CHP’den Çanakkale Halkevi’ne ziyaret

 

Ziyaretteki konuşmasına “Atatürk’ten miras kalan birçok değeri, eşitlik gibi özgürlük gibi değerleri sorumsuzca harcadık. Koruyamadık, kıymetini bilemedik” diyerek başlayan CHP Çanakkale Milletvekili Serdar Soydan, AKP iktidarını sert bir dille eleştirdi.

 

Soydan, “Türkiye’de tek amaç bir din devleti bir şeriat devleti kurmak gibi bir amaç var. Bugün geldiğimiz noktada da bunun alt yapısı hazırlanıyor. Referandumda bunun için çok çalıştık, uyardık ve söyledik. Referandumdaki amacın yargıyı ele geçirmek olduğunu, yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmak olduğunu söyledik. Maalesef bunun önüne geçemedik ve yargı bağımlı hale geldi. Bir ülkede yargı siyaseten bağımlı ise o ülkede demokrasi yoktur. Yargı bugün tamamen başbakanın iki dudağının arasında. Mesela Tuncay Özkan, Mustafa Balbay neden hala içerde? Bu insanlar darbe mi yapacak? Hadi komutanları geçtik. Gazetecilerin, milletvekillerinin tutuklu olmasındaki amaç ne? Türkiye’nin aydınlık insanları, kaderini aydınlık bir Türkiye’den yana belirleyen tüm ilerici unsurlar, demokratik kitle örgütleri baskı altında. Mecliste de durum farlı değil. Orada da insanlar baskı altında. Kavga gürültü ile yasa geçirmeye çalışıyorlar, karşı çıkan milletin vekillerine fiili şiddet uyguluyorlar.

 

Demokrasi maalesef artık yok. İnsanlar sokakta yürümeyi özgürlük olarak algılıyor. Ama bu kadar basit değil. Bu ülkede hala doğalgaza bir dönemde yüzde 36 zam geliyorsa ve tepki göstermiyorsa çok büyük bir tehlike var demektir. Asıl tehlike şimdi başladı. Daha fazla muhalefet edilmeli, muhalefet daha gazla örgütlenmeli, insanlar sorgulamalı. Ama 4+4+4’ten sonra sorgulayabilecek bir nesil de yetişmeyecek. Geldiğimiz nokta gerçekten kötü bir nokta. Bu zulmü gören ve ses çıkaran tüm kesimler baskı altında.  Umut var mı? Elbette ki var. Çok daha fazla çalışacağız. Baskı olacak, zulüm olacak, işkence olacak, hapis olacak ama hep birlikte bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız” dedi.

 

 

“Ülke artık diktatörlüğe doğru gidiyor”
Çanakkale Halkevi Başkanı Mehmet Öztürk ise; “AKP iktidarı, demokrasicilik oyunu oynayarak, cambazlık yapıyorlar. Kendileri ifade ettiler demokrasi anlar için bir araç. Ülke artık diktatörlüğe doğru gidiyor. Yapılan şey ortada. Parlamentoda bile kaba kuvvetle yasa çıkarılıyor. Artık bir akşamda yasa çıkıp, bir akşamda yasalar iptal edilebiliyor. Kimseye göz açtırmıyorlar. Herkese KCK ve Ergenekon gibi kalıpların içine alıp tutuklayabiliyorlar. İnsanlar suçsuz yere içeriye atılıyor. Bizi Kaz Dağlarının katledilmesine karşı mücadele ettiğimiz için terörist olarak niteleyecekler, saldıracaklar, öldürmeye kalkacaklar, buraya bile baskın düzenleyebilirler. Bunların hepsi olabilir. Biz bunun farkındayız. Ancak, tüm ilerici unsurların yan yana, birlikte mücadele etmesi gerekiyor. Öte yandan AKP bugün itibariyle, Halk Evleri ve yürüttüğü halkın hakları mücadelesinden korkuyor. Bu nedenle de baskı araçlarını bizim üzerimize çevirerek, baskı altında tutmaya çalışıyor. Ama biz bıkmadan, usanmadan bu haklı mücadelemizi, şartlar ne olursa olsun, meşru zeminde sürdürmeye devam edeceğiz. Toplumun doğru ve haklı sesi olmaktan vazgeçmeyeceğiz. Ama yalnız kalıyoruz. Toplumsal muhalefet yeteri kadar destek olmuyor. Biz sokağa çıktığımızda herkesin destek olması lazım. Çünkü bizim taleplerimiz herkesin talebi. Toplumun ve halkın taleplerini dile getiriyoruz” diye konuştu.