Çanakkale’de 4+4+4 protestoları sürüyor

Çanakkale’de düzenlenen eylemlerle, Ankara’da emekçilere yönelik yapılan müdahaleler protesto edildi. Eğitim Sen üyeleri, Cumhuriyet Meydanı ve AKP İl binası önünde düzenledikleri eylem ile hem 4+4+4 eğitim sistemine hem de Ankara’daki emekçilerin polis müdahalelerine maruz kalmasına tepki gösterirken, Çanakkale Halkevi üyeleri ise AKP il binası önünde oturma eylemi gerçekleştirdi. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılma-sını öngören yasa teklifi Bayramiç`te de protestolara neden olurken, EMEP Partisi İl Örgütü yetkilileri de 4+4+4 eğitim sistemini protesto eden emekçilere yapılan saldırıları kınadı.

672
“Gerekli suç duyuruları yapılacak”
Öte yandan Ankara’daki eylemlere katılan Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç, eylemlerde emekçilerin polis müdahalesi ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Ankara’da AKP zihniyetinin engeliyle karşılaştıklarını belirten Koç; “Bütün etkinlikleri engelleyip müdahale ederek aslında suç işlediler. Bununla ilgili gerekli suç duyuruları yapılacak. Emekçiler memleketlerinde basın açıklaması düzenleyerek Ankara sürecini kamuoyuyla paylaşacak” dedi.
 

Eğitim Sen üyeleri, Cumhuriyet Meydanı ve AKP İl binası önünde düzenledikleri eylem ile hem 4+4+4 eğitim sistemine hem de Ankara’daki emekçilerin polis müdahalelerine maruz kalmasına tepki gösterirken, Çanakkale Halkevi üyeleri ise AKP il binası önünde oturma eylemi gerçekleştirdi. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılmasını öngören yasa teklifi Bayramiç`te de protestolara neden olurken, EMEP Partisi İl Örgütü yetkilileri de  4+4+4 eğitim sistemini protesto eden emekçilere yapılan saldırıları kınadı. Öte yandan Ankara’daki eylemlere katılan Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç, eylemlerde emekçilerin polis müdahalesi ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Ankara’da AKP zihniyetinin engeliyle karşılaştıklarını belirten Koç; “Bütün etkinlikleri engelleyip müdahale ederek aslında suç işlediler. Bununla ilgili gerekli suç duyuruları yapılacak. Emekçiler memleketlerinde basın açıklaması düzenleyerek Ankara sürecini kamuoyuyla paylaşacak” dedi.
 
Eğitim-Sen’den emekçilere destek
Eğitim-Sen üyeleri, Türkiye’de 4+4+4’e karşı eylemlerini sürdüren emekçilere destek verdi. Türkiye genelinde 4+4+4 eğitim yasa tasarısına tepki gösteren emekçiler için Cumhuriyet Meydanı’nda buluşan Eğitim-Sen üyeleri, başta Ankara’da olmak üzere diğer illerde 4+4+4 eğitim sistemini protesto eden emekçilere Çanakkale’den destek verirken, vatandaşları tüm engellemelere rağmen çocukların ve öğrencilerin geleceğine sahip çıkmayı sürdüren emekçilerin yanında olmaya davet etti.
 
