"Denizimizi, ekolojisini ve canlıları daha yakında tanıyacağız"

1330
Çanakkale Belediyesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi ile Dardanel Önentaş A.Ş işbirliği ile hayata geçirilen Karina Deniz Kültürü Merkezi açılış törenine Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, eşi Hale Gökhan, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, Dardanel Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural, CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık, Belediye Başkan Yardımcıları, Belediye Meclis Üyeleri, ÇOMÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi akademisyenleri ve çok sayıda davetli katıldı. Kültür merkezinde deniz kültürünün kentte daha fazla görünür kılınmasını, yanı sıra bölgedeki denizel ekolojinin tanıtılması ve yeni kuşakların deniz bilimi ve canlılarına ilgi sağlaması amaçlanıyor. Açılışta konuşan Dardanel Önentaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen, deniz kültürünün ve denize dayalı sanayinin artmasının ülkemizin menfaatine olacağını belirtirken Rektör Murat ise; "Karina Deniz Kültürü Merkezi`nin Çanakkale`de etkili sonuçlar doğurmasını, deniz kültürünün, su ile temasın daha fazla sağlanmasına katkı vereceğini düşünüyorum" dedi. Başkan Gökhan ise konuşmasında; Çanakkale suyun ve rüzgarın kenti. Çanakkale aynı zamanda Muğla`dan sonra Türkiye`nin 2`inci kıyıya en uzun sahili olan şehir. 2 tane adamız ve 2 tane denizimiz var. Saroz Körfezimiz var ve çift taraflı akıntısı olan bir boğaza sahibiz. Burayı yapmakta ki amacımız; Çanakkale`deki deniz ekolojisini tanıtmak, su altı ve rüzgar sporlarını görünür kılmak" dedi.
 
"Denize dayalı sanayimizin artması ülkemizin menfaatine olacaktır"
Açılış konuşmaları ile başlayan törende merkez hakkında yapılan bilgilendirme sunumunun ardından söz alan Dardanel Önentaş A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Önen; "Türkiye`nin ve Çanakkale`nin 3 tarafının denizler ile çevrili olmasına rağmen, diğer Akdeniz ülkeleri gibi denize çok yakın değiliz. Bizlerin de denize yakın olmamız gerekir. Deniz kültürünün ve denize dayalı sanayimizin artması ülkemizin menfaatine olacaktır. Hedefimiz, ülkemize ve Çanakkale`ye daha fazla katkı sağlamak. Deniz ile ilgili böyle bir tesise destek sağlama fırsatı verdiği için Çanakkale Belediyesine çok teşekkür ediyorum. Bu tür yatırımların Çanakkale`mize büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu. 
 
"Deniz kültürünün gelişmesine katkı sağlayacak"
Açılışta konuşan ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat ise; "Karina Deniz Kültürü Merkezi`nin Çanakkale`de etkili sonuçlar doğurmasını, deniz kültürünün, su ile temasın daha fazla sağlanmasına katkı vereceğini düşünüyorum. Deniz Bilimleri ve Teknolojileri Fakültemizdeki hocalarımız çok değerli araştırmalar yapıyorlar. Belediye Başkanımız da bu konuda bize destekler veriyor. Buradan başta Niyazi Bey olmak üzere tüm kurumlarımıza sesleniyorum, deniz bilimlerine daha fazla katkı vermenizi bekliyoruz. Deniz Bilimleri Fakültemiz, en fazla yayın yapan fakültelerimizden biri. Onun için hocalarımızı daha fazla sahada olması gerekiyor. Bu nedenle de bütün yerel birimlerin, STK`ların ve sektörün bu konuda bize daha fazla destek vermesini diliyoruz. Böylelikle de hep birlikte Çanakkale`ye çok daha fazla şeyler kazandırabiliriz" dedi. 
 
"Kent yaşamında deniz kültürü daha fazla yayılmalı"
Son olarak söz alan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ise; "Çanakkale suyun ve rüzgarın kenti. Çanakkale aynı zamanda Muğla`dan sonra Türkiye`nin 2`inci kıyıya en uzun sahili olan şehir. 2 tane adamız ve 2 tane denizimiz var. Saroz Körfezimiz var ve çift taraflı akıntısı olan bir boğaza sahibiz. Bütün bunlara rağmen yeteri kadar denizle haşır neşir olamamışız. Biz denizin kıymetini tam bilememişiz. Bunun için Çanakkale`nin yeni nesil çocukları denizi, denizciliği, balıkçılığı tanısın ve balık avlamasını öğrensin. Yat limanı dediğimiz bir alan ve orada küçük tekneler var. Halbuki orada yelkenliler olması lazım. Onların boğazda yaz kış dolaşıyor olması lazım ancak bizde yok. Özellikle Avustralya`ya gittiğimde görmüştüm hafta sonu olduğunda denizin üzerinde yer olmuyor. Neredeyse tekneler birbirine değecek. Dolayısı ile bizim denize bakmamız lazım. Denizin kıymetini anlamamız lazım. Çanakkale`nin denizle daha fazla haşır neşir olması ve kent yaşamında deniz kültürünün daha fazla yayılması gerek. Burayı yapmakta ki amacımız; Çanakkale`deki deniz ekolojisini tanıtmak, su altı ve rüzgar sporlarını görünür kılmak. Burayı düşünürken değerli rektörümüzün cesaretlendirmesi ile Deniz Bilimleri Fakültesi dekan ve öğretim görevlileri bizimle birlikte buranın yapımı ile ilgili emek sarf ettiler. Özellikle kendilerine ve bu merkezin açılmasında emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum" dedi. Konuşmaların ardından kurdele kesimi ile açılan merkez binasını gezen katılımcılar, merkezde gerçekleştirilecek faaliyetler ve burada yer alan deniz canlıları hakkında teknik personelden bilgi aldı. 
Karina Deniz Kültürü Merkezi
Karina Deniz Kültürü Merkezi bahçesi ve binası ile kullanıcılarına birçok imkan sunuyor. Bahçede dönemsel olarak sportif balıkçılık, deniz ve gemicilik bilgileri, uygulamalı etkinlikler ile merkeze gelen misafirler ağırlanabilecekken, ayrıca Piri Reis Gelibolu haritası, Çanak kale Boğazı tarihi, rüzgar yönlerine ilişkin bilgilendirme panoları, çocuk oyun ve piknik alanları yer alıyor. 150 m2 alana sahip merkez binası içerisinde ise; sergi ve koleksiyon bölümünde dönemsel olarak temaları değişen sergiler yer alacak. Karina`nın ilk sergi ve koleksiyon teması ``Çanakkale Sualtı yaşamı``. Sergide sualtı görüntüleme yönetmeni Tahsin Ceylan`ın su altı fotoğrafları ve videoları yer alıyor. Alg ünitesinde; denizel besin zincirinin örnekleri mikroskop vasıtasıyla ekrandan izlenilebilecek. Akvaryum alanında ise; iki farklı akvaryum yer alıyor. İlk akvaryum, Çanakkale Boğazında yaşayan yerel türleri içeriyor. Bu akvaryumda Karagöz, mercan, çipura, gelin balığı gibi 14 çeşit tür bulunuyor. Diğer akvaryum ise Türkiye karasularına sonradan giren istilacı balık türlerini içeriyor. Bina içerisinde son olarak denizcilik bölümünde de deniz kültürüne ilişkin araç ve gereçler yer alıyor.
(Eren Aşnaz)
Paylaş