"Çanakkale'nin tartışmasız birinci partisiyiz"

796
Ak Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, gazetemiz Çanakkale OLAY`ı ziyaret etti. Gazetemiz Sahibi Mehmet Özkurnaz ile ülke ve kent gündemine ilişkin ekonomik ve siyasi gelişmeleri değerlendiren Turan, burada sorularımıza da yanıt verdi. Güncel gelişmeler ve merak edilenleri cevaplayan Turan, ekonomik krize, yatırımlara, seçim ve anketlere ilişkin görüş ve düşüncelerini paylaştı. Ak Partili Turan, Çanakkale için çalışmaya devam ettiklerini dile getiren Turan, yatırımların devam ettiğini vurguladı. Dünya genelinde neredeyse tüm ülkelerin ekonomik kriz içinde olduğunu, ancak Türkiye`nin güçlü ve büyük bir ülke olduğunu dile getirerek, krizin yaralarının hızlı sarıldığını söyledi. 
 
"Krizi rağmen çarklar dönmeye devam etti, üretim durmadı"
Dünyadaki krize rağmen ülkedeki çarkların dönmeye devam ettiğini belirten Turan, "Türkiye güçlü bir ülke. Benzer çok krizler yaşadık. İlk defa krizle karşılaşmıyoruz. Hatırlayın 94 krizini. 5 Nisan kararlarıyla sonuçlanmıştı. Ülkenin anahtarı İMF`ye verilmişti. 2001`i hatırlayın, bankalar batmıştı. Biz de alım gücü sıkıntısına, enflasyon sıkıntısına rağmen söylüyorum; hala çarklar dönmeye devam ediyor, üretim devam ediyor. Kapanan fabrika tek tük var ama genel olarak kapanan fabrika yok diyebileceğimiz kadar az. Batan banka yok. Bizim için çarkların dönmeye devam etmesi çok kıymetli. Köprüyü takip ediyorum. Dehşet tır geçiyor. İstanbul`a gidiyorum. Avrupa`ya doğru dehşet tır geçiyor. Üretim durmuş olsa, çarklar dönmemiş olsa böyle olmaz diye düşünüyorum. Eski yıllardaki krizlerdeki gibi banka batması gibi bir durumumuz yok. Ancak konjonktürel olarak pandemi, savaş, emtiya krizlerine bağlı sorunlarımız var. Bu Türkiye`nin krizi değil. Avrupa`da da enerjiye ilişkin büyük sorunlar var. Amerika`da da enflasyona ilişkin sorunlar var. Herkes kendi gücü oranında bunu hisseder, yaşar ya da yaşamaz. Ama her ülkede dünyadaki krizlerden dolayı bir bedel ödeme söz konusu. Çanakkale`de, dünyadaki krize rağmen söylüyorum; yatırımlarımız, büyümemiz devam ediyor. Veriler de bunu gösteriyor; Esnaf sayımızın artmasından, sigortalı çalışan sayımızın artmasında büyük bir ivme var. Son pandemi dönümündeki iki yılda yüzde 15 oranında artış var. Tatbikî sıkıntılarımız var. Tabi ki daha iyi olsun diye taleplerimiz var. Bunu kabul ediyorum. Çarkların durmadığının, bankaların batmadığının, fabrikaların batmadığını söylemek isterim. İhracatımızda artıyor, üretimimiz de artıyor. İşçi istihdamımız da artıyor" ifadelerine yer verdi.
 
"Maliyetler arttı ama, fiyatlar da arttı"
Türkiye ekonomisine dair açıklamalarda bulunan Turan, bu süreçte yatırımların devam ettiğini dile getirerek, "Türkiye`de 20 yıldan bu yana güzel işler yaptık. Alım gücünü arttırdık, alt gelir grubunu orta gelir gurubunu büyük oranda kuvvetlendirdik. Fakat son bir iki yıldan beri pandemiye bağlı süreçlerden kaynaklı, ekonomik kayıp söz konusu.  Buna rağmen yatırımlarımız durmadı. Çanakkale Köprüsü, OSB`si, kamu binaları, teşvikler... Hiçbiri durmadı. Şunu gördük, alım gücüne dair sorunlar yaşandığında, herkes şaşırdı, ne olduğunu anlamaya çalıştı. Şimdi ben de geziyorum; araziyi, STK`ları, köyleri, ilçeleri, iş adamlarını... İnsanlar 3-5 ay önce göremediği ufku şimdi görmeye başladı. Marketteki rafın zamlı olduğunu görüyor. Fakat kendi maaşına zam geldiğini de görüyor. Üretici kendi ürünün ham maddesinin pahalı olduğunu şaşırıp üzüldü. Ama şimdi ürünün de satarken pahalı olduğunu gördü. Çiftçiyi düşünün; gübre arttı, mazot arttı ama şimdi ektiği ürünü aldı ve bunu fiyatının arttığını gördü. Buğday iyi para ediyor, meyve sebze iyi para ediyor. Fena değil. Eski yıllara nazaran daha da iyi diyebiliriz. Bu bir geçiş dönemi. Türkiye`de sorunlara rağmen çarkların durmadığını, fabrikaların devam ettiğini söyleyebilirim" dedi.
 
