelerin etkinliğini azaltmak istediklerini ifade etmiş. Dershanelerin kapatılmasının elbette hukuki boyutu da var. Mesela benim sigorta borcum varsa bunu nasıl ödeyeceğim? Bunun dışında elbette veliler ve öğrenciler de bir endişe taşıyor. Durumun netleşmesini bekliyoruz.”

 

 

“Okullarda yeteri düzeyde ve kalitede eğitim alsak zaten dershaneye gelmeyiz. Eğitim yeterli olsaydı dershaneye gereksinim kalmazdı. Ben dershanenin öğrenciye ciddi katkısı olduğunu düşünüyorum. Ben şahsen yüzde 75 oranında destek görüyorum.”

 

 

“Dershaneler kapatılırsa işsizler ordusuna yeni kişiler eklenecek. Kapanan dershaneler yerine özel okullar açılacak, özel dersler verilecek. Birçok öğrenci de özel okullara ve derslere para veremeyeceği için hizmetten yoksun kalacak. Ben kapatılmasına karşıyım.”