Düzenlenen eylemde bir konuşma yapan Eğitim-Sen Şube Kadın ve Eğitim Sekreteri Özlem Ergun Açanal, tüm baskı ve engellemelere rağmen 4+4+4 düzenlemesine karşı tepkilerini Ankara`da ve Türkiye`nin dört bir yanında göstermeyi sürdürdüklerini söyledi. Ankara’daki basın açıklamalarına katılan emekçilerin hukuk dışı bir biçimde engellendiğini anımsatan Açanal; “AKP en temel haklarımızı kullanmamızı dahi engelleyerek yasakçı ve tehditkar tutumundaki ısrarını sürdürüyor. Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya gitmeye çalışan emekçiler, çeşitli yöntemlerle engellenmiş ve polisin şiddetine maruz kalmıştır. İçişleri Bakanı’nın yayınladığı genelgeyle tüm illerde adeta olağanüstü hal koşulları yaratılmış, kamu emekçilerinin eylemleri polis ablukasına alınmıştır. Adana’da 90 arkadaşımız baskıyla, zorla gözaltına alınmış, İzmir, Aydın, Balıkesir, Manisa, Kocaeli, Bursa, Malatya, Batman, Urfa, Konya, Hatay, Zonguldak, Tokat illerinden arkadaşlarımızın çıkışları engellenmek istenmiştir. Ankara ve İzmir’de Eğitim Sen üyelerine sert müdahale yapılmasına rağmen, Ankara Kızılay’da Gazi Mustafa Kemal bulvarında kamu emekçilerinin kararlı bekleyişi sürmektedir. Yaşanan bu gelişmeler, gerek çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini yakından ilgilendiren 4+4+4 kademeli eğitim düzenlemesi, gerekse sendikal alana yönelik önemli değişiklikler içeren düzenlemelerle ilgili olarak bugüne kadar yaptığımız itirazların gücünü göstermektedir. AKP’nin telaşı ve korkusunun nedeni, haklı mücadelemizin kamuoyunda yarattığı etkiden gelmektedir” dedi.
 
 
Açanal’dan vatandaşlara çağrı
AKP’nin giderek artan zulmü ve baskılarına karşı omuz omuza birlikte mücadele etmek için vatandaşlara çağrıda bulunan Açanal; “Keyfi kararlarla, genelgelerle sendikal hak ve özgürlüklerimizin engellenmesi, kent meydanlarının polis ablukasına alınması, AKP’nin nasıl baskıcı ve otoriter bir yönetim zihniyetine sahip olduğunu bir kez daha göstermiştir. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini doğrudan ilgilendiren konularda yasal ve meşru haklarımızı kullanmamızın, söz söylememizin engellendiği koşullarda demokrasiden, insan haklarından bahsetmek mümkün değildir. AKP’nin büyük baskı ve gözaltı düzenine karşı, onurlu ve kararlı duruşumuzdan bir an olsun vazgeçmeyeceğiz. İçişleri Bakanlığı’nın ve tüm valiliklerin açıkça suç işlemesine, baskı, yasak ve engellemelere rağmen meşru ve demokratik hakkımızı kullanmakta kararlıyız.
 
“Durmak yok yola devam” diyerek, emek ve halk düşmanı yasa tasarılarıyla, baskı ve şiddetle tüm toplumu tahakkümü altına almak isteyenlere karşı “Yılmak yok mücadeleye devam” diyerek, geleceğimizin siyasi iktidarın siyasal ve ideolojik hırslarına kurban edilmesine izin vermeyeceğiz. Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğinden kaygı duyan herkesi, anneleri, babaları, öğrencilerimizi, tüm eğitim ve bilim emekçilerin, AKP’nin giderek artan zulmü ve baskıları karşısında omuz omuza vermeye ve birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz” diye konuştu.
 
 
Bayramiç`te 4+4+4 protestosu
Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılmasını öngören yasa teklifi Bayramiç`te protesto edildi. Eğitim-Sen Bayramiç üyeleri, teklifi protesto etmek için öğretmenevinden Belediye Başkanlığı binasına kadar yürüdü. Eğitim Sen Bayramiç Temsilcisi Mehmet Emin Çiçek, belediye önünde yaptığı basın açıklamasında, uygulamanın çeşitli sorunları beraberinde getireceğini öne sürdü. Türkiye`de öğrencilerin okula devam süresinin fiilen 6,5 yıl olduğunu belirten Çiçek, ``Söz konusu kademeli zorunlu eğitim uygulaması hayata geçirilirse bu sürenin daha da azalması söz konusu olacaktır`` dedi. Açıklamanın ardından gruptakiler olaysız şekilde dağıldı.
 
 
Çanakkale Halkevi’nden oturma eylemi
Çanakkale Halkevi üyeleri, Ankara’da 4+4+4 eğitim sistemini protesto eden emekçilere yapılan saldırı nedeniyle oturma eylemi gerçekleştirdi. AKP il binası önünde bir araya gelen Halkevi üyeleri, oturma eyleminde çeşitli sloganlar atarak AKP hükümetine tepki gösterdi.
 