"Krizin çabuk aşılacağını düşünüyorum"
Ekonomik krizin etkisinin azalması için önemli girişimlerde bulunduklarını kaydeden Milletvekili Turan, "Krizi çözmek için büyük adımlar atıyoruz. KDV indirimi, 3600 ek gösterge, teşviklerin artması, asgari ücretlere yıl içinde iki kere zam yapılması, memur zamlarının iyi oranda olması, ürün alımlarında taban fiyatın iyi olması gibi dediğimiz sıkıntıları aşmak için devlet çok büyük oranda adımlar attı. Ocak ayında hem asgari ücretin, hem de memur zamlarının, işçi alımlarının çok daha iyi olacağını göreceksiniz. Bu krizin önemli olduğunu ama çabuk aşılacağını düşünüyorum" diye belirti.
 
"Köprü istihdam ve üretim açısından ciddi bir katma değer yarattı"
Turan, 1915 Çanakkale Köprüsü`nün kent turizmi ve üretime katkısına dikkat çekerek şunları söyledi, "Çanakkale`de turizmle ilgili muazzam bir vizyon ortaya konuldu. Pazar günü Assos`un bütün misafirleri döner giderdi. Geçen gün yemek yedik otelcilerle, bizim pazarcımız pazartesicimiz oldu. Adam, pazar günü 3-4 gibi çıkardı. Köprü yokken gemi kalkar mı kalkmaz mı, yol uzun mu bilmediği için akşam tedbirini alıp erken çıkardı. Ama şimdi, yol belli, kaç saat olduğu belli. Karşıya geçer miyim geçemez miyim endişesi olmadığı için sabah 7-8 gibi yola çıkıyor. Pazartesi sabah, öğlen evinde, toplantısında olabiliyor. Otelciler, pazar günü olan rutinlerinin pazartesiye kaydığını söylüyor. Bu bile köprünün ekonomiye yansımasına ufak bir örnek. Merkez OSB`si 35 yıldan bu yana yüzde 40 doluluğu vardı. Yüzde 50 olmadı, yüzde 40`ı aşamadı. Köprü açıldıktan sonra yer yok. Adamın, Avrupa`ya İstanbul`a ürettiği malı götürmeye ilişkin endişesi olsa, yine yatırım yapmaz. Ortadan endişe kalkınca, yatırımlar başladı. Ezine Gıda OSB`sinde 91 parsel var ve hepsi doldu. Şuanda kim alacak, niye alacak tartışması var. OSB`lerin dolması, köprüye bağlı. Çanakkale Merkez`den Avrupa`ya ve İstanbul`a kesintisiz bir yol var. Pazarlarımız, köprünün arada engelsiz ulaşım sağlaması açısından büyük bir imkan elde etmiş olması oldu. Gıda OSB`nin, Merkez OSB`sinin yıllardan beri dolması mümkün değildi, şimdi doldu. Köprüden hiç araç geçmese bile, OSB`nin katma değeri, vergisi, istihdamı açısından büyük bir değer."
 
