İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, Kazdağları sorununu TBMM gündemine taşıdı. Partisi adına Meclis kürsüsünden seslenen Uz, şunları söyledi:
“Öncelikle 14 Kasım 1944 sürgün yolunda, açlık ve hastalıklarla hayatını kaybeden Ahıska Türklerimizi, kardeşlerimizi rahmetle anıyorum; ruhları şad, mekânları cennet olsun. Bu vesileyle büyük Türk milletini de saygıyla selamlıyorum.
Kıymetli milletvekilleri, Kaz Dağları’nın sessiz çığlığını duyurmak üzere bugün buradayım. Cumhuriyet Halk Partisinin vermiş olduğu önergeyle ilgili biz de birkaç cümleyle memleketimizdeki durumu sizlere arz etmek isteriz. Cumartesi günü İYİ Parti Grubu olarak, 2 Grup Başkan Vekilimizle birlikte Kaz Dağları’nda oradaki insanlarımızın, köylülerimizin yanında olacağız. Bunu da buradan duyurmuş olalım.
Kaz Dağları bize ne diyor biliyor musunuz? “Ben bir ağacım, etrafım kızıl kıyamet, oysa bilmezler mi her dalımda bir memleket.” Dünyada Alplerle beraber büyük oksijen deposu olarak bilinen, binlerce yıldır Anadolu'nun eşsiz doğasını bizlere armağan eden cennet köşe gözlerimizin önünde iktidar eliyle yok ediliyor. Kim tarafından? Bu "5'li çete" diye adlandırılan bir holding tarafından. Geçtiğimiz yıllarda Anagold şirketi Kaz Dağları'nda 923 bin ağaç kesti ve ortada büyük bir tahribat bıraktı. Bugün ise Cengiz Holding tarafından Kaz Dağları yeniden talan ediliyor. Truva Bakır Maden A.Ş. olarak sermayesi 135 milyon liradan 2 milyar liraya çıkarılarak sözde sermaye dağıtımı yapılıyor. Yeni sermaye ortaklarıysa Mehmet Cengiz, Ahmet Cengiz, Ekrem Cengiz, Şeref Cengiz, Asım Cengiz, Kazım Cengiz yani Çanakkale'ye bir Cengiz aşireti maalesef çökmüş durumda. Bu sermaye artırımı Kaz Dağları'ndaki maden yatırımının agresif bir yönde ilerleyeceğinin de açıkça bir kanıtı.
Kıymetli milletvekilleri, devlet mekanizması Cengiz'in yanında saf tutuyor; halkımız, direnen köylülerimiz ise güvenlik güçleri tarafından susturulmaya çalışılıyor. Cengiz Holding hangi hakla bu toprağın kalbine hançer saplıyor? Hiç vicdanınız sızlamıyor mu? Yedi düvele karşı kazandığımız zaferlerle anılan Çanakkale'mizin yerli ve yabancı rant çetelerine teslim edilmesine müsaade etmeyeceğimizi buradan ifade etmek isterim.
Çanakkale'min sizlere, Meclisimize bir çağrısı vardır. Özellikle Danıştay 4. Dairesinin bir an önce davayı karara bağlamasını arzu etmekteyiz. Cengiz Holdingin hukuksuz kesiminin acilen durdurulmasını talep ediyoruz.
Kaz Dağları'nda bulunan Hacılar, Halilağa, Hacıbekirler, Muratlar ve etrafındaki 16 köyü de etkileyen bu katliama bir an önce son verilmelidir. Siyanürle, asitle, diğer kimyasal maddelerle kirlenecek, Kaz Dağları'nı katledecek bu projeyi "Derhâl durdurun." diyoruz. Vatandaşımız "Havamdan, suyumdan, kekiğimden, mantarımdan, kurdumdan kuşumdan ve en önemlisi bizi besleyen toprağımızdan uzak durun ve ellerinizi çekin." diyor.
Kaz Dağları'na sahip çıkmak, bu emaneti gelecek nesillere onurla taşımak asli bir görevimizdir. Göz göre göre doğamıza hançer saplanmasına izin vermeyeceğimizi unutmayın. Biz Türk milliyetçisiyiz; doğamızla, kültürümüzle varız ve hep de var olacağız.
Madenle ilgili konuşurken İliç Komisyonunda olmam sebebiyle İliç'te hâlâ kefensiz yatanları bir kez daha rahmetle anıyor, Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.