Eylemde Çanakkale Halkevi adına bir açıklama yapan Abdullah Ulucan; “Kamu Emekçileri Konfederasyonu KESK`in 4+4+4 yasa tasarısını protesto etmek için Ankara merkezli eylem kararı tüm yurtta ve Ankara’da hukuk dışı ve antidemokratik müdahalelerle engellenmiştir. Kesk otobüslerine daha illerden çıkmadan müdahaleler gerçekleştirilmiş, bir çok kamu emekçisi göz altına alınmış, Ankara`ya gidişleri ve seyahat etme özgürlükleri engellenmiştir. AKP iktidarı ve iç işleri bakanlığı emriyle gerçekleştirilen müdahaleler açık faşizm koşullarını aratmamıştır. AKP iktidarı ve iç işleri bakanlığı emriyle kamu emekçilerine uygulanan bu faşizmi kınıyoruz. AKP bu tutumuyla başta seyahat etme özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlükleri ihlal etmiş, son yıllarda dilinden düşürmediği ileri demokrasi aldatmacası bir kez daha ortaya çıkmıştır.
 
Bizler veliler, öğrenciler, eğitimciler, demokratik kitle örgütleri, siyasi partiler ve eğitim hakkı meclisi olarak çocuklarımızın geleceğinin karartılmasına, öğrencilerimizin çocuk yaşta sermayeye kurban edilmesine, eğitimin paralılaştırılmasına, genelleştirilmesine, dün ve buğun tüm yurtta uygulanan AKP faşizmine sessiz kalmayacağız. Baskılar Eğitim hakkı mücadelesini bu güne kadar engelleyemedi, engelleyemez. Mücadelemizi yükselterek davam ettireceğiz” dedi. Oturma eylemine TKP, ÖDP, DGH, Ekim Gençliği, Öğrenci Kolektifi, Gençlik Muhalefeti, SGD ve YDG üyeleri de destek verdi.
 
 
 
Güler; “Emekçiler tüm baskı, zulüm ve işkenceye rağmen alanlardadır!”
Eğitim-Sen üyeleri, Ankara’da AKP’nin emekçilere yönelik tutumunu şiddetle kınadı. AKP il binası önünde buluşan Eğitim-Sen üyeleri, polisin emekçilere yönelik müdahalesine çeşitli sloganlar atarak tepki gösterdi.
 
Eylemde Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi konuşan Güngör Güler; “4+4+4 olarak bilinen İlköğretim ve Eğitim Kanunu ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikalarında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı`na karşı tepkilerimizi demokratik-meşru bir biçimde ifade edebilmek için Ankara`da yapılan eylemde polisin şiddet ve baskısı bulunduğumuz saatlerde de devam etmekte.Kendi eğitim emekçisini hukuki hakkını kullanıyor diye tahammülsüz bir şekilde baskı ve şiddete boğuyor. İçişleri Bakam`nın dün yayınladığı genelgeyle iller adeta polis ablukasına alındı. Arkadaşlarımızın illerden çıkışı engelleniyor. Adana`da 90 arkadaşımız baskıyla, zorla gözaltına alındı. İzmir, Aydın, Balıkesir, Manisa, Kocaeli, Bursa, Malatya, Batman, Urfa, Konya, Hatay, Zonguldak, Tokat illerinden arkadaşlarımızın çıkışları engellendi, anayasal hak olan seyahat etme özgürlüğü ayaklar altına alındı. İllerden yapılan engellemeleri aşarak Ankara`ya doğru gelen arkadaşlarımız da Ankara`ya girişlerde engellendi. İstanbul gişeler çıkışı, Eskişehir Yolu`nda Ankara`ya 30. km Karayolları Tesisîeri`nde Gölbaşı tarafında Jandarma tarafından yollar kesti. İşte AKP`nin `ileri demokrasi`sinin geldiği nokta.
 
Bütün baskı, yasak ve engellemelere rağmen meşru ve demokratik hakkımızı kullanacağız. Bugün Ankara`daki arkadaşlarımızın karşılaştıkları bu tutum haktan bahsedenlerin hak arayışı karşısındaki gerçek düşüncelerini ortaya koymaktadır. Çanakkale Eğitim Sen olarak AKP’nin bu tutumunu şiddetle kınıyor ve bu davanın mücadelesini sürdüreceğimiz” dedi.
 
