CHP'li Öz' başkanlık modeline "ucube' yakıştırması...
Son zamanlarda ülke gündeminde en çok tartışılan konulardan biri olan Anayasa değişikliği tartışmaları ile ilgili gazetemiz Çanakkale OLAY’a değerlendirmede bulunan CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz, TBMM Anayasa komisyonunda günlerdir süren tartışmalarda görüşlerini ifade etmeye çalıştığını ifade ederek; "Komisyonda süren 9 günlük yoğun mesainin ardından tek bir maddesine bile dokundurmayız dedikleri teklifi; verdikleri önergelerin incelenmesine bile imkan tanımayan iç tüzük ihlalleri ile sürüp giden bir komisyon süreci ile bu sabah saat 07:30’da tamamlamış bulunuyoruz. CHP olarak sürece ilişkin eleştirilerimizi günlerdir kamuoyu ile paylaşıyoruz” dedi. Konuşmasının devamında Anayasa değişikliği ve başkanlık sistemini değerlendiren ve eleştirilerde bulunan Vekil Öz şunları söyledi; “Özetle komisyondan geçen Anayasa değişiklik teklifi yasalaşır ise şu olacak. Bir kişi; parti başkanı olarak bürokratları atayacak, Atadığı kişilerden oluşan Millî Güvenlik Kuruluna Başkanlık yapacak, Müsteşarı da kendisinin atadığı gerçeğinden hareketle 6’sinı doğrudan, geri kalanını da atadığı milletvekillerine seçtirdiği Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini belirleyecek, Anayasa Mahkemesi, yüksek yargı üyelerini belirleyecek yasama organında bulunacak milletvekillerini belirleyecek, üstüne de devletin ve milletin birliğini temsil edecek. AKP-MHP kumpanyasının önerdiği sistemin ana başlıkları ve yaratacağı pratik bu olacak. Yani, kazananın her şey olduğu ama kaybedenin hiç bir şey olduğu demokrasi ve uzlaşı kültürü ile alakası olmayan metamorfoza uğramış ucube bir sistem, ucube bir rejim ülkemizde uygulamaya konulacak. Anayasa komisyonu üyelerimizin bile teklifin geneli üzerindeki görüş ve önerilerini ifade etmemişken, verilen önerge ile bir oldubitti ile teklifin geneli üzerindeki görüşmelerin bitirilmesi ve maddelerine geçilmesi Anayasa’ya en çok riayet etmesi gereken TBMM ve bünyesindeki Anayasa komisyonuna yakışmamıştır. TBMM İç Tüzüğü zorlama bir yorumla milletvekillerinin konuşma hakkının engellenmesine dayanak yapılmaya çalışılmıştır” dedi.
“Yürütmeyi de hallederim mantığı egemen”
AKP tarafından meclise sunulan Anayasa teklifi ile yasama yürütme ve yargının tek kişide toplanmak istediğini belirten Öz; “Kanunlar ihtiyaca binaen yapıldıklarında ve bir soruna çözüm getirdiklerinde anlamlı olur ve uzun süre yürürlükte kalırlar. Anayasalar ise o ülkede uygulanan normlar bütününün genel şemsiyesi niteliğindedir. Toplumsal bir mutabakat ile yapılması durumunda hedef ülkede toplumsal barışa ve gelişime hizmet ederler. 2010 yılında gerçekleştirilen Anayasa değişikliği ile ülkede hukukun ve sistemin tahrip edildiğinin itirafı niteliğinde olan bir süreç bugün yaşadığımız. AKP’nin teklif ettiği ve MHP’nin arkasında durduğunu söylediği teklifin başkanlık ile uzaktan yakından ilgisi yoktur. Özellikle 2014 yılında Cumhurbaşkanının halk tarafından doğrudan seçilmesi ile birlikte bu tartışma ülke gündemini daha sıklıkla işgal etmeye başladı. Peki ama nedir bu başkanlık sistemi? En belirgin özelliği Başkanlık sisteminin sert kuvvetler ayrılığı prensibine dayanmasıdır. Başkanlık sisteminde; Yasama, Yürütme ve Yargı birbirinden tamamen ayrıdır. Birbirlerini denetleye bilmeleri açısından gerekli mekanizmalar ayrıntılı olarak Anayasada tanımlanmıştır. Bu teklifte genel hatlarıyla Anayasa değişiklik metnine; TBMM’ye de bir nevi sen şöyle kenarda dur ben sizin yerinize yasamayı da yürütmeyi de hallederim mantığı egemen.” dedi.•
“Bağımsız bir yasama organı vardır”
Öz, dünyadaki başkanlık modellerinde olmazsa olmazın yargı bağımsızlığı olduğunu vurgulayarak, Türkiye’de yapılmak istenin ise bunun tam tersi olduğu yorumunda bulundu. Öz, değerlendirmesinde; “Bu ucube modelde bütün yetkiler tek elde toplanmakta; yasama, yürütme, yargı, bir kişiye bağlanarak kuvvetler birliği esasına dayanan bir rejim tasarlanmaktadır. Başkanlık sisteminde başkandan tamamen bağımsız bir yasama organı vardır. Başkan yasama organını feshedemez. Başkanın kararname çıkararak yasama yetkisi kullanmasına izin verilmez. Tam tersine başkanın üst düzey atamaları ve özellikle dış politikası yasamanın denetimine bağlıdır. Başkanlık sisteminin olmazsa olmazlarından biri tam bağımsız bir yargı sisteminin varlığıdır. Bugün komisyondan geçen teklifte ise bu güçlü denetim-dengeleme mekanizmalarından hiçbiri yoktur. Bu Anayasa teklifi ile Saray; Türkiye’ye Çağdaş demokrasilerdeki başkanlık sistemini değil, ilkel demokrasilerdeki ‘diktatörlüklere’ benzer bir model önermektedir. 140 yıllık parlamento ve bütün aksaklıklarına rağmen işleyen bir demokrasi deneyiminden sonra bu millete 140 yıl geri gidin demek kabul edilebilir bir durum değildir. Bütün yetkilerin Saray’da Cumhurbaşkanının elinde toplandığı bir diktatörlük, bir tek adam rejimi öneriyorlar. Kaldı ki tam demokratik Başkanlık sistemi bile bu coğrafyanın genetiğine uymamaktadır.” dedi.
Vekil Öz’ün 2017 mesajı
CHP Milletvekili Bülent Öz bir de yeni yıl mesajı verdi. 2017 yılından beklentisini dile getiren Vekil Bülent Öz; “Milletin nezdinde parlamenter sistemin güçlenerek çıkması, 2017 yılında geçmişte yaşadığımız acıların yaşanmadığı, gençlerimizi teröre kurban vermediğimiz, insanlarımızın iş ve aş sahibi olacağı bir Türkiye’dir” diye konuştu. (Atakan Alkış)