"Anketlerde, seçim öncesi taşlar yerine oturuyor"
Milletvekili Turan, genel ve yerel seçimlere ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu, "Özellikle bir sene önce Ak Parti`den kopanlara ilişkin insanların kafasında soru işareti vardı; Ne olacak? Karşılığı ne olacak? Şu an bizden kopanların hiçbir karşılığının olmadığını gördüler. Bizden kopan iki parti var ve bindelerle hesap ediliyor. Binde bir ikilerle. CHP`nin oyu şimdiye kadar 24`ü hiç geçmedi. İYİ Parti bir rüzgar yakaladı, CHP`den de başka partilerden de oy aldı. Oraya giden insanların daha milliyetçi, daha Atatürkçü, daha devletçi bir söylem beklerken, CHP`nin taklidi bir parti haline geldiğini görünce bir dönüş söz konusu oldu. Anketlerde İYİ Parti`nin eski oyunun olmadığını görüyoruz. Yüzde 11-12`lerde. Ama önceden 15-16`ları görmüştü. Taşlar yerine oturuyor. İnsanlar, ekonomik sorunlara, uluslararası krizlere rağmen bu sorunları kim çözer diye sorduğumuzda çok açık farkla Erdoğan çözer diyorlar. Kendiniz düşünün, evinizde büyük bir kriz var, yangın var, sorun var, bunu çözmekle ilgili kim olsun dediğinizde evin sahibi, babası, muhtarı, aile reisi kimse onu istersiniz. En tecrübeliyi istersiniz. En iyisini istersiniz. Teyze pazarda domates almış ve kime oy verirsin dediğimizde kızıyor; `Hükümet pahalı zam yaptı` diyor. Aynı teyzeye bunu kim çözer dediğimizde, sıcak süreç geçtiğinde soğukkanlılıkla cevap verdiğinde tekrar, `Erdoğan çözer` diyor. Sağlıkta, eğitimde, sporda, altyapıda, köylerde, bütün alanlara baktığımızda büyük bir dönüşüm yaşandı. Vefasız olan bir grup zaten bizden ayrılığa gitti ve başka şeyler söylüyor. İnsanların vefası, irfanı; Erdoğan`ı tekrar tercih edecek diye düşünüyorum."
 
"NATO`nun en tecrübelisi Erdoğan`dır"
"Dünya krizden Türkiye sayesinde kurtulmuş oldu" diye vurgu yapan Turan, "Kuzeyimizde Rusya Ukrayna krizi var. Güneyimizde Suriye, Irak, İsrail sorunu var. Batı`ya bakın; Kosova ile Sırbistan karıştı karışacak krizi var. Akdeniz krizi var. Herkesin kriz ortamında olduğu bir yerde kaptanın çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. En son NATO toplantısına bakın. En uzun görev yapan Erdoğan. Merkel vardı. Şuan en çok görev yapan Erdoğan. Erdoğan`ın büyük bir tecrübesi var; Uluslararası sorunların çözülmesinde, ekonominin aşılmasında. Bunu halk değerlendirecek diye düşünüyorum. Tahıl krizi dünyanın sorunuydu. Büyük bir kriz yaşayacaktık, Erdoğan`ın liderliği ile birlikte; Rusya-Ukrayna iki savaşan ülke masaya oturdu. BM bu konuda öncülük yaptı, teşekkür etti. Konu çözününce Fransa`da Macron bunu niye çözemedi oldu. Amerika, İngiltere Türkiye`ye teşekkür etti. Dünya krizden Türkiye sayesinde kurtulmuş oldu. Bu tecrübe çok kıymetli ve insanlar bunu görüyor" diye belirtti.
 
"İnsanlar artık, ulusalcı, Atatürkçü, milliyetçi, devletçi siyasetin merkezini Ak Parti olarak görüyor"
Cumhuriyet Halk Partisi`nden Ak Parti`ye geçen siyasetçiler için ise Turan, "Nejat beyin çok kıymetli bir siyasi hatırası var. İlçe, il, il genel meclisi başkanlığı yaptı. Hep söylüyoruz. CHP eski CHP değil. Necat bey aynı CHP`ye oy veriyor. Baykal`ın döneminde Meclis`te vekillik yaptım. O zamanın fotoğrafla şimdikini kıyas yapamıyorum. Baykal dönemindeki yöneticilerle Meclis`te çay içer sohbet ederdik. Grup başkanvekili Muharrem Bey bizi davet ederdi, yemek yerdik. Biz onu çağırırdık. Ülkenin ortak değerleri açısından buluşma imkanı olurdu. Şimdi garip bir şey oldu. CHP bambaşka bir parti oldu. Kendisini genel başkan yapmadı Kılıçdaroğlu. Kaset operasyonunu malum güçler, örgütler yaptı biliyorsunuz. Bu değişimden sonra CHP`de büyük bir faaliyetler başladı ve CHP`nin tüm yapısı değişti. Sadece Genel Başkanı değişmedi, her şeyi değişti. Politikaları, yöneticileri, temel parametreleri. Türkiye`de, bırakın Atatürk dönemindeki CHP`yi Baykal dönemindeki CHP kalmadı. Bunu gören Nejat bey dışında da çok benzer başka isimler de var. Sadece o değil. Türkiye de birçok insan var. Bize geçmeye başladı. İsim vermeyeceğimiz ama yakında Türkiye`de yine benzer bir dönüşüm göreceksiniz. İnsanlar artık ulusalcı, milliyetçi, devletçi ise bunun CHP`de olmadığını görüyorlar ve bunun merkezinin Ak Parti olarak değerlendiriyorlar. Nejat beyde meseleye böyle baktı. Türkiye`de CHP`nin Atatürkçü, milliyetçi, devletçi bir parti olmadığını görüp bizimle beraber yol alamaya karar verdi. Çok kıymetli bir sinerji yakaladık. Seviyoruz, sayıyoruz, tecrübesinden istifade ediyoruz. İl Genel Meclis`inde dengeler değişmesine yatırımların artmasına vesile oldu. Muazzam bir uyum sağladık, sanki 40 yıldan beri berabermiş gibi değerlendiriyoruz" dedi.
 