Yapılan açıklamanın ardından eylem sona erdi.
 
 
Emekçiler dönüş yolunda
4+4+4 eğitim sistemini protesto etmek için Ankara’ya giden ve polis müdahalesi ile karşılaşan emekçiler, dün memleketlerine dönmeye başladı. Ankara’da dün düzenlenen eylemler hakkında bilgiler veren Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç, 2. günkü eylemlerde de emekçilerin polis müdahalesi ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Ankara’da emekçiler olarak basın açıklaması düzenlemek istediklerini ancak AKP zihniyetinin buna engel olduğunu ve suç işlediğini belirten Koç, eylemlere katılan emekçilerin memleketlerine dönmeye başladığını ifade etti. Türkiye’nin dört bir yanından gelen emekçilerin, memleketlerine döndüklerinde Ankara’da yaşananlar ile ilgili bir basın açıklaması yaparak kamuoyunu bilgilendireceğini kaydeden Koç, Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi olarak da basın açıklaması yapacaklarını dile getirdi.
 
Koç; “Gerekli suç duyuruları yapılacak”
Ankara’da yaşananlar ile ilgili gerekli suç duyurularının yapılacağını vurgulayan Koç; “Ankara’daki eylemlere katılan emekçiler memleketlerine dönmek için yola çıkıyor. Çanakkale ekibi olarak bizde yola çıkacağız. Herhangi bir sorun yok.  Ancak, anayasal haklarımızı engellediler. Tek istediğimiz basın açıklaması yapmaktı. Bütün etkinlikleri engelleyip müdahale ederek aslında suç işlediler. Bununla ilgili gerekli suç duyuruları yapılacak. Ankara’daki eylemlere katılan emekçiler, memleketlerine döndüklerinde burada yaşananları bütün ayrıntılarıyla kamuoyuyla paylaşacaklar” dedi.
 
 
EMEP’den AKP’ye kınama
Emep Partisi, Türkiye’de 4+4+4 eğitim sistemini protesto eden emekçilere yapılan saldırıları kınadı. Konu ile ilgili yazılı basın açıklaması yapan EMEP Partisi Çanakkale İl Örgütü, 4+4+4 eğitim sistemi nedeniyle AKP hükümetine tepki gösterdi. Çocukların üzerinden tehlikeli oyunlar tezgahlandığını ifade eden EMEP Partisi yetkilileri; "Bir süredir, yandaş medya başta olmak üzere iktidarın sözcülerince cilalanarak anlatılan “4+4+4 Kademeli Kesintili Eğitim Düzenlemesi”, eğitim sisteminin ihtiyacından değil, iktidar partisinin ve sermayenin siyasal-ideolojik hedeflerine uygun düzenlemedir. Başta eğitimciler olmak üzere tüm emekçiler ve çocuklar ise, büyük bir endişe ve tedirginlik içindedir. Bu düzenleme ile bir taraftan sanayi ve sermayenin ihtiyaçlarına uygun donanımda gençlik yetiştirilmesi amaçlanırken, diğer taraftan eğitim hizmetlerinin tümden özelleştirilmesi ve paralı hale getirilmesi amaçlanıyor.
 
Dindarından laik kesimlere kadar, emekçi yoksul halk çocuklarının tümünün geleceği sanayi ve sermayeye kurban edilirken yine tartışmalarda din istismarı kullanılmaktadır. Elbette aynı zamanda,  din ağırlıklı bir eğitim de niyetlerinde vardır ve sermayenin ihtiyaçlarına karşı gelmeden, boyun eğen, sorgulamayan, kabul eden ve şükreden bir nesil amaçlanmaktadır. Kısaca, çocuklarımız üzerinden tehlikeli oyunlar tezgahlanıyor. 28 Şubat darbesi bahanesi üzerinden, asıl olarak, AKP Meclis çoğunluğunca darbe yapılıyor. İşçi ve emekçiler, AKP ve tarikatlara kul, sermayeye köle yapılmak isteniyor. Mevcut eğitim sisteminin sorunları da büyük ve mutlaka temelden değişiklikler gerekiyor. AKP’nin yapmak istediği ise mevcut sorunları gidermek bir yana; eğitimdeki sorunları daha da artırarak kaos ve kargaşaya yol açacaktır. İktidar ve bu düzenlemeden çıkarı olanlar dışındaki herkes bu politikadan rahatsızdır ve tepkisini göstermektedir” dediler.
 
