AKP ve MHP’li milletvekilleri oyları ile meclisten geçen ve Nisan ayında yapılması beklenen Anayasa değişikliği paketi için referandum çalışmalarına start veren CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz, köy ziyaretlerine başladı. Öz, referandum çalışması kapsamında Çan’ın Bahadırlı Köyünü ziyaret ederek, vatandaşlar ile bir araya geldi. Öz’e ziyaretinde CHP Çan İlçe Başkanı Avukat Ümran Aydın ve ilçe yöneticileri de eşlik etti. Ziyarette konuşan Öz, “Cumhuriyet Halk Partisinin her şeye karşı olduğu, alternatif bir Anayasa çalışmasının olmadığını söyleyenler yalan söylüyorlar. Yine algı yönetimiyle Halkımızı kandırmaya çalışıyorlar. Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum; Bu Anayasa değişikliği CHP ya da bir başka partinin meselesi değildir. Bu Anayasa değişikliği bir ülkede yaşayan insanların daha özgür, daha demokratik ve hukukun üstünlüğüne dayanan bir Devlet düzeni içerisinde olup olmayacağı meselesidir. CHP hem 2011 Seçim Bildirgesinde, hem de 2015 Seçim Bildirgesinde, hem de parti üst yönetiminin söylemlerinde görüleceği üzere, Siyasi Partiler Kanununun değişmesi gerektiği, yüzde 10 Seçim Barajının düşürülmesi, Milletvekillerini Vatandaşın seçmesi gerektiği, başlıkları olmak üzere birçok konuda daha özgürlükçü, daha demokratik, Milletin hakkını, hukukunu savunan bir Anayasa değişikliğinin yapılması gerektiğini söyleyen tek partidir. 15 yıldır iktidarda olan AKP, bu yönde tek başına birçok kanunu getirebilecekken tüm bunlara yanaşmamıştır. AKP 15 yılda Siyasi Partiler Kanununu değiştirebilir, seçim barajını düşürebilirdi. Her fırsatta Milli İradeden, Millet sevgisinden bahsedenler, Milli Egemenliğin daha fazla Mecliste temsil edileceği bir düzeni sağlayabilirdi. Şimdi neden bir sistem değişikliğine gitmek istiyor. 15 yıldır tek başına iktidar olan bir parti neden bu sorunları çözmedi de şimdi çözecek?” dedi.
“Neden ısrarla böyle bir sistem istiyorlar”
Ziyaretin ardından gazetemiz Çanakkale OLAY’a açıklamada bulunan Öz; “Ülkelerde Anayasalar değişebilir. Ancak Anayasalar toplumsal uzlaşma gerektirir. Maalesef bu Anayasa değişikliği paketi hazırlanırken ne STK’ların, ne Baroların, ne üniversitelerin hiçbir şekilde görüşü alınmamıştır. Bu paket toplumdan kaçırılarak meclise getirilmiş ve alelacele meclisten geçirilmiştir. AKP bu çözüm sürecinde bile birçok eksiklikleri olmasına rağmen yine de iyi niyet göstergesi olarak ‘akil adamlar’ diye bir grup kurulmuştu ve tüm Türkiye’yi dolaşmışlardı. İllerde toplumun görüşlerini almak istemişlerdi. O çözüm sürecinde yaptıkları iyi niyetli toplumsal uzlaşmayı Anayasa maddelerinde yapmamışlardır. Yani bu mesele Recep Tayyip Erdoğan meselesi değil sadece. Kim olursa olsun biz buna karşıyız. Bir ülkenin yönetimi bir kişinin eline devredilemez. 15 yıldır iktidardalar ve her türlü kanunu, yasayı çıkarma yetkileri varken, neden ısrarla böyle bir sistem istiyorlar, bunu sormak lazım. Tek adamla yönetilen Ortadoğu ülkelerinde de gördüğümüz gibi, o yönetimler elinde sonunda çökmüştür. Liderleri çökmüştür, ülkeleri kaosa sürüklenmiştir. İşte Libya’daki Kaddafi örneği gibi, Irak’taki Saddam örneği gibi, Suriye’de yaşanan iç karışıklık gibi örnekler önümüzde duruyor. Dolayısı ile böyle bir felakete doğru sürüklenecektir ülke” dedi.
“Ülkeye yatırımcı da gelmez”
Anayasa paketi ile yapılmak istenen sistem değişikliğinin yatırımcıların ülkeye olan güvenini azaltacağını belirten Öz; “Bir de ülkede güven oryamı kalmadığı zaman, yani yargı bir kişinin elinde, meclisi kurma, milletvekillerini seçme, Bakanlar Kurulunu oluşturma gibi her şeyin bir kişinin elinde toplandığı bir ülkeye yatırımcı da gelmez. Çünkü güvenmez. Özellikle kanun hükmünde kararnameler ile yönetilen bir ülkede. Yarın sabah Cumhurbaşkanı kalktığında nasıl bir kararname çıkaracak, turizmcilere şu vergiyi getirdim, sanayicilere şu vergiyi getirdim, şu yatırıma el koydum diyebilir. Mesela bunun örneği Kazakistan’da bunun örneği yaşandı. Sabah kalktı, bir yasa çıktı ve Türk işadamlarının paraları orada kaldı. Dolayısı ile yatırımcılar olaya böyle bakar. Tek adamla yönetilen bir ülkede nasıl bir kararname çıkacak korkusu ile yatırımcılar gelmez. Dolayısı ile de para da gelmez. Para gelmeyince döviz yükselir. Ziyaretlerimizde bu gibi konuları vatandaşlarımıza anlattık” dedi.
(Şenol Güven)