"Ak Parti`nin iki milletvekili garanti"
Ak Partili Turan, genel seçimlere ilişkin, "Çanakkale`nin tartışmasız birinci partisi Ak Parti. Hiçbir endişemiz yok. En az iki milletvekilimiz olacak. Diğerlerinin ne olacağını siz biliyorsunuz" diye konuştu. 
 
Turan`dan Gökhan; "Teminat alıp paraya çeviremiyorsa bu onun kusuru..."
Turan, Çanakkale Belediyesi ile olan ilişkilerine dair, "Ülgür beyle görüşmeyi bir ekstra durum olarak değerlendirmiyorum. CHP`nin tüm yöneticileriyle bir parti ayrımına bakmaksızın bir araya geliyorum. Dün Gökçeada`daydım. Gökçeada Belediye Başkanı İYİ Partilidir. Davet etti, yatırımları beraber gezdik, sohbet ettik. Her bölgemizde kim varsa, hangi partiden hangi kurumdan memlekete hayırlı olan ne iş varsa destek olmaya çalışıyorum. Şunu söyleyeceğim; Ülgür Bey ve benzer arkadaşlar bizi çok yalnız bıraktılar. `Niye geldi` dediler. `Yabancı` dediler. Lapsekiliyim, annem babam Lapseki`de ama bana yabancı dediler. Onlar ayıbı yaptılar. Sonra onlar bana alıştılar. Ben aynı yerdeyim. İlk geldiğim gün neredeysem, bugün oradayım. Onlar kendilerince artistlik yapıp, tavır alıp, sonra bunu revize ettiler. Ben bunları sorun yapmadım. Kim geliyorsa baş tacı. Yeter ki yanlış olmasın, şahsi iş olmasın. Kamu adına yapılan ne var diye sormak isteriz. Ülgür bey ile konuşulan konuların bir kaç tanesi, belediye binası, Cennet Otoparkı, Sosyal Konutlar konularıdır. Bunlarda mesafe alınamadığını üzülerek görüyorum. Yapacağım şey belli. Her türlü talebinde kimlerden randevu istendiyse aldım. Kredi istedi, kazanması için büyük omuz verdim. İller Bankası, araç teslimi birçok konuda görüşmeye destek oldum. Bunu kamuyu biliyor, ama iller bankasından teminat alıp da bunu bankada paraya çeviremiyorsa, bu onun kusuru. Tabiri caizse geçen gün 15 milyon alamadım diye ağlıyor. Yakıştıramadım. Teminat mektubuna rağmen bir kurum, 15 milyon para alamıyorsa; özeli var, kamu bankaları var, uluslararası bankaları var. Bu onun kusuru. Ben ona mektup bulurum, randevu alır destek olurum. Bunu uygulayacak olan kendisi. Mali desteğimiz var. Ne zaman ararsa konuşurum, ben de ararsam Allah var kendisi destek olur, konuşuruz. Biz şehrin kıymetli iki yöneticisiyiz. Tabi ki görüşeceğiz, söyleyeceğiz. Benim sıkıntım olur. Ben de zaman zaman halktan aldığım tespitleri paylaşıyorum, şuranın şu yolu eksik, buranın hayvan barınağı yok. Birçok konuda talebimiz oldu. Çözdüğü var, çözemediği var. Destek oldu bize sağ olsun. Bizde ondan talepte bulunuyoruz, o da bizden talep bulunuyor" sözlerine yer verdi.
(Seçkin Sağlam-Damla Yeltekin)
Paylaş