“Mücadele edenler kazanacaktır”
 AKP hükümetinin yasakları ile yüz yüze kalan emekçilere destek verdiklerini kamuoyuna duyuran yetkililer açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Kanun tasarısı mecliste görüşülürken EĞİTİM-SEN ve KESK’in çağrısı ile alanlara çıkan başta eğitimciler olmak üzere emekçiler, hükümetin yasakları ile yüz yüze kalmıştır. İktidarın polisi, başta Ankara, İzmir olmak üzere tüm illerde, düzenlemeye karşı çıkan eğitimcilere ve emekçilere gaz, tazyikli su ve coplu şiddet uygulamıştır. Ankara’da aşırı polis yığınağı ile OHAL görüntüleri ortaya çıkmıştır. Baskı, yasaklama ve uygulanan bu şiddeti de kınıyoruz. Bu politikalar ile, eğitimde zaten yaşanan sorunlara yenileri eklenecektir.
 
AKP’nin bu darbesi ile açıkça görülmektedir ki; ilköğretim ve diğer kademelerdeki okullar, tamamen paralı hale getirilecektir. Çıraklık ve meslek okullarına yöneltme ile çocuk işçilik yaygınlaşacak ve çocuklarımız ucuz iş gücü olarak sermayenin hizmetine sunulacaktır. Bilimsel eğitime karşı dini dogmalar, zorunlu din dersleri ile birlikte müfredatın temelini oluşturacaktır. İmam Hatip Okullarının orta kısımlarının açılması dahil, tüm okullarda dindar gençlik yetiştirme projesi, kimi “seçmeli” derslerle uygulamaya geçirilecektir. Çocuk gelinlerin ağırlıklı olarak 13, 14, 15 yaşında olduğu düşünüldüğünde; mevcut düzenleme ile çocuk gelinlerin sayısı artacak ve yaygınlaşmasına zemin yaratılacaktır. İlk 4 yılın “ilkokul”, ikinci 4 yılın “ortaokul” olarak tanımlanması nedeniyle, sınıf öğretmenlerinin en az yüzde yirmisi “norm fazlası” haline gelecek ve bakanlık tarafından başka görevlere sürgün edileceklerdir. Anadilinde eğitim talebi görmezden gelinerek , Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikası bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır.
 
İlkokul ve ortaokulun, “bağımsız binalarda” gerçekleşeceği iddia edilse de, okulların bu uygulama için yeterli altyapı ve donanıma sahip olmadığı gerçeği ortadır. Çocuklarımız sağlıksız eğitim ortamlarına mahkum edilecektir. Düzenleme sonrasında meslek liseleri özel sektöre devredilecek, meslek lisesi açan patronlara kamu kaynaklarından öğrenci başına para verilerek mesleki eğitimin özel sektör eliyle yürütülmesi sağlanacaktır. Dershaneler daha da yaygınlaşacak, kademeli eğitim uygulaması ile çocuklarımızın daha erken yaşlarda dershaneye gitmeleri teşvik edilecektir. Düzenlemenin yasalaşması durumunda yoksul emekçi çocukları meslek liselerine mahkum edilecek ve toplumdaki sınıf farklılıkları daha da derinleşecektir. Dini terimlerin ve kavramların yönlendiriciliği üzerinden kadercilik denilerek, gerçeklerden uzaklaştırma çabası artırılacaktır.
 
Emek Partisi olarak; okul öncesinden yükseköğrenime kadar, eğitimin tüm kademelerinde parasız, bilimsel, demokratik ve anadilinde nitelikli bir eğitimin olmasını savunuyoruz. Bu talepleri savunan tüm kesimlerle birlikte, halklarımızın bu taleplerini görmezden gelen politikalara karşı mücadele ettik ve etmeye devam edeceğiz. Mücadele edenler kazanacaktır."
Paylaş