Termik santraller, metalik madencilik faaliyetleri ve kömür ocaklarının ardından Çan’da şimdi de gündem RES’ler… Birbiri ardına kurulan ve ‘Temiz enerji’ olarak değerlendirilen RES’ler, Çan’ın birçok köyünde faaliyete geçirilmeye hazırlanıyor. Mevcut üretimde olanların yanına kimileri kapasite artışı yapıyor, kimileri ise yeni projeleri ile ortaya çıkıyor. Köyleri itibariyle geçini tarımdan, hayvancılıktan sağlayan Çan’da, ormanlık araziler, tarımsal alanlar, mera alanları büyük şirketlere tahsis ediliyor. Çan’da kurulu bulunan 26 MW kapasiteli Kocalar Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) de Kumarlar ve Dondurma Köylerinde faaliyet yürüten RES’lerden bir tanesi… Şirketin 26 MW olan kapasitesini 51 MW’a çıkaracağı öğrenildi. Akfen Holding şirketlerinden Isıder Enerji Üretim Pazarlama İth. Ve İhr. A.Ş. şirketi, Çanakkale Merkez İlçesi, Çamyayla Köyü ile Çan İlçesi, Kumarlar Köyü ve Dondurma Köyü’nde faaliyet yürüten ve Mart 2019’da devreye alınan Kocalar Rüzgar Enerjisi Santrali’ndeki (RES) kapasite artışını iki yılda tamamlayacak. 5 türbinin inşasında toplam 60 kişinin çalıştırılacağı öğrenildi. Toplam yatırım maliyetinin 150 milyon lira olacağı öğrenilen kapasite artışıyla 9 olan türbin sayısı 14’e çıkarılacak. Mevcut türbinlerle 120 bin kişinin yıllık elektrik ihtiyacını karşıladığı öğrenilen ve 88.051.100 kWh olan yıllık elektrik enerjisi üretim miktarının kapasite artışının ardından 178.500.000kWh’e çıkacağı öğrenildi.
“Termikler, madenciler yetmiyor, bir de RES”
Çan Çevre Derneği Başkanı Hamza Yıldız, Çan’ın 18 Mart ve ODAŞ termik santralleri ile zaten şuanda nefes alamaz durumda olduğunu ifade ederek, “Şimdi Asmalı’da çok büyük bir kalker ocağı açılıyor. Bu ocak ile termik santrallere kireç sağlanacak. Hemen altında İÇDAŞ yeni bir kömür ocağı açıyor. Ayrıca Helvacı’ya açılacak kömür ocağının ardından bir de termik santral kurulması planlanıyor. Şimdi, bunların yanında Alamos Gold’un Kirazlı/Balaban’ın ardından Ağı Dağı’nda çalıştırmak istediği bir altın madeni var. Ki burası Çan’ın su kaynaklarının merkezi. Çan’ın ve 22 köyün suyu buradan geliyor. Bunlar yetmiyor, ‘temiz enerji’ diye nitelendirdiğimiz, bizim de yerine göre desteklediğimiz rüzgar enerjisi var bir de!” dedi.
“RES’ler de çevre katliamına neden oluyor”
“Rüzgar enerjisi de olsa, ‘temiz enerji’ de olsa, çevreye duyarlılığı olmayan, tamamen kar amaçlı; ormanları, su yataklarını, su kaynaklarını, mera alanlarını katleden bir projeye, çevre katliamıyla enerji elde etme biçimine dönüşüyor” diyen Yıldız, “Biz buna karşıyız. Kumarlar, Kocalar, Dondurma hattında yapılan orman katliamları daha önce basında yer aldı. Yani şimdi biz, yapılan bir işin, çevreye en az zararla yapılması taraftarıyız. Bize ‘Temiz enerji’ diye sunulan RES’ler dahi bir çevre katliamına neden oluyor. Bunu denetleyen kimse yok mu? ‘İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ne iş yapar?’ dediğimizde de haksız mıyız biz? Çan’da bulunan Kocabaş Çayı’nda balık ölümleri var. Balık ölümlerine neden olan sorun belliyken, yeni kimlerin sorumlu olduğu belliyken, bu konuda devletten de sorumlulardan de tık yok! Yani şimdi burada, sadece RES’ler değil, termik santraller de, metalik madencilik faaliyetleri de işin içine girdiğinde, Çan tam bir saldırı altında. Bizler elimizden gelen her şeyi, itirazlarımızı yapıcağız ama, ne yazıkkı büyük şirketler, lobileriyle, basın desteğiyle, devlet desteğiyle bu tür projelere yöneliyorlar. Bunların karşısında da çevre duyarlılığı olan, sorumluluk sahibi insanların itirazları var” dedi. (Seçkin Sağlam)
